İstanbul Okmeydanı’ndaki Fetihtepe Mahallesi'nde yıllardan beri süren kentsel dönüşüm bilmecesi sürüyor. Mahallede 2020’nin sonunda başlaması planlanan dönüşüme, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile mahalleli arasında anlaşma sağlanamayınca başlanamadı. Ancak son dönemde yurttaşlar adeta kentsel dönüşüme zorlanıyor. AKP’li Beyoğlu Belediyesi, gönderdiği tebligatlarla yurttaşların evlerini boşaltmasını istiyor. Aksi halde ise altyapı hizmetlerinin kesileceğini bildiriyor.
Mahalleli ise gerçek değerinin çok altında ücret ödenerek evlerinin yıkılmaya çalışıldığını, TOKİ'nin yapacağı yeni evler için de 240 ay vade ile borçlandırılmaya çalışıldıklarını söylüyor. Baskı politikalarından şikâyetçi olan mahalleliler, asgari ücretle geçinmeye çalıştıklarını vurguluyor. Evler için çıkarılan ortalama 280 bin TL tutarındaki borcu ödemekte güçlük çekeceklerini ifade ediyor.
BirGün’den Berkay Dündar’ın haberine göre; Fetihtepeliler, kentsel dönüşüme karşı olmadıklarını, şeffaf ve rızaya dayalı bir süreç istediklerini belirtiyor. Evlerinin yıkılması halinde yapılacak bin 500 TL kira yardımının çok yetersiz olduğunu vurguluyorlar.
Adil dönüşüm talebi
Okmeydanı’nda çocukluğunun geçtiğini belirten 58 yaşındaki Engin Yetik, “Biz istiyoruz ki kentsel dönüşüm adaletli bir şekilde olsun, kimse mağdur olmasın” dedi ve ekledi: “Ama maalesef buraya ‘rantsal dönüşüm’ gözüyle bakılıyor. Buna karşıyız. Biz buranın köy halini biliyoruz. Şimdi İstanbul'un en değerli yeri oldu burası.”
Mahalleli Medeni Yıldırım, kentsel dönüşüm kapsamında borçlandırılmak istendiklerini ancak mahalle sakinlerinin bu parayı ödeme güçlerinin olmadığını söyledi: “Mahalleli gerçekten zor durumda, mahalle sakinlerinin hepsi asgari ücretle çalışan insanlar ve güçleri kesinlikle yok. Bir sürü borç altında bırakıyorlar insanları. Benim de burada evim var ve 280 bin TL borçlandırıyor, 1+1 daire veriyor. Bu vicdana sığmayan bir şey.”
Sürecekler mi bizi?
89 yaşındaki Mehmet Sel, 70 yıldır Okmeydanı’nda yaşadığını ifade etti ve “Bizimle uzlaşmadılar, kendi dedikleri gibi olsun istiyorlar” dedi. “Biz nereye gideceğiz, sürecekler mi bizi?” diye soran Sel, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz vatandaşız, emek vermişiz, vergilerimizi veriyoruz. Biz yapılmasın demiyoruz ama haklarımızın verilmesi şartıyla.”
Haberin tamamına linkten ulaşılabilir.