Çelik sektöründeki gelişmeleri değerlendiren Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) Genel Sekreteri Veysel Yayan, sektörün geçen yıl çok ciddi sıkıntılar yaşadığını belirtti. Bu sıkıntıların dünyada üretimde ilk sırada yer alan Çin'de tüketim düşerken üretimin artmaya devam etmesi ve bu şekilde oluşan yaklaşık 120 milyon ton civarında çeliğin dünya piyasalarına arz edilmesinden kaynaklandığını dile getiren Yayan, bu durumun küresel çelik piyasasını alt üst ettiğini söyledi.
Yılın 9 ayında Çin'deki üretimde yüzde 0,4 gibi sınırlı bir artış, tüketimde de yüzde 0,5 gibi ciddi olmayan bir düşüş görüldüğünü ifade eden Yayan, bu anlamda bir denge oluştuğunu bildirdi.
Yayan, Türkiye'nin Çin'den yaptığı miktar bazında ithalatın yüzde 3 arttığını dile getirerek, "Göstergeleri 2 yıl önceki verilere göre değerlendirmek lazım. 2015 yılında Çin'den yaptığımız ithalat 3 milyon ton oldu. Çin'den 2013 yılında 600 bin ton seviyesinde olan ithalat bugün 3 milyon ton seviyesindeyse, büyük sıkıntı hala giderilememiş demektir." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'de ham çelik üretiminin son 3 yılda yüzde 12 civarında azaldığına dikkati çeken Yayan, "Bu yılın 9 aylık üretiminde yüzde 4,1'lik artış var. Buna sevinmemiz mi gerekir üzülmemiz mi gerekir? İyimser bir bakışla geçen yıla göre artış var diyebilirsiniz, ama 2-3 yıl önceki seviyelere göre kayıplarımız var. Açıkçası bu kayıplar değer cinsinden çok daha büyük." dedi.
"Üretimdeki zararı durdurmuş olduğumuz için seviniyoruz"
Türkiye'nin 3 yıl önce yıllık 36 milyon ton çelik üretim rakamına ulaştığına işaret eden Yayan, daha sonra bu miktarın 31 milyon ton seviyelerine gerilediğini, bu yıl sonunda ise 32 milyon tona ulaşabileceğini söyledi. Bu açıdan bakıldığında 36 milyon tonluk üretim seviyesinin çok gerisinde kalındığını vurgulayan Yayan, şunları kaydetti:
"2012 yılında 36 milyon ton çelik ürettiğimizde 20 milyar dolar ihracat yapmıştık. Her yıl yüzde 7 artışı sağlayabilseydik, 2012'den bu zamana kadar yüzde 30'luk bir üretim artışı, dolayısıyla 10 milyon ton daha ilave üretim olabilirdi. Bugün ise 32,5 milyon tona ulaşacağı için sevinmek ne kadar makulse biz de o kadar sevinebiliriz. Zararı durdurmuş olduğumuz için sevinmiş oluyoruz."
Bu yıl geçmiş yıllardan farklı olarak iç tüketimdeki artış hızının da yavaşladığını belirten Yayan, tüketimdeki düşüşün temmuz ayından itibaren hız kazandığını dile getirdi.
Hükümetin faizleri düşük tutarak sanayinin çarklarının dönmesine katkı sağlamak yönündeki gayretlerini takdirle karşıladıklarını anlatan Yayan, diğer alanlarda da ülkede belirsizliğe yol açan durumların ortadan kaldırılmasının önemini vurguladı.
"Geçen yıl ölümü gördük bu yıl sıtmaya razıyız"
Sektörün 9 aylık dış ticaret verilerini de paylaşan Yayan, ihracatın miktar bazında geçen yılın ocak-eylül dönemine göre yüzde 0,3 azalarak 12,5 milyon ton seviyesinde gerçekleştiğini, değer bazında da yüzde 12,7 düşüşle 7,9 milyar dolar düzeyine indiğini söyledi.
Bu dönemde ithalatın miktar bazında yüzde 1,8 azalarak, 13,9 milyon ton olarak gerçekleştiğini anlatan Yayan, tutar bazında ithalatın da yüzde 10 gerilemeyle 8,4 milyar dolara düştüğünü belirtti.
"Geçen yıl ölümü gördük bu yıl sıtmaya razıyız. Bu yüzden ithalattaki düşüşten memnunuz" diyen Yayan, geçen yıl ithalatın bir önceki yıla göre yüzde 38 arttığını vurguladı.