Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sel ve heyelan sonucu 13
kişinin yaşamını yitirdiği Rize'de incelemelerde bulundu. Öğle
saatlerinde Emniyet Genel Müdürlüğü'ne ait helikopterle Rize'ye gelen Başbakan
Erdoğan, Gündoğdu beldesinde 13 kişinin hayatını kaybettiği heyelan alanını
helikopterle havadan inceledi. Erdoğan'ı taşıyan helikopter, Rize Jandarma Alay
Komutanlığı helikopter pistine indi. Burada çizme giyerek kravatını ve ceketini
çıkaran Erdoğan, sele maruz kalan bölgelerde incelemelerde
bulundu.
Helikopterle havadan sel bölgesini incelediğini belirten
Erdoğan, ''Allah korumuş'' dedi. Vatandaşların sorunlarını dinleyen Erdoğan,
Gündoğdu'da "sahil yolu nedeniyle suyun geri geldiğini ve bu nedenle sorunlar
yaşandığını" söyleyen bir kadına, "Yapmazsan 'Niye yapmıyorsunuz?' denir.
Yukarıdan gelen ağaçlar akışı etkiliyor" diye yanıt
verdi.
Yıkılan evlerin yerine yenileri
yapılacak
Yetkililerden bilgi alan Başbakan Erdoğan, 31 evin
tamamen yıkıldığını, yıkılan ve hasarlı olduğu için yıkımına karar verilen
evlerin yerine yenilerinin yapılacağını söyledi. Erdoğan ayrıca, malları zarar
gören vatandaşların zararlarının giderileceğini, selden etkilenen esnafın
vergilerinin ertelenmesi için kısa sürede karar alınacağını da
belirtti.
Gündoğdu beldesine bağlı Veliköy'de incelemelerde bulunan
Erdoğan, selde hayatını kaybeden Salim Bilgin'in cenaze namazına katıldıktan
sonra bir basın açıklaması yaptı. Bölgede zemin etüdü yapılmadan bina
yapılmamasını isteyen Erdoğan, "Her zaman söylüyorum; ne olur binalar inşa
ederken ne kadar göğe yükselirsek o kadar iyi olur anlayışı ile hareket
etmeyelim, zemin etüdü yapmadan hiçbir yerde bina yapmayalım" dedi.
Basın
mensuplarının sorularını da cevaplayan Erdoğan, Afet Erken Uyarı
Sistemi'nin çalışmadığı iddiaları ile ilgili soruya şöyle karşılık
verdi:
"Bu sistem çalışmıştır. Trabzon veya Rize'de bunun tek nedeni var.
Ormanlar hakkını alır, dere yatağında akar. Ben çocukluğumuzdan biliyorum. Biz
orman olan yerleri ormandan çıkardık çaylığa dönüştürdük. O zamanlar evlerimizin
altında ahırlarımız ve gübrelerimiz vardı. O gübreleri kullanırdık. Şimdi Avrupa
gübresi dediğimiz kimyasal gübreyi kullanmaya başladık. Bu gübreyi kullandıktan
sonra toprak balçığa dönüştü. Şimdi bu tür yağmurla bu toprak bütünleştiğinde
toprak adeta balçığa dönüşüyor. Bir bulamaç gibi toprak akıp geliyor. Ağaçların
olduğu yerde direnme var. Ama çaylıklarla böyle bir durum
yok."