Milliyet'in dün birinci sayfasında yer alan haberi görünce kahkahalarla gülmemek mümkün müydü? Hani "Cumhuriyet Bizans'ı sistematik olarak tahrip ediyor"du... Hani Başbakan Erdoğan ise kendisinden önceki liderlere göre Bizans eserlerinin korunması konusunda çok titiz idi.. Ve hani Tanrı onu adeta Bizans eserlerini korusun ve kurtarsın diye başımıza getirmişti ya... Bakınız ne diyordu aynı Erdoğan Antalya'daki konuşmasında:
- Bakıyorsunuz birçok şey harabe... İstiyoruz ki 'biz bu harabeleri verelim ve buraları güzel oteller haline getirelim'. 'Otel olmaz' diyorlar hemen. Diyorlar ki 'istemezük, olmaz'.
Sanırız bu satırları okuyunca Güngör Uras dostumuz da acı acı gülümsemiştir. Sultanahmet'te Bizans kalıntılarının üzerine otel yapılmasını ancak Başbakan'ın durduracağını yazmıştı geçenlerde...
Sadece o değil... İstanbul'a ve tarihine saygılı birçok yurttaş Sultanahmet'te antik yapılar üzerine yapılan Four Seasons otelini ancak Başbakan'ın direktifinin kurtaracağını umuyor ve sanıyordu. Ve Başbakan son sözünü söyledi:
- Harabeleri verelim, otel yapalım...
Ülkenin tarih ve kültür mirasını Başbakan'ın "harabe" diye nitelemesi doğrusu tarihe geçecek bir ifade... Turistlerin ülkemize otellerde yatmaya değil o harabelere görmeye geldiğini anlatmak da sanırız bu saatten sonra gereksiz...