ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artışının ardından bundan sonraki sıkılaştırma adımlarının kademeli olacağı mesajını vermesi, piyasaların son 10 yılın ilk faiz artışını kazasız belasız atlatmasını sağladı. Bankanın iyi iletişim politikası piyasalar açısından yumuşak geçişi sağlarken, şimdi gözler Fed’in ardından sadeleştirme adımlarına başlayacağını açıklayan Merkez Bankası’na (TCMB) çevrildi.
Merkez, sadeleşme açısından dün ilk adımı attı ve dolar cinsi tutulan zorunlu karşılıklara ödediği faiz oranını yüzde 0.24’ten yüzde 0.49’a yükseltti. Cumhuriyet'ten Pelin Ünker'in haberine göre, Merkez’in bu adımı piyasayı destekleyici yönde olsa da sembolik olarak değerlendirildi. Piyasa uzmanları 22 Aralık’ta toplanacak Para Politikası Kurulu toplantısına işaret ederken, piyasalardaki iyimser havanın da kısa süreli olabileceğine dikkat çekiyor.
Güvenilirlik test edilecek
Merkez, gelecek dönem adeta bir güvenirlik testine tabi tutulacak. TCMB bugüne kadar üzerindeki siyasi baskının da etkisiyle üstü kapalı faiz artışları yaparken, piyasa faizi ile politika faizi arasındaki makas da açıldı. Merkez, politika faizini yüzde 7.5’te tutarken piyasaya sağladığı fonlamanın ortalama maliyeti yüzde 8.80 civarında. Piyasa beklentisi bankanın politika faizini ortalama fonlama maliyetine yaklaştırarak daha sade bir politikaya geçmesi.
Bu da politika faizinde artış anlamına geldiğinden siyasiler ve özellikle Erdoğan’ın nasıl bir tepki vereceği bir endişe nedeni olarak piyasaların gündeminde yer alıyor. Analistler faiz artışı gerçekleşmez ise bunun bankanın güvenilirliğini zedeleyeceğine ve piyasaları olumsuz etkileyeceğine dikkat çekiyor.
Kredi koşulları zorlaşacak
Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’e göre, Fed’in faiz artışı ülke kredi notlarındaki zorlukları arttırdı. Moody’s de gerçekleşen faiz artışının zayıf ABD şirketleri için kredi riski oluşturduğunu belirtti. İyi kredi kalitesine sahip ABD şirketlerinin Fed’in 25 baz puanlık faiz artışı ile başa çıkabilecek güce sahip olduğunu ancak çoğunluğu petrol, gaz ve hizmet sektöründeki firmaların daha zorlu kredi koşulları ile karşı karşıya olduğunu belirtti.
Dr. Kıyamet lakaplı Marc Faber ise Fed’in faizleri kötü bir zamanda artırdığını, pek çok ülkenin ya resesyona girdiğini ya da girmek üzere olduğunu söyledi.