'Enerjide Ek Süre İstemeyin, Önden Koşun'



Dünya Gazetesi'nden Mehmet Kara'nın haberine göre, 23. Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı İstanbul Fuar Merkezi’nde başladı. Enerji Bakanlığı Müsteşarı Fatih Dönmez açılışta yaptığı konuşmada dünyada yenilenebilir teknolojilerin artık olgun teknolojiler olarak görüldüğünü söyledi. Danimarka’nın geçtiğimiz alım garantisiz rüzgar yatırımlarına başlayacağını, İngiltere’nin 21 Nisan 2017’de endüstri devriminden bu yana ilk defa kömür yakmadan elektrik ürettiğini hatırlatan Dönmez “Aslında Avrupa’da toplam kömür emisyonlarını düşüren tek ülke İngiltere oldu. Almanya hala 2008 yılındaki kömür emisyonlarının yaklaşık yüzde 20 üstünde. Üstelik emisyon düşüşü de yavaşlamış durumda” dedi.

Petrolde asıl hikaye kuyu verimliliği

Yenilenebilir kaynaklara dayalı kurulumlar küresel olarak artmasına rağmen, yatırımların düştüğünü kaydeden Dönmez bu düşüşün yüzde 50’sinin yenilenebilir yatırım maliyetlerinin düşmesinden kaynaklandığını anlattı. Dönmez, Hindistan’ın yenilenebilir enerji konusunda bir Çin olmayı hedefl ese de, bunu başarıp başaramayacağının zamanla ortaya çıkacağını kaydetti. Petrol ve doğalgaz tarafında asıl hikayenin ABD’de 2007’den bu yana kule başına verimliliğin petrolde yüzde 1300, gazda yüzde 388 artması olduğunu vurgulayan Fatih Dönmez “Tüketim tarafında ise küresel olarak yüzde 21 artmış bir yakıt verimliliği var. Yani üretimde de, tüketimde de verimlilik oldukça hızlı” diye konuştu.

Kömürde verimlilik oyunu hareketlendirecek

Kömür alanındaki gelişmelere değinirken Avustralya’daki Carmicheal (Karmaykıl) madeni için Avustralya hükümetinin sadece demiryolu için 1 milyar dolar ödediğine dikkat çeken Dönmez, “Carmicheal madeni tamamen otomatize edilmiş ilk maden olacak. ABD’de de battı denilen Peabody hisseleri yeniden yeni etiketle işlem görmeye başladı. Kömür sektöründe de verimlilik hızla artacak ve oyun tekrar hareketlenecek” ifadelerini kullandı. Elektrik alanındaki ön önemli tartışma konularının elektrikli hareketlilik (elektro mobilite) ve kapasite mekanizmaları olduğunu ifade eden Dönmez “Depolama ve güneşte zaten temel trendler ortaya çıkmıştı. Herkesin kafasındaki temel soru, yenilenebilir santrallerin alım garantileri sonrası ne olacağı ve artık yenilenebilirler piyasa sistemine hazır mı?” dedi.

Enerjide zirve kimseye tapulu değil

1973 yılına kadar bitti gözüyle bakılan kömürün yaşanan petrol krizleriyle en güvenilir enerji kaynağı olarak geri döndüğünü ifade eden Müsteşar Dönmez, şunları ekledi: “Dünyada son yıllarda kömür, diğer kaynaklardan daha hızlı arttı. Bu da gelişmekte olan ülkeler sebebiyle oldu. Kısacası enerji sektöründe hiç bir şey tam olarak bitmiyor, hiç bir şey de sürekli zirvede kalmıyor. Çünkü mesela her kaynağın 5 kötü özelliği varsa, 5 de iyi özelliği var. Zaman bu özelliklerin bazılarını diğerlerinin önüne çıkarıyor” diye konuştu.

