Müteahhitler Birliği Başkanı Özdemir lokomotif sektörün harekete geçirilmesinin önemli olduğunu söyledi.
Hükümet’in duble yol ve konut seferberliği müteahhitleri sevindirdi. Müteahhitler Birliği Başkanı Özdemir, “Hükümet’in işe başlangıcı çok iyi. İnşaat sektörünü bir ekonominin motoru, lokomotifi kabul etmesini, istihdama bu yolla çözüm getireceğini bildirmesini takdirle karşıladık”dedi. Özdemir, “İstihkaklara uygulanan KDV oranlarının mutlaka düşürülmesini” istedi.
Projelerin gerçekleşmesinin finansmana bağlı olduğunu savunan Özdemir, “Finansman ve finansman modellerinin, kaynaklarının nasıl olacağı belli. Netice olarak devlet bir işi yaparken, o yatırım programına uygun bütçenin hazırlanması gerekiyor. Bundan önceki hükümet, 17 Ekim’de Anayasa gereği bir bütçe sundu. O Hükümetin bütçesine konulan yatırım ödenekleriyle, Türkiye’nin inşaat sektörü ve yatırım politikası bir yere varamaz. Kesinlikle yeni hazırlanacak 2003 bütçesinde, bunlar gözönüne alınıp yeterli kaynak sağlanmalı. 2003 yılı yatırım ödenek tutarı minimum 10 katrilyon lira olmalı” diye konuştu.
Müteahhitler Birliği Başkanı Özdemir, ”Eski hükümet’in 9 Nisan tarihli borçlarına, kanununun, devletin, elini kolunu bağladığını” açıkladı. “Yeni hükümet öncelikle 9 Nisan kanununun ilgili maddelerini değiştirmeli”dedi.
Müteahhitler Birliği Başkanı Özdemir, “Türkiye’deki proje stokuna bugüne kadar 40 milyar dolarlık (takriben 66 katrilyon lira) yatırım yapıldığını, projelerin dikkatli ayıklanması gerektiğini”söyledi.
Özdemir şunları söyledi:
“Şayet bunları getirip, bütçenin içine monte edemezse, inşaat sektörü ve yatırıma gerekli kaynak, ödenekler sağlanamazsa, ben 2003’ü de bir kayıp yıl sayarım. 2003’ün kayıp yıl olması, büyümekte olan Türkiye için en büyük handikaptır.
İstihdam için en büyük handikaptır. Bunu burada açıkça ifade edeyim. Evvela şuna bakması lazım. Hükümet’in 9 Nisan tarihinde Hazine’nin borçlanmasıyla ilgili çıkarttığı bir kanun var. Bu kanun çıkarılırken, maalesef, burada açık ve net olarak söylüyorum. Ne Maliye Bakanlığı’nın ne de Devlet Planlama Teşkilatının uygun görüşü alınmadan ve yine yatırımcı kuruluşların fikirleri alınmadan şu anda devletin elini, kolunu, ayağını bağlayan, kımıldatmayan bir madde ortaya kondu. Ve devlet artık, kredi yoluyla herhangi bir işi bu kanunla yapamaz hale geldi. Yeni hükümete düşen görev, öncelikle bu 9 Nisan tarihli kanunda yer alan, sektörün önündeki maddeleri derhal düzeltmesi lazım.”
Soru: “İlgili bakanlıkların görüşü alınmadan yapılan bir düzenleme olması nedeniyle bu 9 Nisan tarihli yasanın, ödeneklerde ciddi sıkıntılar yarattığını vurguluyordunuz. Bunun yanı sıra, müteahhitlik kesimi hem programın, hem de acil eylem planını, müteahhitlik sektörünü istihdamı arttıran bir unsur olarak görürken, istihdamda da ciddi sıkıntılar var. Finansman sıkıntıları var. Bu konuda sektörün yöneticisi olarak görüşleriniz?”
Özdemir: “Dilerseniz 2003’ten başlayalım. Hazırlanacak olan yeni 2003 yılı bütçesinde yatırımlar için ayrılacak ödenek tavanı çok düşük. Yatırımlar bu küçük ödeneğe sığmaz. 2002 yılında genel ve katma bütçeler için ayrılan ödenek miktarı 5.7 katrilyon lira iken, yıl içinde gelen kredi ve ilave ödeneklerle bu rakam zaten 8 katrilyon liraya çıkmıştı. Dolayısıyla nereden bakarsak bakalım 2003 yılı için yatırıma ayrılacak ödenek miktarı, en aşağı 10 katrilyon lirayı bulmalı.
