Anayasa Mahkemesi dün çevre ile ilgili iki önemli karar aldı. Yüksek mahkemenin kararı ile Türkiye’nin her yerinin maden sahası haline getirilmesinin de önüne geçilmiş oldu. CHP’nin başvurusunu değerlendiren mahkeme, yasanın, petrol, jeotermal kaynaklar ve maden arama faaliyetlerinin, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) kapsamı dışında tutulmasına ilişkin hükmü ile denetleme yetkisinin Çevre ve Orman Bakanlığı dışı kurumlara verilmesine olanak tanıyan hükmünü de iptal etti.
Anayasa Mahkemesi’nin Maden Yasası ile ilgili kararını değerlendiren Ege Çevre Platformu avukatı Arif Cangı, şunları söyledi: “Bu aklınıza gelebilecek her yeri madenciliğe açan bir düzenlemeydi. Hangi koşullarda yapılacağını yasama organı değil Bakanlar Kurulu belirliyordu. Bir anlamda yasama organı gö-revini yürütme organına devrediyordu. Bu da söz konusu madencilik düzenlemelerinin Danıştay’ın denetiminden kaçırılması için yapılmıştı.”
ÇED’in etkisizleştirilmesi
Yüksek mahkemenin Çevre Yasası’na ilişkin ikinci iptal kararını da değerlendiren Cangı, “Maden, jeotermal kaynak ve petrol aramada ÇED kapsamı dışına çıkaran yasanın iptal edilmesi de önemli. Kaz Dağları’ndaki arama faaliyetlerinin ÇED kapsamı dışına çıkarılması ÇED’in etkisizleştirilmesi anlamına geliyordu. Artık arama faaliyetleri altında hiçbir faaliyet ÇED olmadan yapılamaz” dedi.