Yapı sektöründe 26 yıldır nitelikli projelere imza attıklarını ve bu birikimden aldıkları özgüvenle faaliyetlerini sürdürdüklerini anlatan Coşan Yapı Mimarlık Mühendislik Genel Müdürü Seyfettin Coşan, projeleri hakkında açıklamalarda bulundu. Gaziantep'te şehrin en yüksek ofis binasını yapacaklarını ve projenin 35 katlı olacağını belirten Seyfettin Coşan, “Ofis kulesi çağdaş ihtiyaçlara cevap verecek, merkezi soğutma ve ıstmalı, internet ve güvenlik alt yapısı ile tam otomasyonlu bir bina olacak“ dedi. Yapımı devam eden ofis kulesinin kaba inşaatında C 50/60 beton kulandıklarına dikkat çeken Coşan, projenin kalıp sistemleri ve projesiyle Gaziantep’e simge olabilecek örnek bir yapı olduğunu belirtti.
Dünya Gazetesi'nden Gülistan Tor'un haberine göre şirketin devam eden projelerinden biri de Merveşehir Mahallesi'nde 100 yatak kapasiteli özel hastane projesi. Coşan, kaba inşaatı biten hastanenin tamamlandığında bulunduğu bölgenin yapılaşmasına olumlu katkıları sağlayacağını anlattı. Coşan Yapı, İbrahimli Bölgesi'nde de 50 konutluk lüks bir konut sitesini bitirmek üzere. Seyfettin Coşan, 'Antepark' adlı proje hakkında şu bilgileri verdi:
"Yüzme havuzu, fitness salonları, sauna, buhar odaları, çocuk kulübü ve oyun alanları, toplantı salonu ve taziye evi, kapalı otoparkları ve bahçesiyle bulunduğu bölgenin örnek yerleşimlerinden biri olacak.Bu projemiz bitmek üzere".
“Asmalı Konaklar" bir marka villa projesi
Asmalı Konaklar adı ile bir marka villa projesi dizisini yaptıklarını ifade eden Coşan, “Şu an proje aşamasında olan ve hayata geçireceğimiz, yatırım maliyeti yaklaşık 35 milyon TL değerinde olan “Asmalı Flora" projemizin de çalışmaları devam ediyor. Asmalı Konaklar dizisinin ilk üçü ile aynı konseptte olan projede kapalı yüzme havuzu, sauna, fitness, vb aktiviteler yer alacak. Prime Mall AVM yanındaki bu projemiz. 14 bin metrekarelik bir arsa üzerinde 21 villadan oluşuyor. Şu an projeleri yapıldı" dedi. Gaziantep konut sektörü hakkında da konuşan Coşan, “İnsanlar yüksek katlı binalarda yaşamaya çalışıyor. Çok yüksek katlı binaları kullanmayı ve yaşamayı aslında ben insanın doğasına pek uygun bulmuyorum. İnsanın istediği anda toprağa ulaşması gerekiyor. Hayatın kendisi tüm canlılarla beraber yaşandığı zaman anlamını buluyor” şeklinde konuştu.
'Bir kentin kimliği olmalı'
"Bir kentin kimliği olmalı" diyen Seyfettin Coşan, şöyle konuştu:
"Maalesef şu anda tek tip olmaktan öteye gidemeyen kes yapıştır binalar yapılıyor. Bu meslekleri icra edenler, eski kent yaşamına ve dokusuna uygun olmayan üretimler yapıyor. Bu oluşumda kent planlarını yapan plancılar, plancılara yön veren işveren ve idarecilerin de sorumlulukları büyük. Üreticiler bir dergiden aldıkları bir projeyi farklı bölgelere kopyalıyor. O yöre insanının yaşam tarzı, alışkanlıkları, kültürü, iklimi ile uyumlu olmayan ve kente yabancı binalar oluşuyor. Böyle olunca, binalar gerçekten yaşanmak istenen yerler olmaktan uzaklaşıyor. Gaziantep de bu durumdan nasibini alıyor. Yüksek katlı konut binaları rant için daha karlı binalar olduğundan müteahhitler açısından tercih ediliyor. Arazi fiyatlarının yüksek olması konutların bedellerini yükselttiğinden kapalı alanlara ayrılan alan artıyor. Dolayısıyla bahçesi olmayan sadece binadan ibaret arsa-yerleşim alanları oluyor ve bu kısır döngü devam ettiği sürece de kentler yaşanılır olmaktan uzaklaşıyor. Bir süre sonra kentin bu bölgeleri daha büyük bedeller ödenerek yeniden rehabilite edilmek zorunda kalacak. Sorunun paydaşlarının farkındalığı sağlayarak biraraya gelip fikir alışverişi yaparak çözüm odaklı hareket etmeleri gerekiyor".