Fatsa Doğa ve Çevre Derneği, Bahçeler Köyü’ndeki altın madeninin 5 yılda çevreye verdiği ölümcül zararları hazırladığı bir raporla ortaya koydu. Ordu’nun Fatsa-Ünye havzasında yaşayan vatandaşlar son beş yıldır dünyada “vahşi madencilik” olarak adlandırılan bir çevre felaketiyle karşı karşıya olduğu belirtilen raporda “Fatsa’da birçok ülkede yasak olan açık liç yöntemiyle siyanürlü altın madenciliği uygulanıyor. Maden uğruna Ordu kestane balının ana kaynağı kestane ormanları talan edilmekte, fındık bahçeleri yok edilmekte, toprağın adeta derisi yüzülmekte, su kaynakları zehirlenmekte.” denildi.
BirGün’de yer alan habere göre; raporda madenin ölümcül zararları şöyle anlatıldı:
“Binlerce ton toprak içine siyanür püskürtülüp kum şeklinde altın alınmakta. Geriye kalan zehirli toprak canlılar için hayati, köyler için de heyelan riski oluşturmakta.
Siyanür bölgeye zarar vermekte. Kurşun, arsenik ve kadmiyum gibi zehirli metalleri de açığa çıkarmakta. Bu ağır metaller yaşam alanlarını, dereler, ırmaklar ve canlı yaşamına zarar vermekte. Kurşunçalı Dağından, Bahçeler’e kadar bir yay kuşağında Fatsa siyanür kuşatması tehlikesiyle karşı karşıya.
Doçent Doktor Mehmet Aydın ve arkadaşlarının madenin çevresinden aldığı 32 toprak ve 11 adet su örneği Kanada’daki bir firmada analiz edildi. Sonuçlar çok riskli. Yer kabuğunda ortalama 20 ppm (milyonda bir) düzeyinde olması gereken kurşun değerleri, madenin çevresinde yaklaşık 5 ile 7 kat arasında daha fazla çıkmıştır. Sarıhalil, Erenyurt civarındaki yurttaşlar için ciddi hayati riskler söz konusu. Kızılcasu ve Erenyurt deresinin Elekçi ırmağıyla buluştuğu noktada kurşun değeri 10 kat kadar daha fazla. Arsenik değerleri de normalden 6-7 kat fazla.
Maden alanının büyümesi ve 15 yıl daha üretim yapması tehlikeyi daha da büyütecektir. Tarım ürünleri; fındık, pancar, melocan, mısır, fasulye, bal ve tereyağında ağır metaller çıkabilecek ve insanlarımızı zehirleyecek.
Fatsa-Ünye havzasında yıllık 107 bin ton fındık üretilmekte. Ordu yıllık 700 milyon dolarlık bir fındık gelirine sahip. Beş yılda bu 3 milyar 500 bin dolar eder. Siyanürlü zehir madeninin beş yılda devlete sağladığı katma değer sadece yaklaşık 10 milyon dolar. Bölge ne için kirletilmekte?”