Yenilenebilir enerji çözümleri Masdar City'den, Manisa'ya dünyanın
dört bir yanında uygulanıyor. Uzmanlar "enerji verimliliği"nin yeni bir iş alanı
olabileceği görüşünde...
Faaliyet gösterdiği 100'den fazla ülkede enerji yönetimi konusunda
uzman olan Schneider Electric, konut uygulamalarındaki geniş
faaliyet alanının yanı sıra, enerji ve altyapı, endüstriyel prosesler, bina
otomasyonu ve veri merkezleri/ağlar gibi alanlardaki konumuyla birlikte
çeşitli pazar segmentlerinde entegre çözümler sunmakta...
Bunlardan biri Masdar City çalışması. Schneider Electric
Türkiye Genel Müdürü Turhan Turhangil, bu çalışmayı şöyle
anlatıyor: “Schneider Electric Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu
Dhabi'deki 6 kilometrekarelik temiz teknoloji bölgesi olan Masdar City'ye enerji
verimliliği ve yenilenebilir enerji çözümleri temin ediyor. Bir temiz teknoloji
bölgesi ve sürdürülebilir bir topluluk olan Masdar City, en son teknoloji
yenilenebilir enerji ve talep azaltma teknolojileri için küresel bir araştırma,
geliştirme ve gerçek hayatta test merkezi olacak. Schneider Electric, Masdar
City'deki güneş enerjisi santralleri için anahtar teslim çözümlerin
geliştirilmesini sağlayacak. Ayrıca Masdar City'de bulunan Masdar Bilim ve
Teknoloji Enstitüsü ile işbirliği yaparak “Schneider Electric Yenilik ve
Uygulamada Yeterlilik Merkezi”nin kuracak. Şirketler, mesken sahipleri ve
Uluslararası Yenilenebilir Enerji Kurumu'nun evi olacak olan Masdar City,
şehirde, içinde yaşanacak ilk binayı, bu yılın ortasında Masdar Enstitüsü’ne
verecek. Şehirde yaşayacak ilk insanlar olan üniversite öğrencileri, 2010'un
üçüncü çeyreğinde şehre taşınacaklar.”
Bir başka örnek çalışmada Manisa’daki “Yeşil
Fabrika”... Turhangil, “Yeşil Fabrika”nın nasıl hayata geçtiğini şöyle
anlatıyor: “8 Nisan’da Manisa’da, Türkiye’de ilk düzenlenen ‘yeşil etkinlik’ ile
çevre dostu yeni fabrikamızın açılışını gerçekleştirdik. Verimlilik
çözümlerimizle donatılmış yeni fabrikamız, benzerlerinden %30’a varan oranda
daha az enerji tüketiyor. Doğaya saygılı, yeşil etkinliğimizi ise Uluslararası
Live Earth kuruluşunun belirlediği kriterlere göre planladık. Amacımız kaynak
kullanımını ve çevre üzerinde oluşabilecek negatif potansiyel etkileri
minimize edecek bir etkinlik gerçekleştirmekti. Bu şekilde tüm elektrik
kullanımında yaklaşık % 45’lik bir enerji tasarrufu sağladık. Bu sayede
doğaya salınan karbondioksit gazı oranında aynı ölçüde standart bir etkinlikteki
elektrik kullanımı ile karşılaştırıldığında %33’lik bir fayda da sağlanmış oldu.
Enerji verimliliği ile sağladığımız maliyet tasarrufunu eğitime destek vermek
için yeniden kaynak olarak ayırıyoruz…
Aynı zamanda ilköğretim çağındaki çocuklara da bu bilinci taşıma amaçlı
projeler gerçekleştiriyoruz. ‘Pozitif Gelecek’ geri dönüşüm
yarışması da bunlardan biri. Sağladığımız enerji tasarrufu bu gibi bir çok çevre
bilinci projesini üretmemize de kaynak sağladığı için, bunu, iki taraflı bir
sosyal sorumluluk olarak görüyoruz. Hem gezegeni koruyoruz, hem de korumanın
bize sağladığı bütçeyi gelecek nesillerin gezegeni koruması için bilinçlenmesi
adına kullanıyoruz.
Liselerde verdiğimiz derslerde enerji verimliliği uygulamalarını öğrencilere
aktarıyoruz. İşsizliğin özellikle teknik öğrenim görmüş gençler arasında büyük
sorun olduğu ülkemizde, yaygınlaştırılacak enerji verimliliği uygulamalarının
bizim için çok değerli bir istihdam kaynağı yaratacağını
düşünüyoruz.”