ECCS İstanbul Deklarasyonu: Çelik, Kültür ve Sürdürülebilirliğin Anahtarı
Avrupa Yapısal Çelik Birliği’nin (ECCS) İstanbul
Deklarasyonu’nda, demir-çeliğin 3000 yıldır, ev gereçleri, makinalar, su ve
enerji iletimi, ulaşım, barınaklarımız ve ürünlerimizi sakladığımız
depolarımızla yaşamımızın her alanına girdiği ifade edilerek, “Demir-Çelik yaşam
için eşsiz ve gerekli bir malzeme. Dünyanın çekirdeği de demirden. Demir, dünya
üzerinde en yaygın bulunan doğal kaynaklardan biri” denildi.
ECCS Dönem
Başkanı Prof. Dr. Nesrin Yardımcı imzasıyla yayınlanan
deklerasyonda çeliğin inşaat sektöründeki öneminden söz edildi:
“Çelik
inşaatta tasarım esnekliği, dayanım, uzun ömür ve performansın benzersiz
bileşimi ile her türlü yapı türünde kullanılır. Çelik yapılar kullanıcının
değişen ihtiyaçlarına kolay uyum gösterirken yapıya uzun ömür sağlar.
Yenilemeye, değişime ve eski binaların yeni kullanımlara uyumuna olanak sağlar.
Çelik, yüzde 100 geri dönüştüğü gibi kalite yükseltimi de yapılabilir. Avrupa’da
çelik yapılar yüzde 96 oranında geri dönüştürülmüş yapısal çeliklerle inşa
ediliyor. Çelik diğer inşaat malzemelerinin kullanılamayacağı oranda yeniden
kullanılabilir. Güvenli bir çalışma ortamı sağlarken çalışan eğitiminin
kalitesini de arttırır. Çelik düşük teknoloji becerileriyle yüksek teknoloji
olanaklarını birleştirir. Sürdürülebilir inşaat çözümleri sunar. Bu sebeple
çelik yapıları bilen vasıflı profesyonellerin eğitimi, sürdürebilir gelişim için
son derece önemli. İnsan gelişimi, eğitim, kültür paylaşımı, araştırma ve
bilginin yayılması çeliğin uygun kullanımının önemli bir rol oynayabileceği
alanlardan bazılarıdır. Kültür ve sürdürülebilirlik çevrenin yararına birlikte
çalışırlar; yapıda çelik kullanımı geleceğe giden en sürdürülebilir yollardan
biridir.”
ECCS’nin
yapısal çelik endüstrisinin Avrupa temsilcisi olarak etkinliklerini dört ana
alanda topladığı belirtilen deklarasyonda, “Çeliğin yapı malzemesi olarak
kullanılması, enerjinin ve kaynakların korunması, malzemelerin akıllı kullanımı,
sosyal gereksinimlere uyum gibi toplumsal hedeflerin ve sürdürülebilir büyümenin
gerçekleştirilmesinde önemli bir rol oynar. Gençlerin eğitilerek geleceği inşa
ederken çeliği yapısal bir malzeme olarak kullanabilme yetenek ve deneyiminin
kazandırılmasını sağlamak Avrupa Birliği hedefleri arasında önemli bir yer
tutar. Avrupa’nın beceri ve bilgi birikiminin paylaşılması gelecekte refahı
elde etmemizi sağlayacak bir yoldur. Karmaşık işleri başarma bilgimizi dünyayla
paylaşmak bizi daha iyi bir geleceğe götürecek” ifadelerine yer verildi.
ECCS
İstanbul Deklarasyonunun bir amacının da Avrupa’daki ekonomik krizin çözümüne
katkıda bulunacak "çelik yapı sektörü"ne dikkat çekmek olduğu değerlendiriliyor.
Böylece, yapı malzemelerinin yaşam süresi göz önüne alınarak ekonomik kullanımı,
alt yapı tesislerinde yaygın olarak yer alması, yeniden yapılanmanın temel
öğelerinden olması nedeniyle çelik yapı malzemesi, yapı sektörünün ilk
hareketlenecek sektörlerden bir olduğunu gösteriyor.