Düzce Depremi’nin 21. yılı dolayısıyla, TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi 46. Dönem Yönetim Kurulu adına yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“12 Kasım 1999 tarihinde meydana gelen ve 980 vatandaşımızın hayatını kaybettiği 7,2 büyüklüğündeki Düzce Depremi'nin üzerinden 21 yıl geçmesine rağmen kayıplarımız devam ediyor. Yasal, idari ve uygulamalara dönük kararlara ve tedbirlere uyulmadığı gibi imar affı ile denetimsizliğin önü açılarak ölüme davetiye çıkarılmıştır. Deprem güvenliği yerine imar affı, denetimsizlik ve yine rantın ön plana alındığını ne yazık ki İzmir Depremi’nde yeniden gördük ve yaşadık.
İstanbul’da büyük bir depremin beklendiği ve yapı stoğunun güçlendirilmesi, kaçak ve denetimsiz yapıların yıkılması uyarılarında bulunduğumuz bugünlerde, siyasi iktidar insanların hayatlarına mal olacak uygulamalardan ve politikalardan vazgeçmelidir.
Başta konut piyasası olmak üzere inşaat sektörü ile büyümeyi, kendi sınıfsal çıkarını yaratmayı ve sermayeyi canlı tutmayı hedefleyen iktidar, deprem toplanma alanlarını imara açmaya son vermelidir. Binlerce güvencesiz yapıyı rant kaygısıyla yasal hale getiren imar affı kaldırılmalı, bu yapılara dönük ruhsatlar iptal edilmelidir. Düzce Depremi’nden bugüne 21 yılda ne can ne mal güvenliğimiz açısından değişen bir şey olmadığı gibi, deprem vergilerinin nasıl harcandığı belirsiz hale gelmiş, afet yasası ise kentleri yıkıp yapmanın aracı olarak kullanılmaya başlamıştır. İzmir’de yaşadığımız acıların tekrarlanmaması için acil eylem planı hazırlanmalıdır.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak kamu yararının hizmetinde bir meslek örgütü olarak, Düzce Depremi nedeniyle hayatını kaybeden yurttaşlarımızı saygıyla anıyor, bilimin ve tekniğin ışığında yaşananlardan ders çıkarılarak üniversitelere ve meslek örgütlerine kulak verilmesinin önemini bir kez daha hatırlatırız.”