Depremzede yurttaşlara sağlanmayan faizsiz fatura öteleme olanağının, deprem bölgesinde görevli elektrik dağıtım ve tedarik şirketlerine kullandırılmasına tepki gösteren Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) yaptığı açıklamada, EPDK’nın farklı sermaye gruplarının ve lobilerin birbiriyle çelişen çıkarlarını dengelemek için mevzuatı şekillendirmesine artık izin verilmemesi gerektiğini belirtti.
Elektrik Mühendisleri Odası 48. Dönem Yönetim Kurulu imzasıyla yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), 6 Şubat tarihli Kahramanmaraş merkezli depremlerde afet bölgesi ilan edilen şehirlerde faaliyet gösteren dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler, görevli tedarik şirketleri, Organize Sanayi Bölgeleri'nin (OSB) doğrudan veya dolaylı ortağı olduğu tedarik şirketlerinin avans ödemelerine ilişkin erteleme ve Eylül 2024 sonuna kadar temerrüt faizi uygulamama kararı açıkladı. Böylece depremin etkileri bahane edilerek, şirketlere, yurttaşların faydalanmadığı faizsiz borç öteleme olanağı yaratıldı.
EPDK'nin konuya ilişkin kurul kararı, 29 Mart 2024 Cuma günü Resmi Gazete’de yayımlandı. 1 Nisan 2024 tarihinden itibaren uygulanacak karara göre, 30 Eylül'e kadar, olağanüstü hal kararı alınan veya afet bölgesi ilan edilen şehirlerde faaliyet gösteren dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler, görevli tedarik şirketleri, OSB'lerin doğrudan veya dolaylı olarak ortağı olduğu tedarik şirketleri için Elektrik Piyasası Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliğinin 132/Ç maddesinin birinci fıkrasında belirtilen avans ödeme bildirimlerinde yer alan bedellerin, ilgili fatura dönemine ilişkin fatura son ödeme tarihine kadar ertelenmesine, avans ödemelerinin ertelendiği süre boyunca piyasa işletmecisi veya piyasa katılımcısına temerrüt faizi uygulanmamasına karar verildi.
Elektrik Piyasası Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliğinin ‘Ödemeler ve Tahsilat’ başlıklı 132/Ç maddesinin ilk fıkrasında piyasa katılımcılarına iletilen günlük avans ödemesinin bir sonraki iş günü en geç saat 15:00’e kadar ödenmesine hükmediliyor. Normal şartlarda bir gün sonra yapılan avans ödemeleri toplanarak asıl faturadan düşülüyordu. Piyasa Yönetim Sistemi aracılığıyla nihai uzlaştırma bildirimini takip eden altıncı iş günü içinde aylık faturalar ödenmektedir. Avans ödemelerinin yapılamaması durumunda da aylık olarak faturalara temerrüt faizi de eklenmektedir. Diğer tedarik şirketleri günlük olarak iletilen avans bedellerini öderken, karar kapsamında kalan tedarik şirketleri ise faizsiz bir erteleme imkanına sahip oldular. Özetle EPDK, bu şirketlere günlük ödemelerini, Nisan-Eylül 2024 dönemini kapsayacak şekilde 6 ay boyunca faizsiz olarak ay sonuna öteleme olanağı yarattı.
Bu karar Enerji Piyasaları İşletme A.Ş. (EPİAŞ) tarafından işletilen sistemin işleyişini sarsacak bir niteliktedir. Faizlerin yüksek olduğu bu dönemde Elektrik Piyasası Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği kapsamında faaliyet gösteren üretim şirketleri, gerçekleştirdikleri elektrik üretiminin maliyetini bir sonraki gün EPİAŞ’ın yapacağı avans ödemeyle finanse etmektedir. Birincil enerji kaynağı da dahil olmak üzere üretim maliyetlerinin karşılanması için kritik önemde olan bu ödemenin yapılmaması durumunda zorunlu olarak üretim şirketleri yüksek faizle kredi kullanmak zorunda kalacaklardır. Kar veya zarar etmemesi gereken, piyasa işletmecisi EPİAŞ’ın doğal olarak bu tip durumlarda kullanılmak üzere yedek akçesi de bulunmadığı düşünülürse, tedarik şirketlerine yönelik ertelemenin sisteme getireceği yükün nasıl dağıtılacağı belirsizdir.
Genel olarak tüketicilerden aylık olarak ödeme alan tedarik şirketlerinin söz konusu günlük avans ödemelerinden şikayet ettiği bilinmektedir. Avans ödemelerinin kaldırılması için EPDK’ya yönelik gerçekleştirilen lobi çalışmalarının bir düzeyde etkili olduğu anlaşılmaktadır. EPDK’nın farklı sermaye gruplarının ve lobilerin birbiriyle çelişen çıkarlarını dengelemek için mevzuatı şekillendirmesine artık izin verilmemelidir. Piyasa oyuncularının günlük finansal sorunlarını çözmeyi tek amaç edinen EPDK’nın kamu kaynaklarını bir bahaneyle, dilediği şirkete aktarmasının önüne geçilmelidir. Olağan koşullarda faaliyetlerini sürdürmekte zorlanan enerji şirketi varsa, dipsiz bir kuyuya kamu kaynağı aktarmaktansa, doğrudan kamulaştırma yoluna gidilmelidir. Depremzede yurttaşlara sağlanmayan faizsiz fatura öteleme olanağının, sektörün geri kalanını zora sokma ihtimaline karşı bazı şirketlere kullandırılması kabul edilemez.
Elektrik enerjisi kâr odaklı sıradan bir ticari faaliyet alanı olmaktan çıkartılarak, yeniden kamu hizmeti olarak yapılandırılmalıdır. Farklı sermaye gruplarının günübirlik çıkarlarını dengelemeye odaklanan EPDK kapatılarak enerji yönetimi, ticari ve siyasi müdahalelerden uzak özerk bir yapıya devredilmelidir. Acilen kamunun yatırım yapmasının önündeki engeller kaldırılarak, üretim, iletim ve dağıtımıyla dikey entegre bir kamu tekeli tekrar kurulmalıdır.”