CHP Adana Milletvekili Jeoloji Yüksek Mühendisi Müzeyyen Şevkin, Türkiye Diri Fay Haritası’nın göz önüne alınarak depremler nedeniyle yaşanan felaketlerin önlenmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) "Fay Hattı Kanun Teklifi” sundu.
BirGün’de yer alan İHA kaynaklı habere göre; fay hatları üzerindeki yapılaşmaların durdurulması ve hat üzerinde yeni yapılaşmalara izin verilmemesi amacını taşıyan kanun teklifi ile ilgili bilgi veren Şevkin, ‘Türkiye Diri Fay Haritası’ baz alınarak yapılan incelemede, Aksaray, Bolu, Sakarya, Yalova, Bursa, Balıkesir, Manisa, İzmir, Aydın, Denizli, Erzurum, Kahramanmaraş, Hatay, Hakkari, Muğla, Eskişehir, Kütahya, Bingöl gibi 18 ilin merkez yerleşim birimleri ile 80’i aşkın ilçe merkezinin ve ilk belirlemelere göre yine içinde son Elazığ Sivrice depremini yaşayan köylerin de bulunduğu 502 köyün deprem üretme potansiyeli yüksek aktif fayların geçtiği hatlar üzerine doğrudan oturduğunun bilinmesi nedeniyle TBMM’ye ‘Fay Hattı Kanun Teklifi’ sunduğunu vurguladı.
Şevkin, şunları söyledi: "Son yaşadığımız Elazığ depremi de göstermiştir ki depreme kaynaklık eden Doğu Anadolu Fay Zonu doğrudan Bingöl ve Kahramanmaraş illerimiz, Palu, Sivrice, Gölbaşı gibi ilçeler ile birçok köy yerleşim birimlerinin içinden geçmektedir. Bu zon üzerindeki yapıların depreme karşı koyarak ayakta kalması mümkün olmamakta ve can ve mal kayıpları ortaya çıkmaktadır. Çok sayıda il merkezimizin ve ilçelerimizin de benzer durumda olduğu göz önüne alındığında başta aktif fay hatları veya zonları olmak üzere doğa kaynaklı afetlere uğramış veya uğrayabilir alanlar üzerine herhangi bir yapı inşa edilmesi önlenmelidir. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile afete maruz alan olarak ilan edilmiş bölgelerin 6306 Sayılı Kanun kapsamına öncelikle alınarak dönüşüme tabii tutulması gerekmektedir. Başta deprem olmak üzere doğa kaynaklı afetlere maruz olabileceği belirlenerek ilan edilmiş alanlarda can ve ekonomik kayıpların yaşanmaması için 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun’un 2. maddesinin önerilen şekilde değiştirilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir."