Doğa Derneği, EGEÇEP, TMMOB ve 85 kişi İzmir Körfezi’ne yapılması planlanan otoban bağlantılı köprü projesine dava açarak çevresel etki değerlendirme raporu "olumlu" kararının iptalini istemişti. Kamu kuruluşları, akademisyenler ve sivil toplum uzmanlarının 35 yıldır izlediği Gediz Deltası’nda geçtiğimiz sene yaklaşık 20 bin çift flamingo kuluçkaya yatmış, Doğa Derneği deltada üreyen flamingoların önemli bir kısmının köprü yapılması planlanan bölgede beslendiğini ve alanın UNESCO Dünya Doğa Mirası kriterlerinin tamamını sağladığını ortaya koymuştu.
Geçtiğimiz gün İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Körfez Geçiş Otobanı ile ilgili yaptığı açıklamada: "Bilim insanları 2030 öngörüsünde körfez geçişini fizibilite bakımından uygun bulmuyorsa biz onu birilerinin gönlü olsun diye ulaşım master planına koyamayız. Bilim derse ki koy, koyar ve savunuruz. Ama bilim koyma derse, biz orada aklı ve bilimi savunuruz" açıklamasında bulundu.
Konu hakkında açıklama yapan Doğa Derneği Genel Koordinatörü Dicle Tuba Kılıç şunları söyledi: "İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun körfez otobanının bilimsel esaslara göre ele alınmasına ilişkin açıklaması son derece önemli ve doğru. Körfez otobanı gibi mega projelerin muhakkak bilimsel veriler ışığında değerlendirilmesi ve karara bağlanması gerekir. Zira İzmir Ulaşım Master Planı’nda otoban projesine yer verilmemesi, bize projeye bilimsel olarak gerek olmadığını anlatmaktadır. Gediz Deltası, 158 yıldır bilimsel olarak araştırılıyor ve 1998 yılından bu yana Ramsar Sözleşmesi kapsamında Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alan statüsüne sahip. Aynı zamanda doğal sit alanı olarak korunan İzmir’in Gediz Deltası, UNESCO’nun eşsiz doğal güzelliklere ve estetik öneme sahip olmak; önemli fizyografik özellikler göstermek; kara, tatlı su, kıyı ve deniz ekosistemleri ile canlı topluluklarının gelişiminde önem taşımak ve son olarak tehlike altındaki türleri içeren yaşam alanlarına sahip olmak konulu dört UNESCO kriterini ayrı ayrı sağlıyor. Akademisyenler tarafından bu konuda hazırlanan en güncel rapor, deltanın her bir kriteri hangi gerekçelerle sağladığını tek tek ortaya koyuyor” dedi.
Kılıç, sözlerine şöyle devam etti: "Akademisyenlerin hazırladığı güncel rapor, deltayı UNESCO’nun belirlediği kriterlere göre değerlendiriyor ve Gediz Deltası’nın Dünya Doğa Mirası unvanını fazlasıyla hak ettiğini ortaya koyuyor. 1979 yılında Grand Canyon, 2000 yılında Amazon Yağmur Ormanları ve geçtiğimiz yıllarda daha birçok doğal alan bulundukları ülkelerde UNESCO Dünya Doğa Mirası ilan edildi. Bu nedenle dünyaca bilinirlikleri arttı. İzmir’in Gediz Deltası ise hak ettiği bu unvanı almak şöyle dursun İzmir Körfez Otobanı gibi yıkım projeleri ile karşı karşıya geliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve diğer ilgili kurumlardan talebimiz Gediz Deltası’nın ivedi olarak UNESCO listesine alınması ve Körfez Geçiş Otobanı Projesi'nin iptal edilmesi. Gediz Deltası, İzmir’in ve Türkiye’nin değerini tüm dünya ölçeğinde anlatan eşsiz bir doğa mirası. Böylesine değerli bir doğal alan, hiçbir zarar gelmeden yaşatılmalı, İzmir halkına, Türkiye’ye ve gelecek nesillere UNESCO Dünya Doğa Mirası olarak taşınmalı" dedi.
Gediz Deltası Hakkında Bilmeniz Gereken Beş Gerçek
1. İzmir gibi nüfusu dört milyonu aşan bir metropolün içinde yer alan yeryüzünün tek sulak alanıdır.
2. UNESCO’nun dört Dünya Doğa Mirası kriterinin tümünü sağlamaktadır. Dünya ölçeğinde Önemli Doğa Alanı ve Önemli Kuş Alanı'dır.
3. Flamingoların dünya nüfusunun yüzde onu, İzmir'in Gediz Deltası'nda yaşamaktadır. Nesli küresel ölçekte tehlike altında olan tepeli pelikan, Akdeniz foku ve Caretta caretta deniz kaplumbağasının birlikte yaşadığı tek alandır.
4. Tüm Ege Denizi'ndeki en önemli balık yavrulama ve beslenme alanlarından biridir ve Türkiye'deki tuz üretiminin yaklaşık üçte biri burada gerçekleşmektedir.
5. Delta, ulusal ve uluslararası yasalarla korunmasına karşın Körfez Geçiş Otobanı Projesi nedeniyle yeryüzünün en çok tehlike altındaki 422 kuş alanı arasında yer almaktadır.
Flamingolara zarar vermeden köprünün yapılması mümkün değil
Dünyada İçinden tüp geçit geçen yüzlerce kent var. Fakat içinde flamingoların yaşadığı dünyadaki tek şehir İzmir’dir Güncel proje planında köprü ayaklarının yer alacağı bölge, 1999 yılından bu yana I. Derece Doğal Sit Alanı olarak koruma altında. Aynı zamanda yaklaşık on yıl önce Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği altında Mutlak Koruma Bölgesi olarak tanımlanmış bir bölge. Bölgede on yıldır kesintisiz olarak yapılan ve son yıllarda Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün koordinasyonunda gerçekleştirilen "Kış Ortası Su Kuşu Sayımları" (KOSKS), köprü yapılmak istenen bölgenin flamingoların dünyadaki en önemli beslenme alanlarından biri olduğunu ortaya koyuyor. Düzenli olarak on binin üzerinde flamingo bu bölgede besleniyor. Flamingolar gün içinde uçarak yuvalama alanlarından bu bölgeye beslenmek üzere geliyor.
İzmir Körfez Otobanı ve Gediz Deltası
Mart 2017’de körfezi güney kuzey yönünde geçmesi planlanan İzmir Körfez Otobanı’nın çevre etki değerlendirme raporu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylanmıştır. İzmir Körfez Otobanı’nın inşa edilmesi halinde dünyadaki on flamingodan birinin yaşadığı Gediz Deltası büyük tehdit altına girecektir ve bu koruma alanı geri dönüşsüz olarak zarar görecektir. İstanbul için üçüncü köprü projesi ne anlama geliyorsa, İzmir için de Körfez Otobanı Projesi aynı anlama gelmektedir. Her ikisinin de amacı ulaşım gibi görünse de, asıl sonucu şehrin doğal alanları yok ederek hızla büyümesi olacaktır. Körfez Otobanı’nın durdurulması için üç sivil toplum kuruluşu (Doğa Derneği, EGEÇEP, TMMOB) ve 85 vatandaş dava açmıştır. Dava henüz sonuçlanmamıştır.