GYODER'den Ezber Bozan Araştırma



GYODER–Akademetre iş birliği ile hazırlanan ‘Konutun Geleceği, Geleceğin Konutu’ lansman toplantısı, 28 Şubat Çarşamba günü Grand Pera Emek Salonu’nda yapıldı. Gayrimenkul sektöründe yaşanan gelişmelerin ilk kez çok kapsamlı bir şekilde ele alındığı ‘Potansiyel Konut Alıcısı Büyüteç Altında-İstanbul Raporu’nda, konut yatırımcılarının değişen algısı, evrilen tutumu, tercihlerde ve kullanımda değişen unsurlar değerlendirildi.

Rapor, hatasız hareket etme fikrine hizmet ediyor
Konut alıcısını büyüteç altına alan araştırma ile gayrimenkul sektörünün gelişen ve değişen ihtiyaçlarını tespit ettiklerini ve ezber bozan yaklaşımları ortaya çıkardıklarını belirten GYODER Başkan Yardımcısı ve Eğitim, Yayınlar ve Bilgi Üretimi Komitesi Başkanı Neşecan Çekici, “Gayrimenkul sektörünün çatı örgütü GYODER olarak, ülkemize ve sektörümüze katkı sağlamak üzere birçok alanda sürdürdüğümüz çalışmalara bir yenisini daha eklediğimiz için gururluyuz. Potansiyel konut alıcısını mercek altına alan bu rapor; konsept geliştirme aşamasından, projenin doğru çizilmesi, doğru malzemelerle donatılması, projelere heyecan verici unsurların eklenmesi, satış ofisinin başarılı olması, satış ve satış sonrası için başarı sağlanabilmesi için hatasız hareket etme fikrine hizmet ediyor. Ülkemizin gelişen dinamiklerini özellikle konut sektörü özelinde irdelediğimiz bu çalışma, aslında rapor dizisinin ilk parçası. Bu raporun ilki İstanbul için yapıldı, diğer şehirler için de devam etmeyi planlıyoruz” dedi.

Geleceğin konutunu tanımayı hedefliyoruz
GYODER Başkan Yardımcısı Neşecan Çekici, “Başından sonuna bir ekip çalışması olan bu raporla, işin özünde, ‘Konutun Geleceğini İncelemek, Geleceğin Konutunu Tanımak’ hedefiyle hareket ediyoruz. Sektörde sınırlı tüm kaynakların doğru kullanılmasını sağlayacağını düşündüğümüz bu raporun, konut sektörünün önünü açacağına ve nice başarılara destek olacağına inanıyoruz. Raporun titizlikle hazırlanması ve hayat bulmasında başta Akademetre olmak üzere emeği geçen herkese ve bilginin gerekliliği, gücü ve paylaşımına inanan değerli sponsorlarımıza, panelistlerimize, GYODER Araştırma ve Raporlama Komitesi’nin yanı sıra GYODER Gençler Platformu’na teşekkürlerimizi sunarız.”

Müşterileri tanımak başarının anahtarı haline geldi
Gayrimenkul sektörünün, büyüyen ve gelişen Türkiye’nin görünen yüzü olduğunu vurgulayan Akademetre Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Halil İbrahim Zeytin, “Günümüz gayrimenkul sektöründe rekabet ortamı artarken; ürün ve hizmet odaklı geliştirmenin yerini, müşteri odaklı geliştirmeler almıştır. Sektörün sürekli bir gelişme trendi çizmesi, projelere yönelik talepleri de değiştirmektedir. Dolayısıyla, yüksek maliyetler sebebi ile ciddi planlama gerektiren konut projelerinin en önemli paydaşları olan müşterileri yakından tanımak; geliştiriciler için rekabette farklılaşma ve başarının anahtarı haline gelmiştir. Bu doğrultuda, konut sektörü müşterilerinin projelere yönelik beklentileri ve satın alma davranışlarını ortaya koymak amacıyla, Akademetre olarak, GYODER için ‘Potansiyel Konut Alıcısı Büyüteç Altında’ araştırmasını gerçekleştirdik” diye konuştu.

Bugüne kadar doğru kabul edilen birçok yargı aslında yanılsama
İki aşamadan oluşan çalışmanın ilk ayağında, müşterilerin içgörüsünü anlamayı hedefleyen 6 fokus grup çalışması gerçekleştirildiğini belirten Dr. Halil İbrahim Zeytin, şunları söyledi: “Araştırmanın ikinci aşamasında ise fokus grup ile ortaya çıkan verilerden hareketle; Akademetre’nin sektörün gelişimini takip amacıyla 2017 yılı içinde 5000 kişi ile gerçekleştirdiği araştırmalar ve güncel verilerinden derlenen sonuçlar detaylıca analiz edildi. Gerek örneklem, gerekse içerik açısından araştırma sonuçları, gayrimenkul sektörü müşterilerinin farklılaşan içgörülerine ve konut sektöründen beklentilerine yönelik çarpıcı sonuçlar sunuyor. Araştırmanın ortaya çıkardığı bulgular, bugüne kadar öznel kanıtlar ile ‘doğru’ kabul edilen birçok yargının aslında yanılsama olduğunu, dolayısıyla veriye dayalı bilginin önemini ortaya koymaktadır.”