Bu neyle ilgili, genel ve katma bütçeli idarelerle ilgili hükümet bu sektöre can vermeyi düşünüyorsa, işe hemen buradan başlamalı. Ayrıca bir de üç aylık geçici bütçe var. 2003 ve sarken ödenekler, yani 2002’de gelmiş, hazine faizini ödemiş müteahhit faizini ödemiş, fakat ilk üç ayında, yatırım programında gözükmediği bir lira olarak, gözüktüğü için bunları kullanma imkanı yok. Kesinlikle geçici bütçenin altına bir ek madde ise ve yüksek plânlama kurulu kararıyla bunlara ödenek alıp, bu işlerin devam emesi lazım.”
Soru: “Sektörün başka sorunlarını öğrenebiliyor miyiz?”
Özdemir: “Başka, Maliye Bakanlığı ile sorunlarımız var. Gelir vergisi sorunları, stopaj sorunu var. Kurumlar vergisi yüzde 50 iken, fon dahili olmak üzere yüzde 5.5 olarak tesbit edilmiş. Bugün kurumlar vergisi yüzde 30’a düşmüş, bunu nedense düşürmüyorlar.”
Soru: “İstihdamda büyük sıkıntılar var. İnşaat sektörü canlandırılıp, istihdamın arttırılması öngörülüyor. Siz bildiğim kadarıyla istihdamdaki sıkıntılar nedeniyle yurtdışındaki şantiyelerinizde, Pakistan’da, Hintli işçileri çalıştırmayı tercih ediyorsunuz?”
Özdemir: “Öncelikle şunu söyleyeyim. İş güvencesi yasa tasarısı 15 Mart’ta yürürlüğe girecek. Bu kanundan en büyük sıkıntıların doğacağı tek sektör inşaat sektörüdür. Kış durumundan dolayı biz birkaç kez şantiyeyi açıp kapatma durumumuz var. Her birisinde biz, işçi çıkarırken mahkemelik olmamız lazım. Hükümete düşen yeni görevlerden bir tanesi, bu iş güvencesi yasa tasarısı. Bu olmazsa olmaz. Biz başından beri iş kanununu da birlikte çıkarın diyoruz.
Bunun dışında, Katma Değer vergileri çok yüksek. Öncelikle istihkaklara uygulanan KDV’lerin düşürülmesi lazım. Çünkü, tamamen yatırım ödeneğimizden yiyoruz. Devlet inşaat sektörüne hız vermek istiyorsa, bügün yüzde 18 olan istihkaklara uygulanan KDV’nin yüzde 10’a çekilmesi lazım.”
Soru:”Afganistan’da bu sıknıtılara rağmen, Türk müteahhitler büyük başarılara imza attılar.”
Özdemir: “Bu sıkıntılara rağmen Türk müteahhitleri sadece Afganistan’da değil, Avrupa ülkelerinde İrlanda’da tüm Avrupa’da, Kuzey Afrika’da, Körfez ülkelerinde, Türk Cumhuriyetlerinde, Rusya’da iş kovalıyorlar. Bu müteahhitlerin teminat mektubu sıkıntıları bir nebze olsun halledildi ama, daha sıkıntılar var. Bizim Avrupalı rakiplerimiz, karşımıza finansman modeliyle geliyorlar. Eximbank’ın, teminat mektubunu çözmesi yeterli değil. Bize finansman modelleri vermeli. Uluslararası ilişkilerde ekonomik ve siyasi olarak sigortalanmamız lazım. Yurtdışına işçi götürmemizde ciddi sıkıntılar var. Beş yıl önce yurtdışında çalışan işçi sayısımız 200 binleri geçerken, bugün bu rakam 13 binlerde. Bu çalışma bakanlığının çıkarttığı inanılmaz zorluklardan kaynaklanıyor. Yeni hükümet bu sorunları çözerse, biz yine eski istihdama ulaşırız. Yoksa, uluslararası ilişkilerde Pakistan’lı, Mısır’lı, Sudan’lı işçi çalıştırmak zorunda kalırız. Bugün birçok şantiyede çıkarılan zorluklar nedeniyle Pakistan ve Hindistan’dan mühendisler çalışıyor. Alman firması, Türkiye’den gelip işçi götürürse, bundan birşey istemeyen Çalışma Bakanlığı, Sosyal Sigortalar Kurumu, ben götürdüğümde karşıma inanılmaz rakamlarla çıkıyor”