‘Cam Bulut üzerine çalışmak’ , Kanadalı mimar Frank Gehry tarafından tasarlanan ve ezilmiş bir abajuru andıran bu yapı, mahkeme kararı ile rafa kaldırıldı.
Çığır açan mimari tasarımlara Paris kentlilerinin gösterdiği direncin tarihçesi ise 19. yüzyıla uzanıyor. 1887 senesinde ‘faydasız ve korkunç’ Eiffel Kulesini durdurabilmek amacıyla pek çok dilekçe toplayan Parisliler, 1969 senesinde de benzer bir tepkiyi büyük olukları ve maruz boruları ile parlak renkli Pompidou Merkezi’ne göstermişlerdi. Yirmi yıl sonra yine Paris halkı, Louvre Müzesi’nin avlusunda yer alan ve zamanla dünyanın en büyük sanat müzesine dönüşen cam piramidi durdurmak için de başarısız bir kampanya yürütmüşlerdi.
Görünen o ki garip mimari déjà vu Fransız başkentini sardı. Zamanında Eiffel Kulesi’nden, Pompidou Merkezi’nden ve Louvre Piramidi’nden nefret eden Paris kent sakinleri şimdi de devrimci yeni bir binayı yenebilmek için kampanya yürütüyorlar ve bu sefer başarılı olma ihtimaline sahipler. ‘Cam Bulut’, Kanadalı mimar Frank Gehry tarafından tasarlanan ve ezilmiş bir abajuru andıran bu yapı, mahkeme kararı ile rafa kaldırıldı. Paris Belediyesi ise temyize gitti. Şayet proje iptal edilirse dünyanın en büyük lüks eşya şirketi olan LVMH’nin 100 milyon avro değerinde ki müze ve galerisi yıkılacak.
Dünyanın en fazla takdir edilen mimarları arasında yer alan ve Bilbao Guggenheim Müzesi’nin de tasarımcısı olan Gehry ise ‘sihirli’ tasarımı için oluşan tehdit karşısında "sıkıntılı ve öfkeli".
Fransız Mimar Jean Nouvel, Gehry’nin, mahkeme sürecinde başarıya ulaşan zengin Parisli kent sakinlerinin "bencilliği, kamu gururundan yoksun oluşları ve cehaletleri nedeniyle öfkeli" olduğunu söylüyor. "Paris kentinin tarihi, Paris kentinin mimarisidir" diyen Nouvel ekliyor: "Birkaç yıl içerisinde bu eşsiz ve ruhani yapı ulusal bir anıt olarak ilan edilecek".
Ünlü lük içki markası Moet Hennessy ile lüks giyim markası Louis Vuitton’un birlikteliğinden ortaya çıkan LVMH Vakfı’nın temeli bir seneyi aşkın süredir inşaat halinde. Binanın beton çekirdeği neredeyse tamamlanmış durumda. Bir grup semt sakininin bir dizi itirazından sonra idare mahkemesi geçtiğimiz ay müzeye asla ruhsat verilmemesi gerektiğine karar verdi.
Mahkeme, 46 metre yüksekliğe ulaşan binanın çok uzun olduğu yönündeki iddiaları ise geri çevirdi. Bununla birlikte mahkeme, binanın, kentin batısında kalan ormanlık parkın ortasından geçen yolu kapadığını ise kabul etti. Paris Belediye Başkanı Bertrand Delanoë kararı absürt bulduğunu ve "Sözüm ona" kapanan patika ya da yolun, eski haritalarda işlenmiş olmasına rağmen hayali olduğunu, bu yolun kamu tarafından senelerdir kullanılmadığını ifade etti. Delanoë, LVMH Vakfı'nın projesi için "küresel öneme sahip bir çalışma" dedi ve projenin devam etmesinin gerekli olduğunu söyledi.
Sauvegarde du Bois de Boulogne koordinasyonunun başkanı François Douady ise bina başka bir yere taşındığı sürece binaya karşı olmadıklarını ifade etti ve şöyle devam etti: "Bois de Boulogne beton bir kalkana karşı savunmak istiyoruz".
Douady’nin yapı ile ilgili olarak eleştirdiği temel nokta ise, LVMH Vakfı’nın ahşap, polistiren, formika, plastik ve betondan 1950'lerde inşa edilmiş olan şimdilerde ise atıl durumda bulunan bowling pistinin yerini alacak olması. "Tek bir ağaç bile müzeye alan yaratmak için kesilmeyecek" diyen Douady, semt sakinlerinin aynı zamanda parkın güney ucunda bulunan Roland Garros tenis kompleksini genişletmek üzere yapılan planlara da karşı olduğunu aktardı.
Douady: "Fakir olmayabiliriz ama hayatlarını çocuklarını iyi bir okula gönderebilmek ve düzgün bir hayat yaşayacaklarından emin olabilmek için çaba ve gayretle geçirmiş orta sınıfa mensup insanlarız" diyor.
LVMH Vakfı, Bernard Arnault’nun, yani Fransa’nın en zengin insanının fikir babalığında ortaya konmuş bir oluşum. Söz konusu müze, Arnault’nun kişisel sanat koleksiyonu, sanat sergilerine yer verirken, LVMH grup ile bağlantılı Louis Vuitton, Christian Dior, Moet-Hennessy, Givenchy ve De Beers gibi lüks markaların şirketlerine ait tarihi üretimlere de ev sahipliği yapacak. Proje, Bernard Arnault’un büyük rakibi François Pinault kendi sanat vakfını Venedik kentinde açtıktan sonra, 2006 senesinde ilan edildi.
Gehry 2006 senesinde bina için tasarımının eskizini hazırladığında şöyle demişti: "Bu bir cam bulut – sihirli, ruhani ve tamamen şeffaf. Işığa ve günün saatlerine bağlı olarak farklı bir karaktere bürünen farklı bir yaklaşım yaratmak istiyordum".