Deprem ve Yangına Karşı Ahşap Yapılar

Erol Karacabeyli

Türkiye Orman Ürünleri İthalatçıları ve Sanayicileri Derneği (TORİD) ve Ulusal Ahşap Birliği (UAB) işbirliği ile hazırlanan konferansta, bir yapı malzemesi olarak ahşap ve güncel gelişmelerin yanısıra yangın ve deprem güvenliği konuları ele alındı.

KenanKenan SaraçKonferansın açılış konuşmasını yapan Türkiye Orman Ürünleri İthalatçıları ve Sanayicileri Derneği (TORİD) Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Saraç, Türkiye'de ahşabın unutulduğunu, betona ve plastiğe mağlup olduğunu vurguladı ve bu durumdan objektif dersler çıkarılmasının gerekliliğine dikkat çekti. Ahşabın yenilenebilir, çevre dostu, yangına ve depreme dayanıklı bir yapı malzemesi olarak tercih edilmesinde mimarlara da görev düştüğüne işaret eden Saraç, ayrıca inşaat, mobilya, turizm gibi sektörleri yakından takip ederek, bu alanlardaki gelişme ve dönüşümlere ayak uydurabilmenin önemine işaret etti. Sektörün bir yüzünü oluşturan katma değeri yüksek, ihracata dönük üreten sanayi kuruluşlarına karşılık, öbür tarafta Orman Genel Müdürlüğü verilerine göre sayısı 8000'i bulan ve sadece tomruktan kereste üreten hızar atölyelerinin bulunduğunu ifade eden Saraç, "Bu atölyelerin de bir zihniyet ve teknoloji devrimi geçirerek keresteyi verimli bir şekilde işleyebilmelerini, üretim süreçlerini zamanın gereklerine göre yeniden düzenleyebilmelerini teşvik etmeliyiz" şeklinde konuştu. Saraç'ın "çaba göstermemiz gereken" diye tanımladığı bir diğer güncel konu ise kentsel dönüşüm arefesinde 'ahşap bina yönetmeliği' oluşturulmasına katkıda bulunmak oldu.


NurgünNurgün ErdinUAB Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nurgün Erdin ise, "Batı dünyasında bir yapı malzemesi olarak ahşabın sahip olduğu değerler üzerinde ısrarla durulmakta, ahşap kullanımını artırmak ve geleneksel kullanımını geliştirecek yeni teknolojiler üzerinde çalışmalar yapılmakta iken; ahşap mimari konusunda olağanüstü bir mirasın sahibi olan Türkiye'de ahşap kullanımının gittikçe azaldığını görmekteyiz" diyerek, UAB'ın Türk ahşap endüstrisinin standartlarının yükseltilmesi yönünde çalışmalar yaptığını kaydetti. Sürdürülebilir bir yapı malzemesi olarak ahşap

Açılış konuşmalarının ardından sahneye gelen Erol Karacabeyli, ormanlarla ilgili birkaç istatistik paylaşarak, ahşap yapı uygulamalarından örnekler paylaştı ve deprem, çevre konuları üzerinde durdu. KIaracabeyli, özellikle deprem kuşağı üzerinde yer alan gelişmiş ülkelerde sürdürülebilir ve çevre dostu bir yapı malzemesi olan ahşabın kullanımı artarken, hammadde sağlayan orman plantasyonlarının da çoğaldığına dikkat çekti. Sürdürülebilir ormancılığın, yakın gelecekte gündeme gelecek 'karbon ticareti'nde bu ülkelere büyük avantaj sağlayacağını vurgulayan Karacabeyli, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin bu durumu iyi analiz etmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğunu, 1999 İzmit depreminin sonuçlarını bizzat gördüğünü anlatan Karacabeyli, ahşap yapıların deprem için ciddi bir alternatif oluşturduğunu söyledi. Deprem kuşaklarında yer alan özellikle zengin ülkelerin ahşap yapılara yöneldiğine dikkat çeken Karacabeyli, Türkiye'nin yangın, çürüme, betonun gelmesi gibi nedenlerle ahşabı unuttuğunu, ancak 21. yüzyılda bunun değişmesi gerektiğini belirtti. Karacabeyli, artık değişen teknoloji, yangın duvarları, otomatik su ve su buharı püskürtme sistemleri, duman dedektörleri, yangın söndürücüler, yangın reytingli alçıpan, binadan çıkış standartları ve modern itfaiyeler ile risklerin minimalize edildiğini sözlerine ekledi.

Ahşap yapıları, 'hafif karkas', 'kolon ve kiriş karkas' ve 'kros-lamine CLT' olarak üç gruba ayıran Karacabeyli, farklı ülkelerden örneklerle bu yapı çeşitlerin uygulama ve kullanma alanları hakkında da bilgiler verdi. 4, 5 katlı uygulamaların çok yaygın olduğunu, Avustralya'da şu anda 10 katlı bir proje üzerinde çalışıldığını ifade eden ve "Daha yükseklere doğru bir yarış var" diyen Karacabeyli, örnek olarak Green-Karsh'ın 30 kata kadar ahşap bina yapılabileceğini iddia ettikleri FFTT sistemini gösterdi. "Neden daha yüksek ahşap yapılar olmasın ki?" diye soran Karacabeyli, Almanya'da inşa edilmekte olan 100 metrelik ahşap rüzgar türbini kulesinden bahsetti ve ayrıca İtalya ile Kuzey Avrupa ülkelerinden 10+ katlı bazı konsept projeler üzerinde durdu.

Türkiye'nin başarılı olabilmesi için sürdürülebilir, kuvvetli bir orman endüstrisi ve onunla el ele giden bir ahşap yapı ensüdtrisi kurması gerektiğinin altını çizen Karacabeyli, böyle bir hamlenin uluslararası karbon ekonomisinde Türkiye'ye büyük avantaj da sağlayacağını sözlerine ekledi. FPInnovations'ın, ahşap yapılarla ilgili merak edilen herşey için bir el kitabı yayınladığını söyleyen Karacabeyli, söz konusu rehberin PDF formatında web sitelerine de yükleneceğini ve ücretsiz olarak indirilebileceğini bildirdi.

Konferans, soru cevap bölümüyle sona erdi.