Türkiye’nin inşaat sektöründe önemli mesafeler kat ettiğini belirten
Bayındırlık ve İskan İl Müdür Vekili Osman Esengün, “Üretimde
bir sıkıntımız yok. Kaliteyi de yakaladık. Fakat çelik yapılarda çok geç kaldık.
Bugün daha çok mesafe almış olmamız gerekiyordu” dedi. Çelik yapıların, afetten
en son zarar görecek bina grubu olduğunu anlatan Esengün, “Gökdelen teknolojisi
betonarme değil, tamamen çelik. Çelik binalarda detay öne çıkıyor. Yapının iyi
detaylandırılması gerekiyor. Çelik inşaata geçmemiz, devletin
de buna ön ayak olması gerekiyor.” diye konuştu.
İnşaatta ilk
sıralardayız
Türkiye’nin inşaat sektöründe yurt dışında ilk
sıralarda yer aldığının altını çizen Esengün, Bayındırlık ve İskan İl
Müdürlüğü’nün çalışmalarını Ankara Hürriyet’e anlattı. Esengün, şunları
söyledi:
“Bizim yetkimizde
olan, kendi teşkilatını kurmamış kurumların onarımlarını yapıyoruz. Daha önceden
butün kamu binalarının inşaatlarını biz yapıyorduk. Kurumlar artık kendi
yatırımlarını yapmaya başladı. Sağlık Bakanlığı, Adalet
Bakanlığı, MEB, özel idareler, üniversiteler gibi pek çok kurumun işlerini,
aracı kurum olarak biz yapardık. Bunlar artık azaldı.
Beyin
takımıyız
Beyin takımı olacak bir bakanlığız. Uzman mimar,
mühendis ve teknik elemanların toplandığı, ihtilafları çözecek, Türkiye’nin
teknik hayatında söz sahibi bir kurum olma yolunda ilerliyoruz. Türk inşa
hayatında, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ile taşra teşkilatlarının çok büyük
emeği var. Şu anda il müdürlüğümüzün kontrollük hizmeti olarak yürüttüğümüz
İş-Kur Genel Müdürlük binası var. 500 kişilik kısmı Söğütözü’nde, bin 500
kişilik kısmı Gölbaşı’nda olmak üzere 2 bin kişilik yurt inşaatımız mevcut.
Bunun yanı sıra 1995’ten bu yana devam eden, belki siyasi olarak
hükümetlerin görüşüyle birtakım gecikmelere uğramış, Cumhurbaşkanlığı Senfoni
Orkestrası binası inşaatı var. Bu bina bittiğinde Ankara için bir prestij binası
olacak. Bakanlık endeksli yönetmelik çalışmaları yapıyoruz. 81 ile
yaygınlaştırılan yapı denetimi hizmetlerinin yanı sıra, enerji verimliliği, yapı
malzemeleri gibi yönetmeliklerin hazırlanması, uygulanması, takibi gibi işlerle
de iç içeyiz.”
Kaçak inşaattan bahsetmek
acizlik
“Mücavir alanla ilgili tüm sorumluluk özel idareye
verildi. Özel idareyle koordineli olarak çalışıyoruz. Şikayetleri değerlendirip,
onlara iletiyoruz. Kaçak kelimesini zikretmek istemiyorum. Ankara gibi bir
Başkent’te artık kaçak inşaattan bahsetmek çok büyük acizlik olur. Bu konu artık
belediyelerin sorunu olarak gündemde. Depremden alınan derslerle vatandaş artık
biraz daha bilinçli. Müteahhitlerimiz de şartnamelere, yönetmeliklere uygun
çalışıyor.”
Otopark yönetmeliği
çalıştırılmıyor
“Otopark yönetmeliği olduğu halde konuyla ilgili
önemli sıkıntılar var. Sokaklarımız araç dolu. Yönetmelik olmasaydı da, hiçbir
fark olmazdı diye düşünüyorum. Otopark yönetmeliği çalışmıyor ya da
çalıştırılmıyor. Buna bir çözüm bulmak gerekiyor. Vatandaşımız gecekondularda,
toprak yapılarda oturmayı hak etmiyor. Keşke köylerimizden başlayarak bütün
toprak evler ıslah edilebilse. Vatandaşımız planlı, sağlam, güvenilir konutlarda
oturabilse. Köylerde düşük şiddette depremlerle evlerimiz yıkılıyor. Konut
açığı hala var.”