Çin’in başkenti Beijing’de yeni yapılan
devlet televizyonu CCTV’nin genel merkezi, mimari formuyla
tuhaf bir tartışmanın odağına yerleşti. Hollandalı ve Alman ünlü mimarlar
Rem Koolhaas ve Ole Scheeren tarafından
tasarlanan farklı biçimiyle dikkat çeken binayı kadın ve erkek cinsel
organlarına benzetenlerin eleştirileri bir mesele halini aldı.
Beijing’de bulunan Qinghua üniversitesi emekli mimarlık
profesörlerinden Xiao Mo, asıl binanın arkası dönük, dizleri
üzerine çökmüş çıplak bir kadın gibi durduğunu, ek binanın ise penis biçimde
olduğunu savunuyor. Duruma çok kızan Xiao, bunun ulusal rezalet olduğunu
yabancı mimarların kendi vahşi fantezilerini Çin’deki yapılarda kullandıklarını
savunuyor.
İddiayı dile getirenler, Koolhaas’ın şirketi OMA’nın
Content adlı dergisinde de binanın böyle tanıtıldığını iddia
ediyor, ama böyle bir şey yok.
Tartışma büyüyünce Kolhaas da mecburen bir açıklama yapmak
zorunda kaldı. Kolhaas, “OMA CCTV binasının biçimini değişen dünyanın olumlu ve
parlayan sembolü olarak seçti; bu formun arkasında gizli bir hedefimiz yoktur”
dedi.
Pornografik dizaynların Çin toplumu tarafından tabu olarak görülmesi
meselenin görünen yanı. Görünmeyen yanındaysa, büyük projelerin yabancı
mimarlara verilmesine yönelik toplumsal tepki. Buna rağmen Olimpiyat Stadı ‘Kuş
Yuvası’nı tasarlayan Çinli sanatçı ve mimar Ai Weiwei ise “Eminim ki bu
tasarımın böyle cinsellikle ilgili bir esini yok.” diyerek Koolhaas’a destek
verdi.