Yaşanan tahribat ziraat mühendisleri tarafından hazırlanan raporlara da yansıdı: Toz tabakası fotosentezi azaltıyor, yaprakları sarartıyor, böceklenmeyi arttırıyor, büyüme hızı ve kaliteyi düşürüyor. Bölgede sadece portakal değil, bal, zeytin ve nar üretimi de tehlikede.
Antalya’nın Finike İlçesi’nde mermer ve taş ocaklarının neden olduğu doğa katliamı bölgedeki portakal ve bal üretimini vurdu. Üreticiler, ocaklardan yükselip portakal bahçeleri ve arı kovanlarının üzerini kaplayan mermer tozlarının üretim kalitesini ciddi şekilde etkilediğini belirtirken, tahribatın boyutları ziraat mühendisleri tarafından hazırlanan raporlara yansıdı.
Büyüme hızı düştü
Raporlarda, rüzgârın etkisi ile bölgeye yayılan mermer tozlarının dünyaca ünlü Finike portakalının yetiştirildiği alanların üzerinde kalın bir toz tabakası oluşturduğu vurgulandı. Bu toz tabakasının fotosentezi azalttığı, yaprakları sararttığı, böceklenmeyi arttırdığı, büyüme hızı ve kaliteyi ise düşürdüğü rapor ayrıntılarında yer aldı.
Mühendisler inceledi
Özellikle portakal ve bal üretiminde kalitenin ciddi oranda düştüğünü kaydeden çevreci avukat İsmail Doğan Tunçbilek, “Portakalların üzerinde mermer tozu, kireç kalıntıları var. Kalite her geçen gün düşüyor. Aynı sorun nar ve zeytin ağaçları için de geçerli. Bölgede inceleme yapan ziraat mühendislerinin hazırladığı raporlar durumun ne kadar kritik olduğunu kanıtlıyor” diye konuştu.
Görmezden gelemezler
Bal üretimindeki kalitenin de adeta dibe vurduğunu belirten Tunçbilek, “Benim ailemde bal üretimi yapıyor. Durum öyle bir hale geldi ki arıların yaptığı balın içinde mermer tozlarının neden olduğu tortuyu görebiliyorsunuz. Bu doğa katliamının en açık göstergesidir. Yetkili kurumlar böyle bir olayı görmezden gelemez. Böyle bir tavır bu katliama ortak olmak anlamına gelir” dedi.
Balın içinde toz var
Hürriyet'ten Salim Uzun'un haberine göre, ocaklardan çıkan tozun portakal ve bal üzerindeki etkilerini anlatan bölge sakini Abdullah Dinç, şöyle dedi: “Buradaki katliamı anlamak için uzman olmaya gerek yok. Çünkü portakalların üzerindeki ve balın içindeki toz kalıntılarını çıplak gözle görebiliyorsunuz. Böyle bir şeye dünyadaki hangi yönetici izin verir? Bu ocaklar doğanın kalitesini bozdu. Arıların bal üretimini bile etkiledi. Ama kamu kurumları uyumaya devam ediyor.”