Bianet'ten Nilay Vardar'ın haberine göre, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Doğal SİT alanlarında planlanan HES projelerinin gerçekleştirilmesine yönelik yayımladığı ilke karar tepki çekti.
Avukat Barış Yıldırım, zaten bir önceki ilke kararda ve Danıştay kararında 1., 2., 3. Derece doğal sit alanlarında HES inşa edilemeyeceğinin belirtildiğini hatırlatarak yeni ilke kararının tam tersine tüm doğal sit alanlarını HES inşaatına açacağını ifade etti.
"2007'den beri ilke karar var"
"Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu, daha önce doğal sit alanlarında enerji santraline izin veren bir ilke karar almıştı. Ancak 2002'de Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu açıkça doğal sit alanlarında enerji santralleri yapılamayacağını belirtti.
"Bunun üzerine Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu, tüm yargı kararlarını göz önüne alarak 2007'de bir ilke karar çıkardı. 728 sayılı 'Doğal (Tabii) Sitler, Koruma ve Kullanma Koşulları'na dair ilke kararı ile 1., 2., 3. Derece Doğal Sit Alanlarında HES inşa edilemeyeceğini belirtti. Bu karar kapsamında bugüne kadar doğal sit alanlarında HES inşa edilemiyordu.
"Tescilli sitlere neden rapor gerek?"
"Bakanlık bu yeni ilke kararı ile doğal sit alanlarına HES inşası için Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu hazırlatacak. En yüksek koruma statüsü olan doğal sit alanları zaten belli bilimsel kriterlerle bu statüye kavuştu. Bu raporlar tescilli doğal sit alanlarını yeniden değerlendirecek. Bunun için belirtilen kriterler de zaten doğal sit alanı olma koşulları.
"Bu raporları kim hazırlayacak?"
"Peki neden yeniden değerlendirecek? Bu raporları kim hazırlayacak, kim denetleyecek? Bunun amacı en yüksek koruma statüsü olan doğal sit alanlarında HES inşaatının önünü açmak. Bunu da üniversitelerin verdikleri söz konusu rapor ile sağlayacaklar. Biz aynısını Munzur'da yaşadık. Üniversiteler bilimsel olmayan kriterlerle 'kamu yararı'nı önceliğe aldı. Şimdi de doğal sit alanları bu söz konusu bilimselliği süpheli raporlarla inşaata açılacak.
"Tabiat Kanunu parça parça yasalaşıyor"
"Bu ilke kararı Dünya Kültürel Ve Doğal Mirasın Korunması Sözleşmesi'ne de aykırı. Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu'nu tepkiler nedeniyle yasalaştıramadılar. Ama onu parça parça yasalaştırıyorlar. Ancak önce Milli Parklar Yönetmeliği, sonra Sulak Alanlar Yönetmeliği, sonra Orman Kanunu Yönetmeliği ve şimdi de doğal sit alanlarına yönelik ilke karar. Bunların hepsi koruma statüsündeki alanları inşaata açmanın yoludur."
İlke karar ne diyor?
Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu sonucunda;
• Bölgesel, ulusal veya dünya ölçeğinde olağanüstü ekosistemleri/türleri bulunduran,
• Özgün ekosistem yapısına sahip, doğal alanların ekolojik bütünlüğünü sağlayan ve besin zinciri içinde yer alan kritik türleri barındıran,
• Küresel ve ulusal ölçekte dar yayılımlı, kritik, nesli tehdit ve tehlike altında endemik tür veya türlerin;
- üreme ve beslenme alanlarını ihtiva eden,
- hayati ihtiyaçlarını temin edebileceği uygun yaşama şartlarını sağlayan,
- göç ve yayılma alanlarını ve göç yollarını ihtiva eden,
• Ekolojik süreçleri, ekosistem hizmetlerini, ekolojik barınakları muhafaza eden, iklim değişikliklerine tampon sağlayan,
• Jeolojik ve jeomorfolojik açıdan istisnai özellikte olan, kriterlerden en az birini bünyesinde bulunduran doğal sit alanlarında HES yapımına izin verilmeyecek.