Her Sektör Büyürken, İnşaat Küçülüyor

Gayrisafi milli hasıla (GSMH) büyüme hızı yılın ikinci çeyreğinde yüzde 3.7, yılın ilk altı aylık döneminde ise yüzde 5.4 seviyesine ulaştı.
Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE), yılın ikinci çeyreğine ilişkin GSMH büyüme hızı verilerini açıkladı. Buna göre yılın ilk çeyreğinde yüzde 7.4 olarak açıklanan GSMH büyüme hızı (alıcı fiyatlarıyla), ikinci çeyrekte yüzde 3.7 oldu. Birinci çeyrekte yüzde 8.1 olarak kaydedilen gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYİH) büyümesi ise ikinci üç aylık dönemde yüzde 3.9 oldu.

Yılın ikinci çeyreğinde sektörler itibariyle sanayide yüzde 4.4, serbest meslek ve hizmetlerde yüzde 3.6, devlet hizmetlerinde yüzde 0.6, ticarette yüzde 6.0, ulaştırma ve haberleşmede yüzde 5.8'lik büyüme gerçekleşti. Aynı dönemde mali kuruluşlarda yüzde -8.5, inşaatta yüzde -14.5, kar amacı gütmeyen kuruluşlarda yüzde -1.9, tarımda yüzde -2.8'lik gayrisafi hasıla gerilemesi yaşandı. İthalat vergisi yüzde 20.5'lik büyümeyle dikkat çekerken, GSYİH büyüme oranı yüzde 3.9 seviyesinde gerçekleşti.

Altı ayda yüzde 5.4 büyüdük

Bu arada yılın ilk altı aylık döneminde ise GSMH büyüme hızı yüzde 5.4 olarak kaydedildi. Altı aylık dilimde sanayide yüzde 6.0, tarımda yüzde 0.6, ticarette yüzde 8.1'lik büyüme hızı yakalanırken, inşaat sektörü yılın ilk yarısında yüzde 15.6'lık bir gerileme yaşadı.

İnşaat Sektörü Küçülmekten Kurtulamıyor

Türkiye'de her dönem ekonomik büyümeyi sürükleyen inşaat sektörü olumlu ekonomik konjoktüre rağmen iki yıla yakın bir süredir küçülmeye devam ediyor. Bugün DİE tarafından açıklanan GSMH rakamları hemen tüm sektörlerde ekonomik büyümenin sürdüğünü ortaya koyarken, inşaat sektörünün makus talihinin son şeklini de netleştirdi.
İnşaat sektörüne ilişkin son veriler, daralmanın sürdüğünün ipuçlarını verirken çimento üretimi ve yapı ruhsatları ile yapı kullanma izin belgelerindeki sayısındaki düşüş bu işaretler arasında yer aldı. Yılın ikinci çeyreği sonrasında çimento üretimi yüzde 10, yapı ruhsat sayısında yüzde 4, yapı kullanma izin belgeleri sayısında yüzde 11 düşüş yaşandı.

Bu arada sektördeki daralmanın temel nedeni olan kamu yatırım harcamalarındaki büyük gerileme de sürmeye devam etti. 2003 yılında 7 katrilyon 998 trilyon liralık yatırım harcaması öngörülmesine karşın temmuz ayı itibariyle ancak 2 katrilyon 98 trilyon liralık yatırım harcaması yapıldı.

Sektörün tek umudu haline gelen dış projelerle sağlanan ivme ise yan sektörleri ile büyük durgunluk içindeki sektörün tamamını kurtarmaya yetmedi. 2003 yılının ilk çeyreği sonrasında küçülen inşaat sektörünün bugün yaşadığı sorunlar sektöre girdi sağlayan yan sanayii de etkilendi. Sektörün hükümetten beklentileri büyük ölçüde askıda kalırken sektörün ateşleyicisi olan yatırımlardaki reel düşüş sonrasında birçok proje büyük ölçüde durdu.

Özdemir: Sıkıntı kamu ihalelerinde

Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Nihat Özdemir sektörün 2002 yılında, toparlanmaya başlamış olmasına rağmen, küçülme durumundan çıkıp reel büyümeye geçemediğini ifade ederek geçmiş yılların sıkıntılarının devam ettiğini söyledi. Kamu yatırımı yapılamayan bir ülkede inşaat-taahhüt sektörünün başka bir durumda olmasının zaten beklenemeyeceğini ifade eden Nihat Özdemir, kamu ihalelerinde yıllardan beri yaşanan keskin düşüşün inşaat şirketlerini zaafa uğrattığını kaydetti. Hükümetin seçimlerden önce, ekonominin lokomotif sektörü olan inşaat sektörünü canlandırmaya, yeni yatırım ortamları yaratmaya dönük vaatleri büyük ölçüde gerçekleşmedi. Vaatlere rağmen yol, sulama, tarım, vb. projelerinin ödeneksiz kalması işlerin durmasına yol açtı.

2002 yılında sektörde mühendisinden, bekçisine kadar yaklaşık 100 kişinin işşsiz kaldığına dikkat çeken kaynaklar 2003'te de aynı eğilimin sürdüğüne dikkat çektiler.

Koçoğlu: Harcamadan kaynaklanıyor

Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası Başkanı Şükrü Koçoğlu ise sektörün daralmasının devletin harcama politikasından kaynaklandığını vurgulayarak şöyle konuştu: "Devlet yatırım ödeneklerinin az ve sınırlı olmasından dolayı sektör harete geçemiyor. Devlet para arz edemiyor. Bu nedenle özel sektör de canlanamıyor. Devlette çalışanlar şantiyelerini açamadı, buna bağlı olarak global tüketim azalıyor.İnşaat sektörü böyle giderse bu sene büyümeye geçemeyeceği gibi seneye de geçemeyecek. 2B alanlarının satışına umut bağlandı, 'para gelecek' dendi. Bunun dışında da bir kaynak görünmüyor. 2004 yılı inşaat sektöründe daha kötü olacak, yeni bir kaynak bulunamazsa 2005'in nasıl olanacağını bilemiyoruz. 2004 bütçesinde katsayı yüzde 12.5 olarak belirlendi. Yani ödenek 100 lira ise 112.5 lira verecekler, enflasyon yüzde 25 olsa enflasyonun yarısı kadar bir ivme veriliyor. Bu da yatırımların büyümesinde yüzde 50'lik bir negatifliği ortaya koyuyor. Sonuç itibariyle bu sene değişmeyecek, gelecek sene bu negatiflik daha da artacak ancak ek kaynaklar bulunup yatırıma yönlendirilirse belki ibrede hareketlenme olur. Ancak dış borç ödemeleri geliyor bu açıdan durum pek parlak görünmüyor."


Çimento sektöründe durum

2003* 2002* Değişim (Yüzde)

Üretim 11.842.188 11.957.438 -9.6

İç satış 9.185.770 9.647.023

Dış satış 2.628.341 2.396.174

Stok 525.370 481.329

Toplam satış 11.814.111 12.043.197 -0.01

(*) Ocak-Mayıs