Meslek odaları, dava dilekçesinde tarafsızlığın tesis edilebilmesi için üniversitelerden oluşturulacak asbest söküm uzmanı, mimar, inşaat mühendisi, iş sağlığı ve güvenliği uzmanı ile halk sağlığı uzmanı hekimin olduğu bilirkişi heyeti teşkil ettirilmesini istedi.
Konuya ilişkin açıklama yapan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, şunları söyledi:
"Ankara’da 25 Şubat ta önlem alınmadan 350 ton asbestli yapı asbest yönetmeliğine aykırı olarak Büyükşehir Belediyesi tarafından halkın sağlığını tehdit edecek şekilde yıkıldı. Şimdi sanki asbestli bölüm yıkılmamış gibi bir bilgi kirliliği yaratılarak, konunun üstü kapatılmaya çalışılıyor.O binanın her yeri asbestli malzeme ile dolu kimse bizi kandırmasın, Büyükşehir Belediyesi bu yıkımla halkın sağlığına kast etti, bunun sonuçlarını yıllar sonra göreceğiz. Ankara Valiliği olaydan 15 gün sonra açıklama yaparak yıkımın Valilik denetiminde yapılacağını ifade ediyor. Bu açıklama ile Büyükşehir Belediyesinin bu işi yapamadığını örtük de olsa ifade ediyor. Bu nedenle mahkemeye bilirkişiler tarafından tespit yapılması için dava açtık. Çocuklarımızın geleceğini, sağlığını ipotek altına alan Büyükşehir Belediyesi yargı önünde hesap verecek”
Acilen karantinaya alınmalı
Ankara Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Vedat Bulut ise yaptığı açıklamada binanın acilen karantiya alınması gerektiğini ifade ederek şöyle devam etti: “Bu kapsamda mahkemeye başvurduk ve üniversitelerden oluşturulacak asbest söküm uzmanı, mimar, inşaat mühendisi, iş sağlığı güvenliği uzmanı ve halk sağlığı uzmanı hekimin olduğu bilirkişi heyeti teşkil ettirilmesini istedik. Yıkımın önemle alınmadan gerçekleştirildiği 25 Şubat ile mahkeme tarafından yıkımın durdurulduğu 1 Mart 2017 tarihlerindeki tüm tespitlerin yapılmasını talep ettik. Ankara halkının sağlığı tehdit edilmiştir. Mevzuata aykırı yıkım ile asbest yayılmıştır, maruziyetlerin boyutu henüz tespit edilememiştir.Gerçeklerin açığa çıkması sorumluların yargı önünde hesap vermesi gerekiyor. Bu bölgede gerekli denetimlerin yapılacağı Ankara Valiliği tarafından açıklanmıştır. Bu denetim görevinin güvenilir ve Ankara Büyükşehir Belediyesi ile çıkar ilişkisi olmayan akredite firmalar ve TÜBİTAK, Halk Sağlığı Müdürlüğü ve İSGÜM gibi kamu kuruluşları tarafından yapılması uygun olacaktır."'