"Ekonominin Sürekli Değiştiği Bir Zamanda Mimarlığın Güdümleyicisi Piyasa Olamaz"
Haziran 2011’de Alejandro Zaera Polo ile yollarını ayırarak pek çok önemli
uluslararası ödüle sahip Foreign Office Architects’i (FOA) geride bırakan
ve kendi ismini taşıyan Farshid Moussavi Architecture’ı (FMA) kuran İran
asıllı İngiliz mimar Farshid Moussavi, Siemens Ev Aletleri ana
sponsorluğundaYapı-Endüstri Merkezi’nde mimar ve mimarlık ilgilileri ile
buluştu.
YEM Yayın tarafından “Biçimin İşlevi” adıyla
Türkçe’ye kazandırılan “The Function of Form”a paralel olarak yazdığı “The
Function of Ornament” ve hazırlık aşamasında olduğu “The Function of
Style” başlıklı kitaplarının arkasında yatan fikir ve araştırmayı
izleyiciler ile paylaşan Moussavi, projelerini de aynı düşünce güzergahı
üzerinden detaylandırdı.
Moussavi konferansının açılışı, Yapı-Endüstri
Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Hasol ile Siemens Ev Aletleri
Pazarlama Müdürü Ayşe Özkaya tarafından gerçekleştirildi.
Konuşmasında, Türkiye’de mimarlık alanında iyi veya kötü çok sayıda iş
çıkarıldığına değinen Hasol, 42 bin 800 kayıtlı mimar ve “hocalı-hocasız”
54 mimarlık okulunun bulunduğu mevcut piyasanın rekabet koşullarında
‘bilginin önemi’ne dikkat çekti.
Özkaya ise Siemens Ev
Aletleri olarak destek vermekten memnuniyet duyduklarını belirttiği konferans
için YEM’e teşekkür ederken, şehirleri birlikte şekillendirecekleri genç
profesyoneller ve öğrenciler ile bir araya gelmenin heyecan verici olduğunu
dile getirdi.
Farshid Moussavi sunumuna “Function of Ornament”
(Bezemenin İşlevi), “Function of Form” (Biçimin İşlevi) ve “Function of Style”
(Üslubun İşlevi) kitaplarının arkasında yatan araştırma birikimini ve
mimarlık üretimi yaklaşımlarını özetleyerek başladı.
“Mimarlık,
form ile işlevi zamanda bir araya getirir” diyen Moussavi, “üsluba
inanan mimarlar ile buna gerek bulmayan mimarlar” olarak özetlediği bir dizi
aktörün projelerinden örnekler sıraladı. Farklı dönemlere ve coğrafyalara ait
geleneksel yapılar ile Hadid, Gehry, Gaudi ve Corbusier’nin imza
niteliğini taşıyan biçimsel üretimlerini yan yana sergileyen Moussavi ilgili
mimarları “Okul, hastane, konut… Ne yaparlarsa yapsınlar birbirine benzer”
diyerek eleştirdi.
20. yüzyılın “ideal formlar” ürettiğini dile
getiren Farshid Moussavi, stadyumların dairesel planlarının, ofis yapılarının
engellenemez düşeyliğinin Koolhaas terminolojisi ile “jenerik kent”ler
ürettiğine dikkat çekti. “Ekonomik dengelerin sürekli değiştiği bir zamanda
mimarlığın güdümleyicisi piyasa olamaz” diyen Moussavi, “mimarlık için
Darwinist bir yaklaşım” olarak tanımladığı önerisinden söz etti.
18.
yüzyıldan bu yana mayo, bisiklet, stetoskop, tren ve hatta M-16 silahı
tasarımlarının geçirdiği çok bileşenli “evrim”e dikkat çeken mimar, “moda
tanımadan evrilen” tasarım ürünlerinden yola çıkarak “Mimarlığa neden böyle
bakmayalım?” sorusunu sordu.
Moussavi yenilikçilik (inovasyon) fikrinin
temelini oluşturduğu Yokohama Uluslararası Feribot Terminali, John Lewis
Alışveriş Merkezi, Carabanchel Sosyal Konutları ve bu yıl FMA bünyesinde
katıldıkları yarışmayı kazanarak gerçekleştirme şansına kavuştukları La Défense
yakınındaki Nanterre Konutları projelerini detaylarıyla paylaşarak
sunumunu tamamladı.
Farshid Moussavi konferansı, mimarın YEM Yayın tarafından
Türkçeleştirerek piyasaya sunulan “Biçimin İşlevi” kitabının imza günü ile sona
erdi.