Foto: İsa Terli (AA)
Sektörel Fuarcılık tarafından düzenlenen '20. Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı'nda (ICCI 2014) Türkiye'nin enerji politikalarına ilişkin değerlendirmeler yapan İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan; Ukrayna'daki kriz atmosferinin, Türkiye'nin AB için ne denli önemli olduğunu bir kez daha gösterdiğini kaydetti. "Bu kriz, enerji arz güvenliğinin aslında ne kadar hassas bir dengede olduğunun görülmesine neden olmuştur" diyen Vardan, "Sonuçta, doğusunda dünyanın en önemli birincil enerji kaynaklarının, batısında ise dünyanın en önemli enerji tüketicisinin bulunduğu Türkiye; AB için istikrarlı ve güvenilir bir ortak olarak bir kez daha öne çıkmıştır. Kim ne derse desin, Türkiye, bu bağlamda çok önemli bir köprü pozisyonundadır ve enerji arz güvenliği için göz ardı edilemeyecek bir partnerdir" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin enerji alanında uluslararası etkinliğinin artışına dikkati çeken Vardan, "Son dönemde özellikle Irak ile enerji alanındaki iş birliği, ülkemizin sadece petrolü ileten ve tüketen bir ülke olmak yerine bölgesinde yeni ortaklıklar kurarak, yatırımlar yaparak enerji alanında giderek daha güçlü bir aktör olma yolunda olduğunu göstermektedir" diye konuştu.
Vardan, Güney Kıbrıs doğal gazına da değinerek, şunları kaydetti:
"Doğu Akdeniz'de, İsrail ve Güney Kıbrıs'taki özellikle doğal gazla ilgili gelişmeler de Türkiye açısından kayıtsız kalınamayacak kadar önemlidir. Bu çerçevede Birleşmiş Milletler çatısı altında yeniden başlayan Kıbrıs müzakerelerinin olumlu sonuçlanmasının bölgedeki tüm aktörler açısından enerji alanında daha kazançlı ortaklıklara zemin hazırlayacağı ortadadır. Kısaca, Türkiye sadece Avrupa Birliği için değil aynı zamanda önümüzdeki dönemde potansiyel enerji sağlayıcıları GKRY ve İsrail için de istikrarlı bir transit rotasıdır."
"Bazı başlıkların müzakerelere açılamayışı, GKRY'nin tek taraflı blokajından kaynaklanıyor"
Enerji alanındaki her türlü yatırım konusunda Türkiye'nin, AB ülkelerinden yatırımcılar için oldukça önemli fırsatlar içerdiğine işaret eden Vardan, Türkiye'nin bu imkanları iyi değerlendirmesi gerektiğini dile getirerek, "Yatırımların hızla akabilmesi adına bir takım sıkıntılarımız mevcudiyetini korumaktadır. Özellikle AB ile olan müzakere sürecimizde hala bazı başlıkların açılamamış olması, biraz önce anlatmaya çalıştığım konuların hepsine sekte vurmaktadır. Tam da bu noktada, her iki taraf için de kazançlı olduğu aşikar olan bazı başlıkların müzakerelere açılamayışının, Türkiye'nin eksiklikleri yüzünden değil, GKRY'nin tek taraflı blokajından kaynaklandığını da ifade etmem lazım" diye konuştu.
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın 22 yıl aradan sonra Türkiye'ye resmi ziyaret gerçekleştirdiğini, bunun tarihi bir öneminin olduğunu vurgulayan Vardan, şöyle devam etti:
"Burada 23 ve 24 nolu fasıllarla birlikte, 15 nolu enerji başlığının açılmasının önemini vurguluyor. Sayın Başbakanımız Almanya'ya resmi bir ziyaret gerçekleştiriyor, Almanya Şansölyesi Merkel de bu başlıklarda müzakereler açılmalı diyor. Aynı konuyu sadece AB'nin önde gelen liderleri değil, pek çok AB Kurumu temsilcisi de dile getiriyor. Dolayısıyla müsaadenizle ben de buradan AB'deki muhataplarımıza seslenmek istiyorum. Zaman, sözle dile getirdiklerimizi eyleme dökme zamanıdır. Zaman, siyasi iradeyi net biçimde ortaya koyarak GKRY blokajının aşılması için çaba gösterme zamanıdır. O halde zaman, gecikmeksizin başta enerji başlığı olmak üzere bloke edilen başlıkların müzakerelere açılması zamanıdır".