Biopark Biyolojik Havuz Sistemleri Ltd. Şti. ile Türkiye’de ilk defa
biyolojik havuz sistemleri (yüzme göletleri) ve arıtma sistemleri konusunda
uzman, dünya çapında bir şirket doğdu. Üstelik, doğanın istediği bir yerde
gerçekleştirdiği doğal göleti, sizin istediğiniz yerde ve çok kısa bir zamanda
gerçekleştiriyor!
Doğada ilk önceleri biotoplar (göletler) vardı. Daha sonra ise
her yerde gördüğümüz klasik havuzlar yaşamımıza girdi. Ama hayatımıza girdikten
çok sonra öğrendik ki sağlığımız ciddi anlamda tehlike altında. Özellikle küçük
çocukların solunum yollarında tehlike yaratıyor. Yapılan araştırmalar ve hayat
şartları, insanların doğal ve ekolojik olan her şeye yakınlaşmasını sağladı. Bu
düşünceden yola çıkılarak ve uzun araştırmalar sonrasında tüm canlıların
birlikte yaşayabileceği, her türlü çevre koşullarına uygun, etrafı belirlenmiş
bir alan yaratıldı: Doğal yüzme havuzu. Bu sadece bir havuz değil, isterseniz m2
sınırı olmadan yaratabileceğiniz bir gölet de olabilir. Gölet ya da
havuzunuzdaki su, herhangi bir kimyasala gereksinim duymaksızın kendi ekolojik
dengesi içerisinde biyolojik arıtma yöntemiyle kendi kendine daima temiz ve
berrak kalabilir.
Biopark havuzları taleplere ve ihtiyaçlara göre
tasarlanabiliyor. Tamamen tüketicinin arzusu ve bahçesine yerleşeceği konutun
mimari konseptine göre şekillenebilen havuzlarda, özellikle çocuklar doğa ile iç
içe büyüme ve yaşama şansına sahip olurken, ciltleri, gözleri zarar görmüyor ve
kimyevi maddelerin zararlı etkilerine maruz kalmıyorlar. Özellikle bir çok
kanserojen maddeyle birlikte yaşadığımız günümüz dünyasında Biopark
havuzları, doğal hayatı özel mekanlarda doğa severlerle buluşturuyor.
Sistem
suyun mümkün olduğunca devir daim edilmesi ve içine oksijen enjekte edilmesi
prensibine dayanıyor. Sistemde oksijenin temizleme ve parçalama özelliğinden
istifade ediliyor. Aynı zamanda havuzda yaşayan bitkilerin köklerinden sağlanan
fotosentez ile de oksijen salınımı sürekli kılınıyor. Bitkiler havuz suyunun
temizlenmesinde % 50 etkili. Havuzda kullanılan bitkiler Türkiye coğrafyasında
yaşayan ve flora-saunaya ait bitkiler olduğu için özel bakıma ihtiyaç
duymuyorlar. Tüm sistem doğanın kendi dengesi içinde kendini yenilemesi ve
temizlemesi prensibinden yola çıkıyor.