Enerjide değişmeyen tek şey: Verimlilik

“Enerjide pek çok şey sürekli değişse de zamanla eskimeyen bir kavram var. O da verimlilik” diyen Mesteşar Fatih Dönmez şöyle devam etti: “Bugün Dijital Verimlilik, Akıllı Verimlilik, Verimlilik 2.0 diyenler de var. Kojen ve atık ısılar bence bu noktada hala önemli. Elimizdeki termik ısıyı sonuna kadar en değerli ve verimli şekilde kullanmamız gerekir. Doğalgaz motorları yerine trijenerasyon ve atık ısıyı değerlendiren kojenerasyon ünitelerine geçerek verimliliği arttırmamız gerekiyor. YEGM bu konuda yönetmelik değişiklikleri ile sürecin takipçisi olacak.”

En verimli kömür sahaları devreye...

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı Milli Enerji politikasının kapsamlı ve uzun dönemli bir vizyonu işaret ettiğini vurgulayan Dönmez “Tüm enerjimizi kömürden üretmeyeceğiz ama elimizdeki en verimli kömür sahalarını bir an evvel devreye alacağız ” dedi.

Yenilenebilirin zekasında var olmak

Yenilenebilirleri Türkiye için bir dönüşüm şansı olarak gördüklerini anlatan Fatih Dönmez şöyle konuştu: “Sektör jargonu ile müteahhit yatırımcıdan sanayici-müteahhit bir yapıya geçmeyi planlıyoruz. Bu bizim içi n de sektör için de gelecek nesillerimiz için de çok önemli. Bunun için YEKA modeli ile güneşte ilk ihalemizi yaptık, rüzgarda da ilk teklifl erimizi alacağız. Türkiye yenilenebilir dönüşümünün, çerçevesinde değil panelinde, eviricisinde ve zekasında olmak istiyor. Devlet olarak da sonuna kadar bu sürecin takipçisi olacağız.”

Ulusal petrol stoku için düğmeye basıldı

Türkiye’de bu yılın geri kalanında da yerlileşmenin konuşulacağını kaydeden Fatih Dönmez, bu konunun sektörün ana konuları arasında yer alacağını ifade etti.

Akaryakıt tarafında Ulusal Petrol Stok komisyonu olarak, arz güvenliği için düğmeye bastıklarını vurgulayan Fatih Dönmez “Artık komisyon Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’na bir hesaplama metodolojisi verdi ve 2018 yılından itibaren mahkemelerin geçmişte bulduğu eksiklikler giderilmiş olarak yeni bir dönemi başlatıyoruz” diye konuştu.

Erteleme istemeyin önden koşun

Bir sektörün gelişiminin önündeki en büyük engeli standartlaşamamak olarak tanımlayan Enerji Bakanlığı Müsteşarı Fatih Dönmez, bu sorunun kömürde, güneşte ve rüzgarda da yaşandığını vurguladı.

Müsteşar Fatih Dönmez şöyle devam etti: “Bakanlığın her standartlaşma ısrarında, süre verin diye erteleme istemeyin, siz önden koşun. Akaryakıt ve doğalgaz Türkiye’de standartlaşmada üst düzey bir başarı yakaladılar. Bu iki sektörle devlet de rahat iletişim kuruyor. Toplantılar daha teknik konularda oluyor. Diğer sektörlerde de benzer bir yapılanma istiyoruz.”

Yargı enerji gelişmelerini izlemeli

Enerji dönüşümlerinde en önemli sorunlardan birinin de yasal mevzuat ve yargı süreçleri olduğunu kaydeden Müsteşar Fatih Dönmez, “Mahkeme kararları enerji politikalarının bir kısmı. Biz enerji bürokrasisi olarak dünyayı gelişmeleri takip ediyoruz, ama mahkemeler de dünyadaki gelişmeleri bizler kadar takip ediyor mu? Kanunlar, yönetmelikler teknoloji değişince değişmek zorundadır ve enerji sektöründe bu değişim çok hızlı oluyor. Dünyanın en başarılı uzmanları bile 6 aylık öngörülerinde hatalı çıkabiliyorlar. Belki de kanunlar sadece prensipleri belirleyerek ikincil mevzuata ve kurumlara daha çok alan bırakmalı, aksi halde hem sektör hem bürokrasi çok zaman kaybedebiliyor” dedi.

Çevreyi korumak asli görevimiz

EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz, ICCI 2017 Fuar ve Konferansı’nın açılışında yaptığı konuşmada, enerjide sadece düne ve bugüne değil, geleceğe odaklanılması gerektiğini söyledi. Yenilenebilir enerjideki çalışmalarla doğalgaz ulaşmayan il kalmamasının kendileri için de gurur verici bir tablo olduğunu ifade eden Yılmaz “Ancak daha temiz ve hava kirliliği olmayan bir Türkiye için daha fazla çalışmamız gerekiyor. Kamu özel sektör iş birliği ile daha yapacak çok işimiz var. Asıl meziyet projeleri verimli enerji kaynaklarına dönüştürmek. Bununla alakalı fizibilite çalışmalarımızı yapıyoruz. Çevre ve enerji kavramına düşman kardeşler gibi bakılıyor. Ancak çevreyi korumak bizim asli görevimizdir. Çevreye duyarlı teknoloji ve akıllı sayaç dönüşümünü tamamlamış bir Türkiye için çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Değişimi iyi yöneten kazanacak

TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, çevre politikaları ve emisyonların azaltılması ile kaya gazının yıkıcı değişiminin sektörde önemli parametre değişimlerine yol açtığını belirterek “Bu değişimi iyi yönetenler kazanacak. Enerji sektörümüzün bu değişimi büyük ölçüde yönettiğini söyleyebiliriz. Bu dönüşümde maliyetlerin düşürmenin yanında yerli ve yenilenebilir kayaklarla projeleri yapma konusunda büyük bir başarı elde ettik. Yenilenebilirin elektrikteki payını yüzde 49’a çıkardık. Paradigma değişimine kaliteli insan kaynağına ve iyi anlaşmaya ve kamu-özel sektör işbirliğine ihtiyacımız var. Gelişimde sanayinin altyapısını kuran teknolojisini üreten katma değerini arttıran bir mekanizma değişikliğine ihtiyacımız var” diye konuştu.

Kesintisiz enerji mihenk taşı

DEİK Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan ICCI 2017 Fuarı’nın açılışındaki konuşmasında milli enerji seferberliğine start verildiğini belirterek “Piyasanın ve tüketicinin ihtiyaçlarını gözetecek şekilde kaynak çeşitliliğinin artırılması, enerji güvenliliğinin sağlanması ve yerlileşme odaklı oluşturulan bu seferberliğin öncelikle ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum” dedi. Daha müreff eh bir Türkiye, daha sağlam bir Türk ekonomisi için kesintisiz, sürdürülebilir, güvenilir ve temiz enerjinin çok önemli bir mihenk taşı olduğunu belirten Vardan, bu alanda yapılan ve yapılacak her türlü çalışmanın son derece kıymetli olduğunun altını çizdi.

Alım garantisi değil, profesyonellikle büyütür

Madencilikte rezervlerin uluslararası standartlarda belirleneceğini kaydeden Fatih Dönmez, “Yatırımcı bankacıya gittiğinde bir kez daha fizibilite yapmayacak. Kömür ve güneşte ise sektörün standartlaşmayı hızlandırması çok çok önemli. Bu sektörlerin gelişimini alım garantisi değil, sektörün profesyonellik seviyesi belirleyecek” ifadelerini kullandı.

Kazanan da bizim, kaybeden de

Enerji sektöründe seneye de değişimin konuşulmaya devam edeceğini vurgulayan Fatih Dönmez "Kazananlarla kaybedenler belki yine yer değiştirecek. Bu ülke insanına ve bilgisine güvenin. Yerli kaynaklarımıza, yerli üretime, yerli istihdama yatırım yapın.”