Doğalgazın Yaygınlaşması ve Konuttaki Hareketlilik Sektörün Yüzünü Güldürdü

İnşaat sektöründe yaşanan canlılığın ardından atağa geçen ısıtma sektörü, geçtiğimiz yıl yüzde 20 büyüdü. Her ne kadar bu yılın ilk sekiz aylık dilimi hedeflerin gerisinde bir performansla geçse de sektör 2008 yılından umutlu. Doğalgaz dağıtımının gelecek yıl yeni illere yaygınlaşmasıyla pazarda satışların tekrar artması bekleniyor.

Orta vadeli beklentilerin de iyimser bir tablo çizdiği sektörde, 1 milyar euro olan pazar hacminin daha da yükseleceği öngören Baymak Genel Müdürü Önder Kıratlılar, kısa dönemdeyse 2007 yılında kış döneminin ılıman geçmesi, ekonomik ve siyasi sıkıntılar nedeniyle durağanlaştığını bunun da taleplerin ötelenmesine neden olduğunu belirtti. Isı sektörünün bölgeler ve inşaat sektöründeki büyümeye paralel olarak 2008 yılında gelecek yeni gazla tekrar canlanacağı ve büyümeyi sürdüreceğini söyleyen Kıratlılar, doğalgaz dağıtımının şehirlere yaygınlaştıkça ilginin, pazar büyüklüğünün ve satışların artacağını dile getirdi.

50 dağıtım ihalesi gerçekleşti
Isınma sektöründe önemli bir yere sahip olan doğalgaz ülke genelinde yayılmasını sürdürüyor. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun, 2003 yılında başlattığı Doğalgaz Dağıtım İhaleleriyle bugüne kadar 50 gaz dağıtım lisansı ihalesi gerçekleşti. İhalesi gerçekleştirilerek doğalgaz çalışmalarının başladığı bu 69 merkezin, 30’unda doğalgaz kullanılıyor. Bugüne değin toplam 30.830 milyon metreküp gaz ithal edildi. Bu ithalatın 11.670 milyon metreküpü, TURUSGAZ aracılığıyla 576 milyon metreküpü ve Mavi Akım kapsamında, 7.403 milyon metreküpü Rusya Federasyonu’ndan yapıldı. Nijerya'dan 1.118 milyon metreküp, Cezayir'den 4.203 milyon metreküp ve İran'dan 5.691 milyon metreküp gaz ithal edilirken, satış miktarı 30.493 milyon metreküp olarak kayıtlara geçti. Bu miktarın 16.642 milyon metreküpü elektrik sektöründe, 157 milyon küpü gübre sanayiinde, 6.435 milyon metreküpü sanayide, 7.259 milyon metreküpü de konutlarda kullanıldı.

Doğalgazın tüm Türkiye’de yaygınlaşması nedeniyle 2010 yılında kombi pazarının 850 bin cihaza ulaşması bekleniyor. Bu da pazarın 3 yıl içinde yüzde 30’lara varan bir büyüme göstereceği anlamına geliyor.

Tasarruflü ürünler yükseliyor
Orta vadede büyümeye devam etmesi beklenen ısı sektöründe son dönemlerde rekabet enerji verimliliği ve tasarruf gibi konularda yoğunlaşıyor. Küresel ısınmayla birlikte enerji verimliliğini sağlayan cihaz ve ekipmanlarda üretimi artıran firmalar, her geçen gün yeni bir ürünü piyasaya sunuyor. Küresel ısınma karşısında pazar değişimleri arasında, özellikle güneş enerjisi gibi ucuz ve çevreci olarak nitelendirilen yenilenebilir enerji kaynaklarının tercih edildiğine işaret eden Emsa Isı A.Ş Genel Müdürü Cahit Köse, ısı sektörünün en büyük pazarlarından birisi olan kombi ürünlerinde daha yüksek verimliliğe sahip olan yoğuşmalı kombilerin yaygınlaştığını belirtti.

