Düzce ve Bolu, 12 Kasım 1999 saat 18.57'de 30 saniye süren 7.2 büyüklüğündeki depremle yıkımı yaşadı. Geçen 21 yılda 2 kentte de depremin ardından yaşanan gelişim ve değişim, gözle görülür seviyelere ulaştı, yıkımın izleri silindi. Merkez üssü Kocaeli Gölcük olan 17 Ağustos 1999 depremiyle sarsılan ardından 12 Kasım 1999 depremiyle de yıkımın yaşandığı Düzce ve Bolu'da, uygulanan teşvik yasasıyla ekonomi düzeltilirken, binalara getirilen kat sınırı ve yapım sonrası denetlemeyle güvenli yapılar inşa edildi. Altyapı konusunda da gelişim gösterilen 2 ilde 21 yıl boyunca çeşitli faaliyetlerle deprem bilinci vatandaşa aktarıldı. Ayrıca kentsel dönüşüm kapsamında 2 şehirde de deprem görmüş evlerin sayısı azaldı.
DHA'da yer alan habere göre; depremde en ağır yıkımı yaşayan Düzce'de 710 kişi hayatını kaybederken, 2 bin 679 kişi yaralandı. 23 bin konut yıkılırken, 16 bin 474 konut orta, 22 bin 503 konut ise az hasar gördü. Kentte 3 bin 837 iş yeri yıkılırken, 2 bin 573 iş yeri orta hasar, 1606 iş yeri ise az hasar aldı. Depremden Düzce'ye göre daha az etkilenen Bolu'da ise 48 kişi yaşamını yitirirken, 354 kişi de yaralandı. 2 bin 532 konut yıkılırken, 5 bin 736 konut orta hasar, 14 bin 13 konut ise az hasar gördü. Kentte 218 iş yeri yıkıldı, 828 iş yeri ise az hasar aldı. Depremin ardından dönemin Bayındırlık Bakanlığı tarafından Düzce ve Bolu'da depremde evleri yıkılanlar için konutlar inşa edildi. Orta ve az hasar gören yapılar, her 2 ilde de gerekli güçlendirme çalışmalarının ardından kullanılmaya devam ediliyor.
Yapı stoku yenilendi
Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, depremin ardından Düzce'deki yapı stokunun yüzde 80 oranda yenilendiğini belirterek, "Düzce, yeni bir konut stokuna sahip oldu. Yeni konut stoku deprem yönetmeliğine uygun şekilde inşa edildi. Bu Düzce için büyük bir şans. Deprem konusunda büyük acılar yaşamış olan şehrimizin bilinçli bir şehir olduğuna inanıyorum. Düzceliler, deprem konusunda farkındalıkları en yüksek insanlardan oluşuyor. Aslında deprem söz konusu olduğunda bütün Türkiye'deki yapı stokunun değerlendirilmesi gerekiyor. Türkiye'de yaklaşık 17 milyon konut var. Bütün Türkiye'de yapmamız gereken çılgın kentsel dönüşüm projeleridir. Deprem doğal afettir. Depremden kaçış yok. Depremi kanunla düzenlemelerle engelleyemeyiz. Ama yapacağımız şey sağlam konut stokuna sahip bir ülke inşa etmektir. Bunun da yolu kentsel dönüşümlerden geçiyor. Ben şahsen kentsel dönüşümler yoluyla iyi akort edilmiş şehirler elde edilmesini arzu ediyorum." dedi.
Düzce'de yatay mimariye önem verdiklerini kaydeden Başkan Özlü, binalara kat sınırlaması getirdiklerini belirterek, "Göreve geldiğimiz ilk günlerde hemen kat yüksekliğine sınırlama getirdik. Bugün Düzce'de kat yüksekliği zemin kat, artı 4 kattır. Biz yatay şehirleşmeden yanayız. Yüksek yapılara sıcak bakmıyoruz. Dolayısıyla Düzce'nin kuzey bölgesinde daha önce yapılmış olan yüksek katlara sınırlama getirdik. Yaklaşık 18 kat, 20 katlı binalarımız inşa edilmiş. Onlara sınırlama getirdik. Bugün Düzce'de kat sınırlaması vardır. Bir deprem anında ya da bir doğal hareket anında kat sınırında yatay şehirleşmeye önem vermiş bir Düzce çok daha az zarar görecektir." diye konuştu.