Konut reklamında stratejik ve kreatif yönler
‘Potansiyel Konut Alıcısı Büyüteç Altında-İstanbul Raporu’nun sunumunun ardından söz alan 21 Gram’ın CEO’su Onur Yanık ise ‘Konut Reklamları Gerçekleri, Gerçek Konut Reklamları’ başlıklı sunumunda, reklamcı gözüyle gayrimenkul sektörünü ele aldı. Onur Yanık, konut reklamında, gelecekte gidilmesi gereken stratejik ve kreatif yönleri değerlendirdiği konuşmasında, tüketicilerin beklentilerinde nelerin değiştiğini aktardı.

Reklam Goruntulenme Bolumu

Gençlerin yatırım tercihleri
Toplantının, ‘Genç Nesil Kendi Konut Tercihlerini Anlatıyor’ başlıklı bölümünde ise GYODER’in genç üyelerinden oluşan GYODER Gençler Platformu’nun temsilcileri, kendi değerlendirmelerini anlattı. Kendi tercihleri ile ilgili yaptıkları araştırmayı paylaşan gençler; ‘18-38 yaş grubunun yatırım tercihleri ne yönde, ne düşünüyorlar?’ sorularının cevaplarını katılımcılarla paylaştı.

Raporda öne çıkan veriler ve sonuçlar tartışıldı
Toplantının panel bölümünde, 24 Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Yeniay ve Akademetre Kurucusu Dr. Halil İbrahim Zeytin’in moderatörlüğünde ‘Konutun Geleceği, Geleceğin Konutu’ başlıklı bir oturum gerçekleştirildi. Rapordaki verileri ve ortaya koyduğu sonuçları kendi branşları açısından yorumlayan konuşmacılar Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı, MG Media CSO’su Gönül Birkiye, Evrenol Architects Kurucu Ortağı Yüksek Mimar Mehpare Evrenol ve AND Gayrimenkul Genel Müdürü Ali Baki Usta, sektörün ve konutun geleceğine yönelik görüşlerini anlattı.

Raporda temel soruların cevapları aranıyor
Konut dinamikleri üzerine yapılan kantitatif ve kalitatif çalışmanın yorumlarla değerlendirildiği raporun, aynı zamanda sektör temsilcilerine kritik kararlarında yol gösterici bir rehber olması hedefleniyor. Sektörde nasıl fark yaratılabileceği konusunda sektör temsilcilerine ışık tutacak rapor, nihai tüketicinin talep ettiği ürünün geliştirici tarafından doğru yaratılmasına yardımcı olacak.

İşte raporda öne çıkan sonuçlar
Konut sektöründe bugünün tüketicisi özellikle ‘güven’ konusu üzerinde duruyor. Projeye güven, güvenilir geliştirici, işin biteceğine güvenmek gibi güven ve güvenilirlik hâlâ ön planda.

Konutu oturumdan ziyade bir yatırım aracı olarak gören yatırımcıların, başlangıç kriterini, konutun vadettiği yaşam alanından daha çok katma değeri üzerine kurduğu görülüyor.

Yaşam alanlarında en çok özlenen duygular ise ‘güvende olma’, ‘rahatlık’, ‘özgürlük’, ‘komşuluk ilişkileri’, ‘samimiyet’, ‘yeşil alanlarda rahatlama’ ve ‘huzur’ olarak tanımlanıyor.

Konut algısı, başlı başına bir yaşamı ama günümüzde ‘konforlu ve elit yaşamı’ çağrıştırıyor ve fiziksel ihtiyaçların yanı sıra psikolojik ihtiyaçları da içeriyor.

Camlar yere kadar ve evler ufak olsa da ferah, aydınlık isteniyor.

Yalıtım artık sadece ısı bazlı konuşulmuyor, ses yalıtımı da talep edilenler arasında.

Tüketici Fransız balkonların normal balkon yerine sayılmasından rahatsız ve ‘balkonmuş’ gibi inşa edilen balkonlar istemiyor.

Türkiye ve sektör için iyi bir haber; ‘Gayrimenkul hâlâ güvenli liman olarak görülüyor.’
Tüketici için projeden konut almak artık ilk tercih değil, eğer alıyorsa aldığı projenin 1 yıl içinde teslimini istiyor.
Konutta oda kullanımı tercihleri değişiyor. Tüketici, alanların küçülmesine razı ancak projelerde standardın dışında heyecan verici unsurlar arıyor. Bu beklentilerin başında; ‘evin kullanımını kolaylaştıracak çamaşır odası, depo, kiler’ gibi unsurlar geliyor.

Konut kullanıcısı bireysel konfor alanlarının büyümesini istiyor.

Konut projelerine yönelik bilgi kaynakları incelendiğinde projenin müşteri ile tesadüfi olarak bir araya gelme oranının yüksek olduğu görülüyor.

Deprem, daha önceki yıllara göre ‘İlk akla gelen olma’ özelliğini artık kaybetmiş durumda.

Sitelerde artık yaşam alanları ile ilgili beklentiler değişiyor. Fitness salonları pek de tercih edilmiyor.

Konut satın alma dürtüsüne yönelik verilere göre; oturmak için konut satın almak isteyenlerin yüzde 56,2’si, yatırım için konut satın almak isteyenlerin yüzde 85,5’i konut sahibi.

Mevcut durumda yüzde 35’i site içerisinde oturan potansiyel müşterilerin yüzde 70’e yakını site tarzı yaşam alanlarında konut satın almayı planlıyor. Bir başka açıdan; site içerisinde yaşayanların sadece 2/3’ü yine sitede yatırım yapıyor.
Satın alınması planlanan konut türüne bakıldığında, tüketicilerin yüzde 83,6’sı apartman dairesi, yüzde 8,6’sı rezidans, yüzde 7,8’i villa/müstakil ev satın almayı planlıyor.