Ekonomik Kaygılar Depremi Unutturdu



İstanbul'da beklenen 7 ve üzeri büyüklükteki depremde; 2000 yılından önce yapılmış 1 milyon 166 bin binanın yaklaşık 194 bini hasar görerek kullanılamaz duruma gelecek. Bu, ortalama 2 milyon kişinin yaşadığı 640 bin hanenin barınma ihtiyacı duyacağı anlamına geliyor.

Sözcü’den Özlem Güvemli’nin haberine göre; Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, 99 depreminden önce yapılan yapılar için, “Evler deniz kumuyla yapılmış. İnsanların hayatları risk altında.” dedi. Hançerli, kentsel dönüşüm yasasının çıktığı 2012 yılından itibaren 3 bin 899 bağımsız birimin yasadan yararlandığını belirterek “Biz göreve gelip ‘hayat kurtarma' hareketini başlattıktan sonra ise yani sadece 17 ayda 3 bin 831 bağımsız birim kentsel dönüşüme girdi. Ekonomik kaygılar depremi unutturur.” dedi.

“Kira yardım bütçesi yok”
Hançerli kentsel dönüşüm sürecinde karşılaştıkları sorunları da şöyle anlattı: “En büyük neden ekonomik sorunlar. Özellikle kirada olup dar gelirle hayatını sürdürmek zorunda olanlar kentsel dönüşüme dahil olmaya yanaşmıyor. Belediyemizin taşınma, kira yardımı gibi bir bütçesi yok. İmar planlarının mevcut yapıyı karşılamaması birçok olumsuzluk yaşamamıza sebep oluyor. Bu durum 20 dakika bile kaybetmek istemediğimiz kentsel dönüşüm hızını düşürüyor ve vatandaşın binasını yenileme talebi azalıyor.”

Reklam Goruntulenme Bolumu

“Ev küçülmesin diye riskli yapı başvurusu yapılmıyor”
Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı ise ilçede deprem dönüşümünün önünde birçok engel bulunduğunu vurgulayarak şunları anlattı:

“Vatandaş binası yıkıldıktan sonra nerede oturacağı, binasını hangi bütçe ile yenileyeceği konusunda endişe taşıyor. ‘Evinin küçülmesini istemediği için riskli yapı başvurusu yapmıyor. Biz de resen gidip ‘bu bina çürüktür' diyemiyoruz. Bize binasının kontrol için başvuru geldiğinde harekete geçebiliyoruz. Biz Türkiye'de beton laboratuvarı olan tek ilçeyiz. Ücret karşılığı bina kontrol edilip raporunu veriyoruz. Bina riskli ise yasal süreç başlıyor. Diyelim 20 daireli bir apartman 19'u evet derken biri karşı çıkıp mahkemeye başvurup yürütmeyi durdurma kararı aldırabiliyor.  O bina çürük olmasına rağmen boşaltılamıyor ve yıkılamıyor. İkinci sorun ise ilçede belediye olarak tek başımıza imar planı yapma yetkimizin olmaması. Mevzuatta eksiklikler olduğu için güçlendirme ruhsatı vermede sıkıntılar yaşıyoruz. Bize iletilen genelgeler yeterli değil.”

Haberin tamamına linkten ulaşılabilir.