Elbistan Belediye Başkanı Mehmet Gürbüz, "asrın felaketi" olarak nitelenen depremlerin ardından ilçede yapılan çalışmalarla ilgili açıklamalarda bulundu.
Pazarcık merkezli ilk depremde ilçelerinde 3 binanın yıkıldığını belirten Gürbüz, merkez üssü Elbistan olan 7,6'lık ikinci depremde ise can kaybı ve hasarın oluştuğunu anlattı.
İlk sarsıntıya evinde, ikincisinde ise kaymakamlık binasında depremle ilgili yapılan koordinasyon toplantısında yakalandığını anlatan Gürbüz, "Yanı başımızda arkadaşlarımız vefat etti. Ben de aslında enkazdan çıktım diyebilirim, yakınlarımı kaybettim. Hükümet binasında çökmeler oldu. Elbistan Belediyesinde yıkımlar oldu. Şu anda tahrip durumda. Her ikisi de kullanılamaz halde." dedi.
Gürbüz, depremden sonraki ilk iki gün zorluklar yaşadıklarını, daha sonra bölgeye gelen arama kurtarma ekipleri ve yardımlarla yaraları hızlı bir şekilde sarmaya çalıştıklarını ifade etti.
Depremin ardından ilçe nüfusunun üçte ikisinin Elbistan'ı terk ettiğini aktaran Gürbüz, "Devlet bir anda imkanlarını ve gücünü ilk depremde hasar gören yerlere ayırdığı için ve ikinci depremin bir de merkez üssü olduğumuz için en büyük yıkımı gördük. Yaklaşık 2 bin binamız çöktü. Elbistan'da yaklaşık 40 bin civarında bağımsız bölümümüz var. Ağır hasarlı yapılarla beraber Elbistan'da yaklaşık 20 bin konutu yenilemek zorundayız. Çok büyük bir sayı bu." diye konuştu.
Hava şartlarının da çok kötü olduğunu dile getiren Gürbüz, sıcaklığın sıfırın altında 25 dereceye kadar düştüğünü, kar yağışının devam ettiğini ve yolların sürekli kapandığını bildirdi.
"5 çadır, 3 konteyner kent kurulacak"
Mehmet Gürbüz, depremde 926 vatandaşı kaybettiklerini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Önce vatandaşlarımızı, canlarımızı güvenceye alacağız. Şehirde yaşayan ve şehirden dışarıya çıkarılan vatandaşlarımızla irtibatlarımızı hiç koparmadan barınmalarıyla ilgili, oradaki yaşamlarını sağlıklı sürdürülebilmeleriyle ilgili her türlü desteği vereceğiz. 5 noktada çadır kent kuruluyor, 3 noktada konteyner kent kurulacak. Onların yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamak zorundayız."
Depremin ilk gününden bu yana ilçelerinde kimsenin siyaset yapmadığını dile getiren Gürbüz, herkesin elinden ne gelirse sorunların çözümü için çalıştığını kaydetti.
"Şehri daha güvenli yerlere taşımak zorundayız"
Yıkılan tüm yapıların incelendiğini anlatan Gürbüz, "Depremde genelde dere yatağı yani dolgu yapılan yerler, faya yakın yerler ve yapı denetiminden önce yapılmış eski binalar yıkıldı. Yeni binalarda çatlaklar var ama ölüm olmadı. Bazı mahallelerimizde 15-16 katlı yapılar var. Oraları tek tek gezdim. Hiçbirinde hasar yok. Çünkü sert sağlam zemine yapılmış." ifadelerini kullandı.
Şehri fay hattından uzaklaştırıp, yoğunlaşmasını dağıtıp, daha güvenli yerlere taşımak zorunda olduklarını vurgulayan Gürbüz, şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanımızın açıklamasıyla bir yıl içerisinde TOKİ bu bölgelerde özellikle konutu yıkıma uğrayan ya da ağır hasarlı binaların yıkılmasıyla kayba uğrayanlar için konut üretecek. Elbistan'da 20 bine yakın bağımsız bölüm üretilecek. Yeni binaların yapılacağı yerleri fay hatlarından uzak, altyapı imkanımızın olduğu, kamuya ait arazileri tercih ettik. Orada hem arsa hem de konut üreteceğiz. Şehir merkezindeki vatandaşlarımızı mümkün mertebe oraya taşımaya çalışacağız."