Temizliğinden asfaltına, bir türlü bitirilemeyen dev kulesinden ıslah
edilmeyi bekleyen Ankara Çayı’na kadar belediyenin tamamlaması gereken asli
işler rafta beklerken, AKP’li Keçiören Belediye Başkanı Mustafa
Ak, rüzgâr enerjisini kullanarak, ilçenin kendi elektriğini
üretebilmesi için yeni bir projeye başlanacağının müjdesini verdi. Keçiören
Belediye Başkanı Mustafa Ak ise geçtiğimiz dönemlerde Keçiören’e rüzgâr
enerjisinden elektrik üretimi yapılacak bir tesisin inşaatına başlandığını
söylemişti. Bağlum’da rüzgâr enerjisinden elektrik üretmek için bir firmayla
deneme amaçlı protokol imzaladıklarını ifade eden Ak, projenin diğer
belediyelere de örnek teşkil etmesi amacında olduklarını söyledi. Ak, bu
çalışmanın ardından bazı belediyelerin de aynı adımları atabileceğini vurguladı.
Ülke enerjisine katkı sağlamak istediklerini savunan Ak, projenin üreteceği
elektriğin, beklentilerine hitap etmesi halinde işe devam edileceğini söyledi.
Yüzlerce tribün lazım
Rüzgâr sörfü ve rüzgâr
güllerinden sağladığı elektrik enerjisiyle ünlü İzmir’in Alaçatı beldesinde, 12
adet rüzgâr gülü ve 44 rüzgâr türbini bulunuyor. Belediye mevcut rüzgâr
güllerinden 10 bin nüfusluk ilçenin neredeyse bütün elektriğini
karşılayabiliyor. Alaçatı Belediyesi, Türkiye’nin ilk ticari rüzgâr santralini
yaptıran belediyesi olarak da biliniyor. Keçiören’in 1 milyonu aşkın nüfusuyla
birçok kentin nüfusunu bile geride bıraktığı düşünüldüğünde, ilçenin elektriğini
sağlamak için yüzlerce rüzgâr gülü yapılması gerekiyor. Bir rüzgâr gülünün
maliyeti ve uygun yer bulunması konusunda da birçok sorunun çıkması kaçınılmaz.
Kule yarım kaldı
Keçiören Belediyesi, rüzgâr
gülü için kolları sıvarken, ilçenin bitirilemeyen projeleri de dikkat çekiyor.
Keçiören’de inşaatına başlanan ancak yarım kalan Cumhuriyet Kulesi’nde hiçbir
gelişme yok. İlk ihalesi 2002 yılında yapılan ve 175 metre olarak planlanan
Cumhuriyet Kulesi inşaatı, 144 metreye kadar yükseldi ve yargı kararıyla
durduruldu. Temyize başvuran ve sonuç bekleyen belediyenin kuleyi
yıktırabileceği görüşü ise güç kazandı. Mustafa Ak’ın konuyu Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan’a da aktardığı belirtilirken, kule için şimdiye kadar 27 milyon
TL harcandı. 2007 yılında kule için yeniden ihaleye çıkılmış ve firmanın inşaatı
başka bir firmaya devredilmişti. İnşaatın yargı kararıyla durdurulmasının ise
iki sebebi bulunuyor: İmara aykırılık ve uçakların uçuş güvenliğini tehdit
etmesi.
Yeşil alan çok az
Türkiye’nin nüfusu
açısından en büyük ilçelerinden biri olan Keçiören, buna karşın kişi başına
düşen yeşil alan miktarı açısından yetersiz. Kişi başına 2,3 metrekare olan
yeşil alan miktarı bulunan Keçiören’de bu konuya ilişkin nasıl çalışmalar
yapılacağı da merak konusu.
Dev akvaryum
kötü durumda
Eski Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok
zamanında yapılan 35 metre uzunluğundaki Türkiye’nin en büyük akvaryumlarından
birisi olan akvaryum, bakımsızlık nedeniyle mikrop yuvasına dönmüştü. Açıldığı
dönemde 3 bine yakın deniz canlısını barındıran ve 600 bin liraya mal olan
akvaryum belediye başkanının değişmesiyle kaderine terk edilmişti. Akvaryum
içinde 3 bine yakın deniz canlısı pislik nedeniyle telef olurken, suyun
kirliliği bazı hastalıklara davetiye çıkarır hale gelmişti. Cumhuriyet
Ankara’nın konuyu gündeme getirmesinin ardından akvaryumda çalışma başlasa da bu
çalışmanın “göstermelik” olduğu görülüyor.
‘İsraf son sürat devam
ediyor’
Eski CHP Keçiören Belediye Başkan Adayı ve aynı zamanda
bir Keçiörenli olan Taner Güner, rüzgâr tribünün örnek olarak yapılmasının
mantıklı bir iş olmadığını belirterek, “Kaynak israfına devam ediliyor. Diğer
firmalara örnek olsun diye böyle bir proje yaşama geçirmek istiyorlarsa bunun
için rüzgâr tribünü yapmalarına gerek yok” dedi. Önce bir fizibilite çalışması
yapılması gerektiğine dikkat çeken Güner, şöyle konuştu:
“Gerekli faydayı
sağlamazsa ne olacak. Uydurma tribün koymayla neyi başarmış olacaksın. Çok
anlamsız bir iş. Keçiören, bitirilemeyen ve işletilemeyen projeler çöplüğüne
dönsün istemiyoruz. İyi etüt edilmemiş yapıyla karşı karşıyayız. Halkın eğitime,
sağlığa ve ulaşıma ihtiyacı var. Belediyenin hizmetleri arasında elektrik üretip
halka satma gibi bir madde bulunmuyor. İlçe belediyesinin böyle bir görevi
olamaz. Bu komik ve ironik bir durumdur. Merkezi hükümetin görevini düşük
bütçeli bir ilçe belediyesi yapamaz. Gereksiz bir çaba ve uğraş olarak
değerlendiriyorum.”