Eminönü'nde Siyah Bir Gölge



Thyssen-Bornemisza Art Contemporary ve İstanbul 2010 işbirliğiyle oluşturulan 'The Morning Line' adlı ses pavyonu bugün Eminönü Meydanı'nda açılıyor. Etkinlikte 10 bestenin dünya prömiyeri yapılacak

Eminönü Meydanı’na yolu düşenlerin gözleri mutlaka dev ‘Transformers’ robotlarını anımsatan siyah bir yapıya ilişicektir. Şaşırmak serbest zira ilk bakıldığında ‘ne ola ki bu acaba’ diyerek bir müddet düşündürebilir, hatta yapıdan yayılan müziğe kendilerini bırakanlar düşünmeyi bile bırakabilir. O yapı, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nu yönetmiş Habsburg Hanedanı’nın üyesi Arşidüşes Francesca von Habsburg tarafından 2002 yılında Viyana’da kurulan Thyssen-Bornemisza Art Contemporary’nin İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti kapsamında, İstanbul sanat programını kutlamak için İstanbullularla buluşturduğu bir heykel.

Francesca von Habsburg, aynı zamanda da projenin yöneticisi. ‘The Morning Line’ yani ‘Şafak Çizgisi’ adı verilen ve dünyayı dolaşan bu yapı, bir ‘ses pavyonu’ olarak adlandırılıyor çünkü sergilendiği süre boyunca sadece görüntüsüyle değil yaydığı müzikle de dikkatleri çekecek.

Heykel eylüle kadar Eminönü’nde

Time’ın ‘yeni milenyumun en önemli yüz yenilikçisinden biri’ olarak tanımlanan Matthew Ritchie’nin, mimarlık stüdyosu Aranda/Lasch ve Arup AGU ile birlikte geliştirdiği ‘The Morning Line’, İstanbul 2010 Ajansı, Vienna Insurance Group, Ray Sigorta ve Vehbi Koç Vakfı’nın desteğiyle 22 Mayıs-19 Eylül arasında Eminönü’ndeki tarihi yapılarının arasında kendini seyrettirecek.

‘The Morning Line’ın Eminönü Meydanı’nda kendini göstermesindeki bir diğer özellikse, 23-25 Mayıs tarihleri arasında devam edecek müzik festivaliyle 10 yeni bestenin dünya prömiyerine ev sahipliği yapacak olması. Benzersiz bir işitsel atmosfer yaratabilmek için yapının içerisinde York Üniversitesi Müzik Araştırmaları Merkezi tarafından tasarlanmış 40 hoparlör bulunuyor.

Festival süresinde dünya prömiyeri yapılacak eser ve sanatçılarsa şöyle: Batuhan Bozkurt- ‘Recoherence’, Cevdet Erk- ‘Dansın Ne Yeri Ne Zamanı’, Ghostigital- ‘Cannibal in Tuxedo’, Carl Michael von Hausswolff- ‘No Rest Event for the Static’, Erdem Helvacıoğlı- ‘Timeless Waves’, Jonsi & Alex-’All Animals’, Mehmet Can Özer- ‘Katpatuka’, Yasunao Tone- ‘Raining’, Jana Winderen- ‘Between Dry Land’ ve Peter Zinovieff- ‘Bridges from Somewhere and Another to Somewhwre Else’.