Yönetmen Gary Hustwit’in "Tüm zamanların en iyi yazı karakteri seçilen
Helvetica" üzerine yaptığı ilk uzun metrajlı belgeseli "Helvetica" (2007) ve Nathaniel Kahn’ın, 20.yüzyılın en büyük
sanatçılarından bir olarak kabul edilen babası mimar Louis I.Kahn’ın çarpıcı
yaşamöyküsü ve yarattığı eserler üzerine gerçekleştirdiği, 2004 yılında En İyi
Belgesel Film dalında Oscar adayı olan "Mimar Babam: Bir Oğlun Yolculuğu"
(2003) gösterilecek filmler arasında yer alıyor.
Dijital Film Festivali Resfest’in grafik tasarımı için özel
olarak hazırladığı, 2001'den bu yana bu bölümde yer alan ve sektöre yeni bir
soluk getiren öncü 'motion graphics' ve 'broadcast design' örneklerini içeren Best of By Design seçkisi de
gösterilecek. Seçkide, Johnny Hardstaff,
Richard Fenwick, Tronic Studio, Grant Orchard, The Designers Republic, +Cruz ve
Nakd gibi yaratıcı, usta sanatçıların imzasını taşıyan, medya tasarımının
geleceğini yansıtan, canlı aksiyon, animasyon ve televizyon için grafik
tasarımlar bulunuyor.
HELVETICA
Yönetmen: Gary
Hustwit
İngiltere,
2007
Yönetmen Gary Huswit'ın
belgeseli, Helvetica üzerinden aslında tipografi, grafik tasarım ve görsel
kültürün son 50 yılını anlatıyor.
1957’de Max Miedinger tarafından İsviçre'deki Haas
dökümhanesinde tasarlanmasından bugüne dek yarattığı binlerce kelimeyle
iletişim şeklimizi ve hatta psikolojimizi nasıl etkilediğini inceleyen Helvetica, grafik tasarım hakkında
yapılmış, gösterime giren ilk uzun metrajlı film.
Uzmanlar tarafından tüm
zamanların en iyi yazı karakteri Helvetica okunaklı, zarif, yalın, açık ve net,
kullanışlı bir yazı fontu olmanın çok ötesinde anlamlar içeriyor. Grafik
tasarımcıların, reklamcıların en çok kullandığı yazı karakteri olduğu için
kimileri Kapitalizmin simgesi olarak görüyor, kimileri de ondaki düzeni
Sosyalist sisteme benzetiyor. Helvetica tarihi boyunca tasarımcıların en çok
tercih ettiği karakter olsa da kimileri aynılık ve sınırlılık duygusu nedeniyle
ondan sıkıldı. 1980'lerde postmodern dönemde ise her şey gibi yazı fontları da
deformasyona uğradı, ardından grunge tipografisi geldi. Ama hiçbiri
Helvetica'nın egemenliğini sona erdiremedi. Tasarımcılara göre, zamanla 69
farklı versiyonu geliştirilen Helvetica, 2000'lerin dijital kültürü için son
derece uygun bir yazı karakteri.
Yaptığı her işte bir
şekilde grafik tasarımın alanına girdiğini belirten yönetmen Huswit, "Araştırdım ve yazı karakterleri, grafik
tasarımı üzerine bugüne kadar yapılmış bir filme rastlamadım. Bu beni çok
şaşırttı. Çok enteresandır. Reklamcılar kendilerini anlatmayı sevmiyor galiba.
Ben böyle bir film izlemek istiyordum ve izlemek istediğim filmi de yaptığımı
düşünüyorum. Belgeselde Helvetica savunuculuğu yapmadım. Duymak istediğim farklı
bakış açılarını duydum" diyor.
Mimar Babam: Bir Oğlun
Yolculuğu (My Archıtect)
Yönetmen: Nathaniel Kahn
Senaryo: Nathaniel
Kahn
ABD, 2003
“Mimar
Babam: Bir Oğlun Yolculuğu”, 20. yüzyılın en büyük mimarlarından biri
olarak nitelendirilen Louis Kahn'ın oğlu Nathaniel Kahn'ın, babasının kimliği tespit edilemez halde
ölü bulunduğu New York metrosunun tuvaletinden başlayıp yapıtlarının yer aldığı
tüm ülkeleri dolaşarak babasının izinde geçirdiği beş yıllık serüvenin öyküsü.
