Cihan'ın haberine göreü TMMOB'dan yapılan yazılı açıklamada, şu görüşlere yer verildi: " Kamuoyunda 'Galataport' olarak bilinen Salıpazarı Kruvaziyer Liman Alanı’na ilişkin, Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından Şubat 2013 tarihinde hazırlanan “Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı” ile “Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı'nın yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Danıştay 6. Dairesi’nde, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi ve İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi tarafından dava açılmıştı.
Danıştay'ın yürütmeyi durdurma kararı
Talep reddedilmişti
Onaylanan imar planları ile getirilen yeni koşullarda İstanbul metropolü içinde büyük bir öneme sahip olan Beyoğlu kentsel sit alanı ile söz konusu planlama alanı içinde bir bütünlük sağlanamayacağı, mevcut alanın yolcu gemisi karşılayan bir liman olmasının ötesine geçerek konaklama tesisleri, ofisler, alış-veriş merkezleri gibi fonksiyonların getirilmesi ile insan, araç ve yapı yoğunluğu bölgenin kaldıramayacağı değerlere ulaşacağı gerekçeleriyle açılan davada Danıştay 6.Dairesi 23 Eylül 2013 tarihli kararında; 'Dava konusu planlara planlanan Salıpazarı Kruvaziyer Limanın eskiden bu yana kullanıldığı ve halen faal olduğu, esasen davacılar tarafından da burada kruvaziyer limanın yapılmaması gerektiği yönünde iddiaları bulunmadığı görülmektedir. Buradaki uygulamalara ilişkin hukukilik denetiminin de planların uygulanması aşamasında yapılacak işlemelere (binaların avan projelerinin yapılması vs.) karşı açılacak davalarında yerine getirileceği de izahtan varestedir?”) şeklindeki anlaşılması güç bir gerekçeyle yürütmenin durdurulması talebini reddetmişti.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na yaptığımız itiraz, kurulun 17 Nisan 2014 tarih ve 2013/894 sayılı kararı ile kabul edilmiş ve Danıştay 6. Dairesi’nin kararının kaldırılmasına ve anılan işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiştir. Yüksek yargının verdiği karara bağlı olarak 'Galataport' olarak adlandırılan tüm planlama süreçleriyle birlikte ÇED sürecine ilişkin olarak da yapılan tüm işlem ve eylemler derhal durdurularak kamunun zarara uğratılmasının önüne geçilmelidir.