Bodrum'da yaşayan ünlü Türk denizcisi Sadun Boro, Gökova'nın son çeyrek asırda sahipsiz bırakıldığını söyledi. Son dönemlerdeki hükümetlerin, ''Gökova'nın güzelliklerini nasıl ranta çevirebiliriz?'' hesabıyla hareket ettiklerini belirten Boro, ''Bölgenin nimetlerinden yararlanan denizciler ve denizden ekmek yiyen bölge halkı da yağmaya ve katliama tepki göstermeyip sessiz kaldı'' diye konuştu.
1965-68 yılları arasında yelkenlisi ile yaptığı dünya turuyla ünlenen ve sonra Gökova Körfezi'nden kopamayan Sadun Boro, Bodrum Esnaf Sanayici ve İşadamları Derneği (BESİAD) tarafından düzenlenen toplantının konuşmacısı oldu. Güllük, Gökova ve Mandalya Körfezi'ndeki koylarda kurulan balık çiftliklerine tepki gösteren Boro, ''Dünyanın hiçbir yerinde basit menfaatlar uğruna koyların böyle acımasızca katledilmesini göremezsiniz'' dedi.
Gökova'yı ''cennet'' olarak tanımlayan Boro, şunları söyledi: ''Dünyanın hemen bütün denizlerini ve koylarını gezdim, ancak bu kadar hunharca, düşüncesizce kullanılan, deniz turizminin, mavi yolculuğun geleceğini tehlikeye atan böyle bir gelişmeye tanık olmadım. Son dönemde başa gelen hükümetler Gökova ganimetini paylaşmak için ellerinden ne geliyorsa yaptılar. 'Koyları turizme açacağız' diyerek beton yığınına çevrilmesi için planlar yaparken, kurtarma planları yapmadılar.''
Mavi yolculuğun, cennet koyların ve deniz turizminin son çeyrek asırda büyük darbe yediğini dile getiren Boro, karadan oteller, ikinci konutlar, denizden ise balık çiftliklerinin acımasızca saldırısına uğradığını belirtti.