İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 1999 Marmara
Depremi’nin ardından Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı
(JICA) ile ortaklaşa hazırladığı ve 2002’de tamamlanan “Afet
Önleme Azaltma Temel Planı”na göre olası depremde 70 ila 90 bin kişinin
hayatını kaybetmesi beklenirken, 120-130 bin ağır yaralı, 400 bin de hafif
yaralı öngörüldü. 40 milyar dolarlık maddi kaybın yaşanacağı olası depremde
yaklaşık 600 bin ailenin evsiz kalabileceği tahmin edildi.
Devlet 9 yıl önce yapılan bu tespitlerde olası depremde yüz binlerce insanın
evsiz kalacağını belirlese de, deprem sonrasında insanların toplanacağı ve
barınacağı geniş alanlar konusunda ilerleme sağlanmadı. Şu anda kentte
insanların afet sonrasında gidebilecekleri geniş alanlar olmadığını belirten
uzmanlar, mevcut alanların ise kamu kurumları eliyle inşaat projelerinde
kullanılmaya çalışıldığını söyledi. Uzmanlara göre vatandaşlar için toplanma
alanları bir yana, depremde hayatını kaybedecek on binlerce insanın
gömülebileceği mezarlık alanları bile yok.
‘Ben bile bilmiyorum’
- İTÜ Afet Yönetim Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mikdat
Kadıoğlu: “Deprem şurada, fay hattı burada, tsunami tehlikesi
vesaire... Bunları belirledik de ne oldu? Biz sadece tespiti yapıyoruz,
oturuyoruz ağlıyoruz, çözüm? Çözüm yok. Ben vatandaş olarak Üsküdar’da
oturuyorum. Bir afet olduğu zaman evim hasar görürse bir Japonya’daki gibi
nereye gideceğimi nereye sığınacağımı, bir tas çorbayı nereden alacağımı
bilmiyorum. Bunu vatandaşlar bilmiyor. Normal bir günde benim haberim yoksa
afette nasıl olacak?”
‘Mezar alanı bile yok’
- TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Prof.
Dr. Cemal Gökçe: “İstanbul’da boş bulunan her yere, normalde kamu,
belediye ya da vakıf arazisi olan her yere binalar yaptılar. Dolayısıyla
insanların evlerinden çıktıktan sonra toplanacakları alan kalmadı. Sahil
bantları problemli. Diyelim ki Bakırköy’de oturuyorsunuz, sahile çıktınız. Sahil
yolu dolgu. O dolgunun depremde yıkılıp su altında kalmayacağının garantisi yok.
Şişli’de nerede toplanacak insanlar? Ali Sami Yen’i, eski likör fabrikasını
yıkıp yerine residans yapıyorlar. Levent’te İBB mülkiyetindeki İETT arazisinin
satılmamasıyla ilgili dava açtık ve yürütmeyi durdurduk. Durdurmamızın temel
nedenlerinden biri de buydu. Çünkü o bölgedeki insanların toplanacakları alan
yok. Şimdi tekrar satışa çıkarıyorlar. Depremde en az 50 bin insanın ölebileceği
tahmin ediliyor. 50 bin insanın gömülebileceği bir mezar yeri bile yok.”
‘Yapılacağına yok edildi’
- TMMOB Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu: “17
Ağustos 1999 Depremi’nden sonra yeni açık alanlar, park alanları, deprem anında
buluşma alanları yapılması gerekirken tam tersine var olan açık alanların
yapılaşma yoluyla ortadan kaldırılması söz konusu. Bunlardan birisi Kadıköy’deki
Kuşdili Çayırı (Eski salı pazarı arazisi). Burası Kadıköy’de deprem sırasında
buluşma ve sığınma alanı olarak kullanılabilecek en önemli yer. Sit alanı
olmasına rağmen buranın bir alışveriş merkezi vs şekilde betonlaştırılması için
yoğun çaba sarfedilmekte. Ataşehir, Ataköy, Bahçeşehir gibi yerleşim alanlarının
ortak donatı ve yeşil alanları da ortadan kaldırılıyor.”
‘11 yıl önce valiyi uyardık’
- Prof. Dr. Haluk Eyidoğan (Türkiye Deprem Vakfı Genel
Sekreteri): “Şu anda bir deprem olsa toplanacak yer yok ki. Biz 99
depreminden sonra valiyi uyardık, ‘Her mahalleye bir tahliye, toplanma alanı
yapın. Normal zamanlarda park, afet zamanında da toplanma alanı olsun.’ Aynen
şunu söyledi sayın vali: ‘Biz nasıl bu kadar istimlağı yapacağız’. Siz kente
plan yapmayın, herkes her yere yerleşsin. Sonra ‘Arazi kalmadı biz nasıl
istimlak yapacağız’ deyin. Dolayısıyla yığılma şeklinde obezleşmiş bu kentte
toplama alanı falan olmaz.”
Toplanma alanları bilgilerine ulaşmak için vali izni
şart
İstanbul’da olası bir depremin ardından vatandaşların nerede toplanacağına
dair yaptığımız araştırmada tüm çabalarımıza rağmen bir sonuç elde edemedik.
İBB’ye bağlı Deprem Risk Yönetim ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı
Semih Turhan, geçtiğimiz günlerde deprem sonrası afet
çalışmalarıyla ilgili İBB Meclis üyelerine verdiği brifingde toplanma alanları
gibi noktaların tespit edildiğini söylemişti. Bunun üzerine bu noktaların
nereler olduğunu öğrenmek için İBB’yi aradık. Ancak İBB Basın Danışmanlığı
yetkilileri bilgi verebilecek tek mercinin İstanbul Valiliği olduğunu belirtti.
Afet yönetiminden sorumlu Vali Yardımcısı Hikmet Çakmak’a
deprem sonrasında vatandaşların toplanacağı alanların neresi olduğunu
sorduğumuzda ise yeni alınan karar gereği Vali Hüseyin Avni
Mutlu’nun bilgisi olmadan demeç veremeyeceğini, valiliğe dilekçe
vererek bilgi talebinde bulunmamız halinde valinin oluruyla açıklama
yapabileceğini söyledi.