2004 yılında En İyi Belgesel Film
dalında Oscar adayı olan belgeselde, New York'tan Uzakdoğu’ya yüzlerce yapının
altında imzası olan Louis Kahn’ın kusursuz sanatçı kimliğine karşın mücadele ve
yanlışlarla dolu özel yaşamı, çağdaşı mimarlar, çalışma arkadaşları,
öğrencileri, eşi, sevgilileri ve çocuklarıyla yapılan söyleşilerle
aktarılıyor.
Belgesel, Pennsylvania İstasyonu’nun yer
altındaki koridorlarından Kahn’ın muhteşem parlamentosunu tasarladığı
Bangladeş’in sokaklarına, New England sahillerinden Kudüs’e dek izleyenleri
peşinden sürüklüyor. Bu yolculukta büyüleyici, eğlenceli, hayranlık uyandırıcı
ve hassas karakterler yer alıyor. Kahn’ı yaşadığı Philadelphia’da gezdiren taksi
şoförü, önceki sevgilileri ve müşterileri, dünyanın en önemli mimarlarından
Frank O.Gehry, I.M. Pei ve Philip Johnson’a kadar pek çok özel kişi ile yapılan
söyleşiler de belgeselde ekrana geliyor.
Filmde Louis Kahn’ın hayattayken
çekilmiş birçok görüntüsüne yer veriliyor. Nathaniel Kahn, çoğu MoMA'nın
arşivlerinden elde edilen görüntüleri, babasının mimarlıkla ilgili düşüncelerini
dile getirdiği kareleri gün ışığına çıkaran yönetmen kimliğiyle değil, onun
nasıl yürüdüğünü, konuştuğunu, hareket ettiğini, kısacası kişiliğiyle ilgili
ipuçlarını yakalamaya çalışan meraklı bir çocuk kimliğiyle kullanıyor. Filmin
yapımı süresince Nathaniel Kahn yalnızca babasını tanımakla kalmamış, aynı
zamanda onun eserleri ile ilgili fikirleri de değişime uğramış.
Estonya göçmeni olan Louis Kahn, yoksulluk ve sağlık
sorunlarıyla geçen çocukluğunun ardından tuğla, beton ve ışığın geometrik
kompozisyonları olarak görülen ve insanların hayatını değiştiren güçlü ve
etkileyici yapılar tasarladı.Esinlendiği antik anıt üslûplarını modern tekniklerle
birleştirip yepyeni bir tarz yaratmış olan Louis Kahn’ın ünü, çağının en önemli
ve etkili mimarlarından biri olarak dünyayı sarmıştı. Ama 1974 yılında
öldüğünde, ardında yalnızca anıt niteliğinde birkaç bina, birkaç metres, borca
batmış bir şirket ve iki çocuk bıraktı.Kahn’ın efsaneleşen sanat yaşantısı, gerçek ve
açıklık için daima bir arayışı anlatırken, özel hayatı sır ve kaosla doluydu.
Pennsylvania istasyonunun tuvaletinde kalp krizinden öldüğünde kimse onu
tanımamış ve üç gün morgda kalmıştı.Kahn, öldüğünde iflas etmiş ve geride üç aile
bırakmıştı: Yıllarını paylaştığı karısı ve uzun süreli ilişki yaşadığı iki bayan
olmak üzere üç aile. ‘Mimar Babam’ evlilik dışı ilişkilerinden birinden olan,
Kahn’ın tek oğlu Nathaniel Kahn, babasının karmaşık ve sırlarla dolu özel
yaşamını ve yaratıcı kariyerini anlatıyor.
RESFEST: BEST OF BY DESIGN
Toplama film,
2008
Dijital Film Festivali Resfest bu ay
İstanbul Modern’e konuk oluyor: Resfest’in grafik tasarımı için özel olarak
hazırladığı Best of By Design seçkisi, 2001'den
bu yana bu bölümde yer almış ve sektöre yeni bir soluk vermiş olan öncü 'motion
graphics' ve 'broadcast design' örneklerini içeriyor. Gösterimdeki yapımlar, Johnny Hardstaff, Richard Fenwick, Tronic
Studio, Grant Orchard, The Designers Republic, +Cruz ve Nakd gibi yaratıcı, usta sanatçıların
imzasını taşıyor. Resfest’in By Design gösterisi, canlı aksiyon, animasyon ve
televizyon için grafik tasarımların, kısacası medya tasarımının geleceğini merak
edenler için yeni bir dünyanın kapılarını
açıyor.