Bölgenin en önemli ören yerleri arasında bulunan ve yıl boyunca kazı çalışmaları yapılan Euromos Antik Kenti'nde, gün yüzüne çıkartılan eserler tarihe ışık tutuyor. Ayakta kalan tarihi yapılar, restore edilerek turizme kazandırılıyor.
Karya döneminin önemli kentlerinden olduğu değerlendirilen kentte, Agora, tapınak, surlar, tiyatro ve hamam bölümlerinde yapılan kazı çalışmalarıyla kentin kurulduktan sonraki dönemlerde de kullanılış biçimine ilişkin bulgular elde edilmesi amaçlanıyor.
"Çok önemli verilere ulaştık"
Kazı Başkanı, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abuzer Kızıl, bölgedeki çalışmaların titizlikle sürdüğünü söyledi.
Euromos'un konumu itibarıyla Anadolu'nun en şanslı antik kentleri arasında yer aldığını aktaran Kızıl, hamamda bulunan sikke, seramik, mozaik ve mimari düzenlemelere göre, yapının Geç Roma Döneminde inşa edildiğinin anlaşıldığını dile getirdi.
Kızıl, kent agorasının kuzeyinde yer alan hamam yapısında kazı çalışması yürütüldüğünü belirterek, "Kazı çalışmaları esnasında çok önemli verilere ulaştık. Bu yapının Geç Roma Dönemine ait bir hamam kompleksi olduğunu ve mekanların alttan ısıtma sistemi dahil birçok alanını ortaya çıkardık. En önemlisi mekanın soğukluk kısmında taban mozaiği ortaya çıkarıldı. Çalışmalarda Euromosluların varlık kültürlerinin de ileri bir düzeyde olduğunu anladık. Çünkü mozaiklerin her iki köşesinde de balık figürleriyle karşılaştık." diye konuştu.
Çalışmalar ilerledikçe yapının önemli unsurlarının da ortaya çıktığına değinen Kızıl, kentteki çok sayıda kuyudan hamama su sağlanabileceğini kaydetti.
Kızıl, antik kentin kendine özgü mimari yapıya sahip özelliğiyle dikkati çektiğini ifade etti.
Bölgede ortaya çıkarılan hamamın turizme kazandırılması hedefleniyor.