'Kuşaktan Kuşağa Geleneksel Mimarlık Buluşması', 6 Ekim Cumartesi günü İTÜ Taşkışla binası, Nezih Eldem Konferans Salonu'nda yapıldı.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi tarafından düzenlenen buluşmada, meslekte 70, 60, 50, 40 ve 30 yılını dolduran mimarlara plaket verildi. İlk plaketler, 70 yılı dolduran Harika Söylemezoğlu ve Cafer Ziyaeddin Payzın'a, mesleğin duayenleri Hande Suher ve Doğan Kuban tarafından sunuldu.
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Deniz İncedayı, meslektaşlarının 'Dünya Mimarlık Günü'nü kutlayarak başladığı açış konuşmasında, Uluslararası Mimarlar Birliği (UIA) tarafından 2012 yılı için seçilen 'Mimarlar Kentlerin Değiştiricisidir' (Architects are City Changers) temasına odaklandı.
Belirlenen temanın ülkemizin yoğun mimarlık gündeminin de tam merkezinde olduğunu belirten İncedayı, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Hepinizin bildiği gibi, son dönemde kentimizde ve ülke genelinde şaşırtıcı bir hızla esen dönüşüm rüzgarı, mesleğin yeni yapılaşmadan korumaya dek her alanında; uluslararası meslek standartlarını, kalite ölçütlerini ve bugün çevreye karşı taşıdığımız yaşamsal sorumluluğu göz ardı ederek yaygınlaşıyor. Kentin hangi bölgesine gidersek gidelim, plan dışı imar haklarıyla elde edilmiş ayrıcalıklar, elverişsiz hatta izinsiz alanlarda, doğal ve kültürel sit alanlarında inşaat faaliyetleriyle karşılaşıyoruz. Kent estetik değerler, kültür değerleri, giderek kamu ve insan haklarından ve asgari 'yaşanılır' çevre ölçütlerinden oldukça uzak bir noktada, çarpık ve kaotik yapılaşmasını sürdürüyor.
(..) 'Gelişme' kavramının, 'yaşam kalitesi' ile neredeyse taban tabana zıt bir anlayış sergilemesi, bilimsel uzmanlık alanlarının devre dışı bırakılması, ortak aklın üretilememesi son dönemde biz meslektaşların da ortak endişelerine dönüştü. Yeni yasal düzenlemelerle meslek odalarımızın denetim rollerinin zayıflatılması, sorumluluklarının giderek yok edilmesi de buna eklenince, eşsiz kentimizin doğal ve kültürel değerlerinin, varlıklarının, rantın zengin bir kaynağına dönüştüğünü görmek herkesten çok biz mimarları derinden sarsıyor."
Bugün katılımcı ve araştırmacı değil, tek merkezli karar verici yöntemlerle dönüşen 'yapılı çevre'nin aydın mimarların, 'sağlıklı', 'adaletli', 'estetik' ve 'etik' değerlere saygılı çevre özlemleriyle örtüşmediğine dikkat çeken Deniz İncedayı, çağdaş mimarlık düşüncesiyle barışık bir kent ve yönetim anlayışı için dayanışma içinde mesleki haklar mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.
'Kuşaktan Kuşağa Geleneksel Mimarlık Buluşması'nda farklı kuşaklardan meslektaşlarla bir arada olmaktan büyük coşku ve mutluluk duyduklarını vurgulayan Deniz İncedayı; "Ortak kararlılığımız, geleceğimizin İstanbul’u ve çevre değerleri açısından bir gereksinim olmanın ötesinde olmazsa olmaz bir önkoşul. Bugün burada, meslektaşlarımızın özel plaketleriyle mesleki birikimlerini kutlamaları, kendileri için olduğu kadar meslek çevrelerimiz ve toplumumuz için de anlamlı ve değerli. Meslek Odamız için ise, aynı zamanda dayanışmamızın, birliktelik ruhunun, kararlı mesleki duruşun anlamlı bir simgesi. Plaketlerini alacak olan değerli meslektaşlarımı ayrı ayrı kutluyor, tüm değerli meslektaşlarıma katılımları ve destekleri için İstanbul Büyükkent Şubemiz adına içten teşekkür ediyorum." dedi.
Buluşmada aralarında Sümer Karabağalı, Cengiz Alatlı, Mutahhere Baykam, Erdoğan Yalkın, Ahmet Yener, Gönül Bektaş, Filiz Atay’ın da bulunduğu İstanbul Teknik, Ortadoğu Teknik, Mimar Sinan Güzel Sanatlar, İstanbul Yüksek Mühendis Okulu, Galatasaray Üniversitesi’nden mezun olmuş çok sayıda mimar plaket aldı.
'Kuşaktan Kuşağa İstanbul Mimarlar Buluşması', Havuzlu Bahçe'deki kokteyl ile sona erdi.