Türkiye'nin iddialı hedeflere sahip bir ülke olduğunu ve bu hedeflerin araştırma, geliştirme ve yenilik olmadan sağlanmasının mümkün olmadığını belirten Yılmaz, "Ülkeler arasındaki rekabet üstünlüğünün, en önemli belirleyicisi Ar-Ge harcamalarıdır. Ekonomik ve sosyal gelişmemizi sürdürülebilir bir şekilde devam ettirmemizde bu çalışmalar kritik önem taşıyor" dedi
Yılmaz, dünyada, bilim ve teknolojiyi kullanarak onu katma değere dönüştürebilen ülkelerin lider olabildiğine işaret ederek, şöyle konuştu: "Ülke olarak amacımız sadece bilgi tüketen bir ülke değil, bilgi üreten ve katma değere dönüştüren bir ülke haline gelmek. Türkiye'nin daha yüksek gelişmişlik düzeyine ulaşması, vatandaşlarımızın daha müreffeh bir yaşam sürmesi, ekonomimizin istikrarı için son derece önemli. Burada ihracat artışı kritik öneme sahip. İhracat artışını sağlamamız da Ar-Ge'ye, yeniliğe ve bu alanlardaki çalışmalara bağlı. Ülkemizin cari açık diye tartıştığı sorunun aslında uzun vadede çözümü de Ar-Ge'den ve katma değeri yüksek üretimden geçiyor."
Araştırmaya ayrılan kaynaklar 17 kat arttı
Bakan Yılmaz, verimli Ar-Ge uygulamaları için araştırma merkezlerinin ve araştırma altyapılarının güçlü olması gerektiğini, bu noktada Türkiye'nin de bu alandaki altyapısını mutlaka geliştirmesi ve yaygınlaştırması gerektiğini söyledi.
Yılmaz, bakanlık olarak bu konuya nemli ölçüde katkı sağladıkları ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bakanlık olarak 2002 yılında araştırma altyapılarına sadece 114 milyon lira kaynak tahsis etmişiz, 2013 yılında bu konuda ayırdığımız ödenek 1,9 milyar lira. Bu, yaklaşık 17 katlık artışa tekabül ediyor. Demek ki, Türkiye bu konunda iradesini net olarak ortaya koymuş. 2002'den bu yana 160 tematik ileri araştırma merkezini destekledik. Tüm bunlar geleceğe dönük altyapımızı oluşturuyor. Sadece kamu ve üniversitelerde araştırma yapmakla hedefe ulaşamayız, bu işin bir de özel sektör ayağı var. Onunla birlikte tüm çabalarımız daha anlamlı oluyor. Özel sektörün hem araştırmacı sayısı hem de araştırma harcamaları itibariyle 3'te 2 civarında paya sahip olması kritik bir başarı faktörü. Türkiye'de 10 yıl önce özel sektör yüzde 20'ler civarındaydı. Bugün gelinen noktada araştırma harcamaları yüzde 40'ı aştı, araştırmacı sayısı da yüzde 50'ye yaklaştı. Demek ki doğru yoldayız."
"Yenilik stratejisi"
Yılmaz, Türkiye'nin 2023 yılı için ortaya koyduğu 500 milyar dolar tutarında ihracat hedefinin de yüksek katma değerli üretim yapısıyla ulaşılabileceğine dikkati çekti. Bu çerçevede yeni bir plan hazırladıklarını dile getiren Yılmaz, "2014-2018 dönemini kapsayacak bu planımızda, temel eksenlerden bir tanesini yenilik stratejileri oluşturuyor. O konuda çalışmalarımız yoğun şekilde sürüyor. Bu yıl Meclise göndereceğiz" dedi.