Milliyet'in haberine göre, enerjide yüzde 73, doğalgazda ise yüzde 99 oranında dışa bağımlı olan Türkiye’de hane halkı alışkanlıklarının değişmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Arif Hepbaşlı, konutlarda ısı tasarrufunu sağlamak için öncelikle yalıtımın sağlanması gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Hepbaşlı, "Yapılan hesaplamalar, enerji verimliliğine gereken önemi gösterdiğimiz takdirde, enerji harcamalarımızda en az yüzde 20-30 oranında tasarruf olacağını gösteriyor" dedi.
"Elektrikli soba değil klima tercih edilmeli"
Elektrikli cihazlarla ısınmanın vatandaşlar için ekonomik olmasa da, temiz ve zahmetsiz olması nedeniyle özellikle batı bölgelerde sıklıkla tercih edildiğini de belirten Prof. Dr. Arif Hepbaşlı, "Elektrikli ısıtıcılar, kullandığı her 1 kilowatt elektrik enerjisi için, ısıtılacak alana en fazla 1 kiloeatt ısı enerjisi yayar. Enerji verimliliği açısından baktığımızda bu cihazların kullanımı hem bütçemiz hem de enerji verimliliği açısından tam bir felakettir. Elektrikle ısınma tercih ediliyorsa mutlaka alacağınız cihazın COP, yani performans katsayısı anlamına gelen değerine bakmanız gerekir. COP değeri bize o cihazın 1 birim enerjiyle kaç birim ısı değeri ürettiğini ifade eder. Isı pompası teknolojisini kullanan A sınıfı klimalarda, COP değeri 3,60 ve üzeridir. A enerji sınıfında da COP değeri 3,60’ın ne kadar üzerine çıkarsa klimanız o kadar az elektrik harcayarak daha çok ısıtma sağlar. Kısacası A sınıfı klimalarla kıyaslayınca, elektrikli ısıtıcıların aynı miktardaki ısı enerjisini elde etmek için 3-4 misli daha fazla elektrik enerjisine gereksinim duyacakları ortadadır" diye konuştu.
Evlerde ısı tasarrufu için neler yapılmalı?
Prof. Dr. Hepbaşlı, evlerde ısı tasarrufu için önerilerini şöyle sıraladı: "Binanın mantolanması ve duvarların izolasyonu yapılmalı. Pencerelerin çift camlı olması ve yalıtım yapılması gerekir. Isı merkezlerinin Bodrum yerine çatıda kurulması ile binalar hem daha tasarruflu, daha çevreci ve daha emniyetli olacaktır. Evlerde ısı kazanlarını düşük sıcaklıkta gece-gündüz yakmak, gündüzleri yakıp, gece söndürmekten daha ekonomik. Antre, koridor, merdiven holü, bodrum ve kullanılmayan kiler ve odalardaki radyatörler iptal edilmeli, her radyatöre termostatik vana monte edilmeli ve uygun sıcaklıkta ayarlanmalı. Odalarda masa, sandalye ve yatakları dış duvarlardan uzak tutmalı. Güney cephesi pencerelerden gündüzleri güneş girmesini sağlamalı. Güneş alan camları her gün temizlemeli ve güneşin pasif ısıtmasını sağlamalı. Gece, gündüz ısınan evleri yüzde 50-55 oranında nemlendirmeli. Çünkü nemli hava, sıcaklığı daha iyi tuttuğundan buharlaşma azalacak; vücut daha az ısı kaybedecektir. Kullanılmayan oda, kiler antre ve merdiven radyatörlerini kapatmalı, radyatörlerin üstlerini kapatmamalı. Pencere ve kapıların hava sızdırmazlığı kontrol edilmeli. Hava sızıntısı olabilecek yerleri, hava sızdırmaz şeritlerle, bantlarla kaplamalı. Çatı odanız varsa üst katını uygun şekilde yalıtmalı, mümkünse pencereler çift camlı olmalı. Radyatörlerden taşınım ve ışınım yoluyla çıkan ısı radyatörün arkasındaki duvarı ısıtır. Dışarıya olan ısı kaybını önlemek için alüminyum folyo kaplı ısı yalıtım levhaları yerleştiriniz. Isıtılmayan bölgelerden geçen sıcak su borularınızı yalıtın. Binaların içindeki 40 derecenin üzerindeki ısı kaybetmesini istemediğiniz her türlü sıcak yüzeyi yalıtın. Mümkünse sıcak su elde etmek için, güneş panellerini kullanın. Kombi, klima, kalorifer, ısı merkezlerinin yıllık bakımları mutlaka yaptırılmalı. Elektrik ve yakıt tüketimleri düşük, verimliliği yüksek ve düşük emisyona sahip çevreci cihazlar tercih edilmeli. Cihazların enerji tasarruf özelliği olmalı. 1 saatteki yakıt tüketimi en az olan tercih edilmeli. Kat kaloriferinde ve merkezi kazanlarda cihazın izolasyonu iyi olmalı, malzemelerin seçimi, mühendislik büroları ve yetkili servis-teknik uzmanlar tarafından yapılmalı."
Rakamlarla elektrik üretimi ve tüketimi
Türkiye İstatistik Kurumu'nun 2016 ilk 6 aylık verilerine göre, konutlarda 1 kilowatt elektrik enerjisi için ortalama 41,3 kuruş, 1 metreküp doğalgaz içinse ortalama 116,8 kuruş ödeniyor. Son bir yılda üretilen elektriğin yüzde 50’den fazlası doğalgaz ve ithal kömür kullanılarak ya da ithalat yoluyla üretildi. Ancak doğalgaz kullanılarak üretilen elektrik üretiminin tüm üretime oranı, son bir yılda yüzde 32,49’a kadar geriledi. Bu rakamla, doğalgaz yakıtlı santrallerin katkısı 1999 yılı seviyelerine geriledi. Hidrolik, Jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam elektrik üretimine oranı ise yüzde 31’i geçti.
Öte yandan İzmir ve Manisa bölgesinde hizmet verilen elektrik abone sayısı 2,5 milyon olurken, -İzmir’deki doğalgaz abone sayısı 767 bin 584 oldu.