Karaman’ın Ermenek ilçesindeki kömür ocağında 28 Ekim 2014'te 18 işçinin ölümüyle sonuçlanan iş cinayetiyle ilgili davanın 3. duruşmasında 19 tanık dinlendi. 62 müştekinin olduğu davada, üçü tutuklu 16 sanık yargılanıyor.
Önce patrona haber vermeliyiz
Ermenek Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada faciadan son anda kurtulan Mesut Öner, iş cinayetini anlattıktan sonra "Olaydan sonra kaçarken nefes almakta güçlük çektim. Işığı görünce yeniden hızlanıp madenden çıktım. 'Ambulansı, yetkilileri arayın' dediğimde bir abi, 'Kimseyi aramayın, önce patronlara haber vermemiz gerekiyor' karşılığını verdi. Sonra bayılmışım" diye konuştu.
Barutçu defterine yerime imza atılmış
bianet'in AA'dan derlediği habere göre, ocakta çavuş olarak çalışan Mustafa Elibol, müfettişler geldiğinde ocaktaki bazı noktaların kapatıldığını, denetimin ardından yeniden açılarak çalışmaya devam edildiğini belirtti.
"Başlarında ben de içeriye girdim.10.00 civarı şefimiz yanımıza geldi. Tüm bacaları gezdik. Pis kokulu bir rüzgar geldi. Ayağa kalkar kalkmaz suyu gördüm. 'Çıkışa koşun, canınızı kurtarın' diye bağırdım. Yanımdakiler çıktı, gerisi çıkamadı. Suyun patladığı noktada yarım saat önce gezdik, hiçbir sorun yoktu. Ocak göçtükten sonra benim adıma barutçu defteri düzenlenmiş ve yerime imza atılmış."
Su olduğunu şefler biliyordu
Abdullah Deveci, çalışılan alanın ilerisinde su olduğunu şeflerinin bildiğini, kendisine "Eski imalatta su var" denildiğini ileri sürdü. "Yan taraftan kayan kömür kendiliğinden geliyordu. Normalde kömür kayar ama bulunduğumuz alanda kayan kömür nemliydi. Kömür kaydığı için o gün tahkimat yapamadım. Müfettişler gelmeden önce sıkıntılı yerler kapatılıyor, onlar gidince tekrardan açılıyordu ve buralarda çalışmaya devam ediyorduk" şeklinde konuştu.
İşçilerden Ahmet Karapınar da geçmiş yıllarda madende tatil günleri meydana gelen su patlamalarının ilkinde suyun 2, ikincisinde de 17 günde boşaltıldığına dikkati çekti.
Duruşma arasında madenci aileleri sanık avukatlarına tepki gösterdi, küçük çaplı arbede yaşandı. Duruşmada bugün diğer tanıklar dinlenecek.
Ne olmuştu?
28 Ekim 2014'te öğle saatlerinde Ermenek'teki özel linyit kömürü madeninde su baskını meydana geldi. İçeride 18 işçi mahsur kaldı.
İş cinayetini sonucu hayatını kaybeden 18 işçiye 38 gün sonra ulaşıldı. Hayatını kaybeden işçilerin isimleri şöyle: Tezcan Gökçe, Hasan Tuncer, Ali Haznedar, Mehmet Özcan, Kamil Yaman, Mehmet Baha, Ömer Cansu, İsmail Gürses, Uğur İlhan, Hüseyin Çolak, Osman Çoksöyler, Mehmet Tokat, Hüsnü Çolak, Hüseyin Gültekin, Recep Çillioğlu, İsa Gözbaşı, Kerim Haznedar ve Bahir Üzer.
62 müştekinin olduğu davada, üçü tutuklu 16 sanık yargılanıyor. Sanıklardan maden ocağının sahibi Saffet Uyar, maden sahasının ruhsat sahibi Abdullah Özbey, daimi nezaretçi maden mühendisi Yavuz Özsoy, Mehmet Zeybek, daimi nezaretçi maden mühendisi Cemile Karaca, maden mühendisi Nuray Yetiş, iş güvenliği uzmanı Engin Yetim, bir süre ocakta çalışmış olan Hayrettin Kirazcı, firma yöneticisi Hüseyin Hüsnü Özbey, bir firmada yönetici Şerafettin Zeybek, teknik nezaretçi Öjen Ünlü, teknik nezaretçi Ahmet Dağdeviren, iş güvenliği uzmanı Cemal Demircioğlu, “Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmakla” suçlanıyor.
Teknik nezaretçi Ali Kurt, “Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” ve “özel belgede sahtecilik”, ocakta çalışan Naci Özsoy, “özel belgede sahtecilik”, puantörlük yapan Mustafa Ayan, “bildirim yükümlülüğünün ihlalinden” hakim karşısına çıkıyor. Uyar, Özbey ve Kurt tutuklu yargılanıyor.
İş cinayetiyle ilgili 15 Haziran günü başlayan ve üç gün süren ilk duruşmada Has Şekerler Madencilik Şirketi'nin daimi nezaretçisi Yavuz Özsoy'un tutuklanmasına karar verilmişti.
7-8 Temmuz'da görülen ikinci duruşmada bu sanığın hala tutuklanmadığı anlaşıldı. Özsoy, 3 ay tutuklu kaldıktan sonra, tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilmişti.