YEM’de gerçekleştirilen “ClimaDesign, Gelecek Odaklı Planlama & İnşaat Konferansı”na katılan Yüksek Mimar Gencay Tatlıdamak, enerji verimliliği yüksek sürdürülebilir bina tasarımlarını masaya yatırarak, gelecek ile ilgili öngörülerde bulundu.
Yüksek Mimar Gencay Tatlıdamak, sürdürülebilir bina yapımında enerji mühendisliğinin önemine değinerek konuşmasına başladı. Binanın yapımında enerji mühendisliğinin erken devreye girmesinin önemli olduğunu ifade eden Tatlıdamak, bu sayede enerji verimliliği sağlayan projelerde başarılı olunacağının altını çizdi.
“Binanın içinde iklim tasarlamak”
Tatlıdamak, ClimaDesign’ın anlamının “binanın içinde iklim tasarlamak” olduğunu vurguladı. İnsanın önemine değinen Tatlıdamak, binalardaki iklim tasarımının insan konforu odaklı yapılması gerektiğini belirtti. Tatlıdamak, “İnsan binanın içinde kendine ne kadar konforlu hissederse, bina o oranda başarılıdır” dedi.
“Disiplinlerarası ortak çalışma”
Enerji verimliliğine sahip binaların tasarımında, farklı disiplinlerden gelenlerin ortak çalışmasına vurgu yapan Tatlıdamak, “Gerçeklere yakın rakamlarla konuşulduğunda ortak nokta bulunur” dedi.
Kışın soğuk, yazın sıcak, rüzgarlı hava gibi farklı iklimlere sahip binalar için farklı enerji konseptlerinin var olduğunu belirten Tatlıdamak, sürdürülebilir bina yapımını malzemenin, maliyetin, iklim cephe tasarımının etkileyebileceğini kaydetti.
“Enerji ihtiyaçlarını düşürmekten başka kaçış yok”
Almanya’da nükleer enerji gibi alternatif enerji üreten santrallerin kapatıldığının altını çizen Tatlıdamak, enerji ihtiyaçlarını düşürmekten başka kaçış olmadığını ifade etti. İşin sonunda enerji tasarrufuna gelineceğini vurgulayan Tatlıdamak, herkesin zamanla “yenilenebilir enerji” noktasında birleşeceğini söyledi. Yenilenebilir enerjinin şu andaki enerji ihtiyaçlarını karşılamasının mümkün olmadığını belirten Tatlıdamak, zamanla enerji verimliliğini sağlayan sistemlerin gelişeceğine vurgu yaptı.
“İnşaat endüstrisinin geleceği işte bu evler”
Tatlıdamak, binalardaki değişiminden bahsederek, geleneksel evden, sıfır enerjili evlere, oradan da kendi enerjisini üreten evlere doğru gidildiğini söyledi. Tatlıdamak şöyle devam etti: “Artı enerjili ev, enerji harcamayan binadır. Enerjilerini kendileri üretirler. Tüketimden üretime dönmüşlerdir. İnşaat Endüstrisinin geleceği de bu tür evlerdir”.
Tatlıdamak, Heliotrap, Freiburger Haus gibi Almanya’dan sürdürülebilir binalara örnekler vererek, bu binaların ilham alınarak geliştirilmesi gereken sıfır enerjili binalar olduğuna dikkatleri çekti.
Münih Havalimanı 3. Terminal binasının tasarımı
Münih Havalimanı’nın 3. terminali için yeni bir bina yapılması projesinden bahseden Tatlıdamak, başta hedeflenenin havaalanında bulunan diğer terminallerden yüzde 30 daha az enerji tüketen ve karbon salınımı yapan terminal yaratmak olduğunu söyledi. İçerdeki ısının 7 gün 24 saat 24 derece olmasının istenildiğini ifade eden Tatlıdamak, projeyi 26 derece ısı hedefi ile yüzde 35 enerji tasarruflu binaya çevirdiklerini kaydetti. Tatlıdamak, terminal binası için çift cidarlı cepheyi güneş ısısından korunmak için tasarladıklarını, yoğun güneş ısısını çeken enerji sistemini oluşturduklarını bildirdi. İklimlendirmeyi yerden soğutma sistemi olarak düşündüklerini de belirten Tatlıdamak, normal camlar yerine g değeri yüksek camlar kullandıklarının da altını çizdi.
“Geleceğin akıllı evlerinde mekanik havalandırma”
Geleceğin akıllı evlerinin mekanik havalandırma sistemine sahip olacakları öngörüsünde bulunan Tatlıdamak, mekanik havalandırma ile doğu havalandırma sisteminin tasarlandığını kaydetti.
Gencay Tatlıdamak, endüstri bölgelerine yakın binaların tasarımını yaparken, atık enerjinin ve ısının kullanılabileceğini belirterek, geleceğin akıllı şehirlerinin de bu yöne gideceğine vurgu yaptı.