Antalya'nın Kemer İlçesi'nden 15 dakikalık yürüme mesafesiyle ulaşılabilen çam ağaçlarıyla kaplı denize sıfır kamp alanı Kındılçeşme'nin, Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın hazırlayıp onayladığı planlarla 29 yıllığına bir şirkete kiraya verilmesine ilişkin devam eden davada karar çıktı.
Mimarlar Odası Antalya Şubesi, Antalya Barosu'yla birlikte 10 davacının bakanlıklar aleyhine açtığı davada Danıştay 6'ncı Dairesi, Kındılçeşme'nin kiralanmasına olanak sağlayan planları, Milli Parklar Kanunu'na, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına aykırı uygulamalar getirdiği gerekçesiyle iptal etti.
Danıştay'da görülen dava, dönemin Çevre ve Orman Bakanlığı'nca hazırlanan ve 5 Ocak 2009 tarihinde onaylanan Antalya Beydağları Uzun Devreli Gelişme Planı ve bu plana bağlı olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca onanan uygulama imar planının iptali istemiyle açıldı.
'Doğal yaşam ortadan kalktı'
Plan ve onu izleyen kiralama sürecinde çevrecilerin yoğun eylemlerine sahne olan Kındılçeşme'de Prof. Dr. Ali Türel, Prof. Dr. Duran Taraklı ve Yrd. Doç. Dr. Ela Babalık Sutcliffe'den oluşan bilirkişi heyeti yaptığı incelemede, bölgede doğal yaşamın ortadan kalktığını ifade etti. Bilirkişi raporunda doğal yaşamı bitiren inşaat çalışmalarının dökümü yer aldı. Heyetin belirlemelerine göre alanda birçoğu tamamlanma aşamasına gelmiş 57 bungalov bulunuyor. Bu bungalovların ve diğer inşaatların dökümü ise raporda şöyle sıralandı:
"26 tanesi 76 metrekare, 1 tanesi 29 metrekare, 109 metrekare büyüklüğünde 27 ve 196 metrekare büyüklüğünde 3 bungalov, taban alanı 210 metrekare olan ve bodrumu bulunan kamping girişi, 200'er metrekare taban alana oturacak 2 kafeterya, 158'er metrekare büyüklüğünde 2 tuvalet ve soyunma kabinleri ve büyükleri 16'şar metrekare ile sınırlı büfe, giriş ve güvenlik kapısı."
'Doğal doku kalmamış'
Genişliği 81 bin 189 metrekare olan Kındılçeşme'de 6 bin 494 metrekare kapalı alanı olan bina yapımının planlandığını hesaplayan bilirkişi heyeti, mahkemeye sundukları raporda "Bir tatil köyü inşa etme yaklaşımıyla yapılan bu inşaatlar alanın doğal dokusunu ortadan kaldırmıştır" dedi. Kurul, inşaatları 'bu sahanın özelliklerinin kaybolmasına veya değiştirilmesine sebep olan veya olabilecek müdahale' olarak değerlendirdi. Davalı tarafların itirazlarının Danıştay'ca itibar edilmediği bilirkişi raporunda, Çevre ve Orman Bakanlığı'nca 29 yıllığına özel bir şirkete kiralanan Kındılçeşme'de doğal yaşamın inşaat nedeniyle neredeyse tümüyle ortadan kalktığı ve doğal sürecin yok edildiği belirtildi.
7 bungalov yerine 57 tane yapıldı
Bilirkişi raporunda ayrıca, alanda çadırlı kamp yeri olarak 38 çadır yeri gösterildiğini ve Turizm Tesis Yönetmeliği'nin ilgili maddesi uyarınca bu sayının ancak yüzde 20'si kadar, 7- 8 bungalov yapılabilecek olmasına karşın, inşa edilen bungalov sayısının 57 olduğunun altı çizildi. Firma tarafından Kındılçeşme'nin plan notlarında hektarda 30 çadıra göre kapasitenin belirlenebileceği, buna göre alanda 243 çadır yer alabileceği ve yüzde 20 hesabıyla 48 bungalov yapılabileceğinin savunulduğunun belirtildiği bilirkişi raporunda "Böyle olsa dahi inşa edilen 57 bungalov bu sayıdan 9 fazladır. Zaten böyle bir hesabın da kabul edilmesi olanaklı değildir" ifadelerine yer verdi.
'Kiralama iptal edilip yıkılacak'
Kararı değerlendiren Mimarlar Odası Antalya Şube Başkanı Osman Aydın, "Önemli oranda yapılaşması tamamlanan Kındılçeşme'de yıkım kararı alınması gerekiyor. Bilirkişi alana ilişkin çok net bir fotoğraf ortaya koyuyor. Kiralama iptal edilecek ve buna bağlı olarak da yıkım yapılacak" diye konuştu.