Antalya’nın Korkuteli ilçesine bağlı Dereköy Yaylası’nda açılması planlanan kömür ocağı için verilen ‘ÇED gerekli değildir’ kararının iptali istemiyle Ziraat Mühendisleri Odası tarafından açılan davada, Antalya 3. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Gazete Duvar’da yer alan habere göre; Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün bölgede maden ocağı açılması için ‘ÇED gerekli değildir’ kararına köylüler tarafından yapılan itirazı da görüşen mahkeme, bu kararın iptaline ilişkin kararı, martın ilk haftasında verecek. Kömür ocağının bölge tarımına ve su kaynaklarına zarar vereceğini belirterek Antalya Valiliği’ne, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne, Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğü’ne ve Orman Bölge Müdürlüğü’ne itiraz dilekçesi yazan köy halkı, mahkemeden çıkacak sonucu bekliyor.
‘Dereköy toz cehennemi olmasın’
Köylüler, yazdıkları dilekçede kömür ocağına neden karşı çıktıklarını şu sözlerle anlattı: “Açılmak istenen kömür madeni, Dereköy’ün en önemli su kaynağı olan Korkuteli Çayı’na, bölgedeki baraja ve onları besleyen Menevşelik su kaynağına zarar verecek. Oluşacak toz insan sağlığını da etkileyeceği için sürecin sonlandırılmasını istiyoruz. Köydeki 11 bin dönüm tarım arazisinin önemli bir bölümü, kömür madeni açılması istenen alandadır. Tarım arazilerinin tam ortasına açılacak kömür madeni, üretimin üstüne toz cehennemi olarak çökecek. Biz köyümüzde kömür madenciliği yapılmasını istemiyoruz.”
İptal için karar bekleniyor
Dereköy Yaylası’nda kömür madeni ocağı yapılmasına karşı açılan davayı takip eden Çevre ve Ekoloji Hareketi (ÇEHAV) avukatlarından Tuncay Koç ise şu açıklamada bulundu: “Ankara’da Ziraat Mühendisleri Odası’nın Dereköy’e maden ocağı ruhsatına karşı açtığı davada yürütmeyi durdurma kararı çıktı. Mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı, geçici bir karar ama mahkeme sürecinin seyri açısından oldukça olumlu. Şimdi bu konuda yeni bir gelişme daha yaşandı. Bölgede yaşayan köylülerin açtığı dava dosyasının da duruşması yapıldı. Şimdi mahkeme, ‘ÇED gerekli değildir’ kararının iptali ile ilgili mart ayının ilk haftasına kadar karar verecek.” diye konuştu.
‘Verimli bir tarım arazisi’
Dereköy’ün tarım ve su kaynakları bakımından son derece önemli bir ova olduğunun altını çizen Koç, bölgenin doğal yapısına ilişkin şu bilgiyi verdi: “40 hektarlık verimli bir tarım sahasında kömür çıkarmak istiyorlar. Ağırlıklı olarak şeftali, vişne ve armut yetiştiriliyor. Aynı zamanda sınırları içinde sit alanı var. Ruhsat istenen bölgede Roma kalıntıları çıktı. 1972 hektarlık ruhsat sahası, Korkuteli Barajı’na dökülen su kaynaklarının da bulunduğu, Korkuteli’nin neredeyse dörtte birini kapsayan, son derece geniş bir alan. 130’dan fazla köylü, bu ocağın yapılmasına karşı çıkarak davacı oldu. Kömür sahasına bırakılan herhangi bir atık ya da yaşanabilecek bir kaza durumunda tüm Korkuteli etkilenecek. Çünkü bölgedeki tüm tarım alanları buradan sulanıyor.”
‘Bölgede tepkiyle karşılandı’
Tarım arazisi üzerindeki kömür madeni ocağı başvurusunun, verimli topraklar ve tarımsal üretim üzerinde yaratacağı olumsuz etki nedeniyle bölgede yoğun bir tepkiyle karşılandığını ve büyük bir endişe yarattığını belirten Koç, “Yürütmeyi durdurma kararının çıkmasıyla Dereköy halkına ilk müjdeyi vermiş olduk. Karar duruşmasından da bölge halkının yürüttüğü mücadelenin lehine karar çıkmasını bekliyoruz. Mahkemenin bu talebi kabul edeceğini düşünüyoruz. Çünkü Dereköy’le ilgili bilirkişi raporları lehimizeydi. Karar beklediğimiz yönde çıkarsa, Dereköy’de maden ocağına karşı geçici değil nihai yürütmeyi durdurma kararı verilmiş olacak.” ifadelerini kullandı.
Tarım sahasında keşif yapılacak
Avukat Burak Tuncal ile birlikte Dereköy halkını temsilen duruşmalara katılan Tuncay Koç, hukuki süreci şöyle anlattı: “Duruşmaya davacı olarak muhtar ve köylüler katıldı. Karşı taraftan da maden şirketinin vekili ve Antalya Valiliği vekili katıldı. Önce bu duruşmadan çıkacak sonucu göreceğiz. Dereköy, tarım alanı olduğu için Toprak Koruma Kurulu’na açtığımız bir dava daha var. O davanın da 28 Şubat’ta keşfi olacak. Bilirkişi heyeti bölgeye gidip inceleme yapacak ve bölgenin tarımsal niteliği ile ilgili görüşünü mahkemeye sunacak.”