Selçuk Üniversitesi'nde (SÜ) hazırlanan bir proje çerçevesinde
bilimsel anlamda ilk kez Konya'nın elektromanyetik kirlilik haritası
oluşturuldu. SÜ Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Harita
Mühendisliği Bölümü Başkan Yardımcısı ve proje yürütücüsü Yrd. Doç. Dr. Savaş
Durduran, son yıllarda cep telefonlarının kullanımındaki hızlı artışın, her yıl
çok sayıda yeni baz istasyonunun kurulmasını gündeme getirdiğini, bunun sonucu
olarak da çeşitli tartışmalar ve şikayetlerin ortaya çıktığını
belirtti.
Savaş Durduran, televizyon, telefon, telsiz, uydu istasyonları
ve baz istasyonları gibi bazı kaynaklardan gelen sinyallerin, tüm canlıların
elektromanyetik dengesini bozarak, sağlık sorunlarına neden olabildiğini ifade
etti. Durduran, "Elektromanyetik alanlardaki sinyaller, beyinden hücrelere
gönderilen sinyalleri engelleyerek vücudun bağışıklık sistemine zarar verir. Bu
sinyaller, elektromanyetik dengesi bozulan kişilerde hafıza kaybı, baş
ağrısı, kalp atışında ve kan kimyasında değişme, sindirim ve dolaşım
sorunlarına, hatta kansere dahi neden olabiliyor" diye konuştu.
Savaş Durduran, bu nedenle telefon, telsiz, uydu istasyonları ve
baz istasyonları gibi bazı kaynaklardan gelen sinyallerin neden olduğu
elektromanyetik kirliliği belirlemek amacıyla çalışma yapmaya karar verdiklerini
belirtti. Durduran, elektromanyetik kirliliğin, sosyal yaşam ortamında
hemen hemen her yerde sağlıksız bir atmosfer oluşturduğunu, bu çerçevede
Türkiye'de ilk kez Konya'da yaptıkları bu çalışmanın büyük önem taşıdığını
bildirdi.
2008 yılında başladıkları çalışma kapsamında, Konya'da
elektromanyetik kirlilik yoğunluğunun yüksek olabileceği ve GSM baz
istasyonlarının yoğun olarak bulunduğu birçok farklı bölgede, elektromanyetik
alan ölçüm cihazı ile ölçümler yaptıklarını vurgulayan Durduran, şunları
kaydetti: "Merkez Karatay, Selçuklu ve Meram ilçelerindeki GSM şirketlerine ait
baz istasyonlarının bulunduğu, yaklaşık 184 ayrı noktada ölçümler
gerçekleştirdik. Elde ettiğimiz verileri, dijital ortama aktarıp bölgenin
elektromanyetik kirlilik haritasını oluşturduk. Buna göre araştırmada, sınır
değerleri aşan baz istasyonu bulunmadığını, buna karşın bazı baz istasyonlarda
diğerlerine oranla daha yüksek kirlilik değerleri olduğunu tespit ettik.
Böylelikle elektromanyetik kirliliğin yoğun olduğu bölgeleri belirleyerek,
ilgili kurum ve kuruluşlar için bir karar destek aracı olarak, bölgede
yapılabilecek çalışmalarda kullanabilme imkanı sağladık."
Baz istasyonlarının, çevresinde 200 metreye kadar mesafede insan
sağlığına zarar verebildiğini dile getiren Durduran, araştırmalarında baz
istasyonlarına 200 metre mesafede 18 eğitim kurumu, 9 sağlık kurumu olduğunu
tespit ettiklerini bildirdi.
Benzer çalışmaların nüfusun yoğun olduğu başka büyük şehirlerde
de yapılabileceğini anlatan Durduran, "Baz istasyonlarına ek olarak yüksek
gerilim hatları, trafolar, televizyon ve radyo vericileri, radyo dalgaları yayan
kaynakların da yakınında benzer çalışma yapılarak elektromanyetik kirlilik ve
insan sağlığına etkileri coğrafi bilgi sistemi ortamında analiz edilebilir.
Böylece insanların sağlığının korunması açısından önemli adımların atılması
sağlanabilir" diye konuştu.