Alternatif enerji kaynaklarıyla ısınabiliriz
Türkiye’nin ısınmak için doğalgaz, yerli linyit, ithal kömür, ithal linyit, fuel oil, elektrik, LPG, motorin gibi kaynaklar kullandığını dile getiren Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi ve EUROSOLAR Türkiye Avrupa Yenilenebilir Enerjiler Birliği Başkan Yardımcısı ve Türkiye Bölümü Başkanı Tanay Sıdkı Uyar ise, Türkiye'nin tüm enerji ihtiyacının yüzde 65-68 arasındaki bir oranı ithalat yolu ile karşıladığına dikkat çekti. Türkiye enerji ihtiyacını karşılamak için yurt dışına 11-17 milyar dolar ödediğini belirten Uyar, ısınma amaçlı tüketilen enerjinin kullanım alanlarını ise şöyle sıralıyor: Konut yüzde 41, sanayi yüzde 33, ulaştırma yüzde 20, tarım yüzde 5, diğer yüzde 1.

Jeotermal enerji önemli
Isınma ihtiyacının tümünü alternatif enerji kaynaklarıyla sağlanabileceğini söyleyen Uyar, sadece jeotermal enerjiyle 50 binin üzerinde konutun ısıtıldığını belirtiyor. Uyar; “Güneşten enerji elde etmek, güneşin doğuşundan batışına kadar atmosferin içine verdiği ısı ve ışığı, insanların ihtiyaç duyduğu elektrik ve proses ısı ihtiyacıyla buluşturup yararlanmakla mümkün oluyor. Burada asıl kaynak güneş ve her gün yenileniyor. Güneşin ulaştığı yere bir düz toplayıcı konulduğunda bunun ısısıyla 70-80 derece su elde etmek mümkün. Bugün bu sistem, Türkiye'de yaygın olarak, ancak verimsiz kullanılıyor. Oysa İsveç gibi güneşi çok az gören bir ülkede bile dışarıda sıcaklık -4 dereceyken güneş toplayıcısından 70 derece su elde edilebiliyor”dedi.

Isıma amaçlı kullanılan akaryakıtta tüketim azaldı
Isınma amaçlı ve sanayide kullanılan akaryakıt türleri olan ve siyah ürünler olarak tanımlanan kalorifer yakıtı ve fuel oil tüketiminin son yıllarda büyük ölçüde azalma gösterdiğini dile getiren Petrol Sanayi Derneği (PETDER) Genel Sekreteri Dr. Erol Metin, bu azalda doğalgaz kullanımının yaygınlaşmasıınn önemli bir etkiye sahip olduğunu söylüyor. Türkiye'de üretilen toplam petrolün yüzde 10'luk kısmının yerli kaynaklardan sağlandığını belirten Metin, “Yüzde 10'luk orandan geriye kalan kısım ithal ediliyor. Petrol açısından ülkemiz net bir ithalatçıdır. Arama çalışmalarının sonucunda, kalite açısından verimli ve yeterli petrole ulaşılmasının, ülke ekonomisine büyük faydalar sağlayacağı aşikardır” şeklinde konuştu.

Diğer tarafta alternatif enerjinin en önemli kaynaklarına yönelik de görüşlerini akrtaran Metin, "Biyoyakıtların akaryakıtlara belirli oranlarda karıştırılması ile ülke ekonomisine katkı sağlanmaya başlanmıştır. Su ve rüzgar kaynakları ile elektrik üretimi, güneş ve jeotermal kaynakların da ısınma amaçlı kullanımları yaygınlaşma eğilimindedir” dedi.

Büyük yatırımlar var
Akaryakıt sektöründe büyük yatırımların söz konusu olduğunu ifade eden Metin, “Başta taşımacılık, inşaat, imalat sanayi, madencilik, turizm olmak üzere diğer tüm sektörlerle bütünleşmiştir. Bu kadar etkin olan akaryakıt sektöründe eşit rekabet koşullarının ve şeffaflığın sağlanması ve korunması, ürün ve hizmet kalitelerinin, çevre duyarlılığının sürekli iyileştirilmesi açısından son derece büyük önem taşımaktadır” şeklinde konuştu.