Washington'da açılan 'Biz Küçükken: Çocuk Sanatı Üzerine Yeni Perspektifler' adlı sergi, çocukluk ile resim arasındaki ilişkiye eğiliyor. Sergide Klee ve Picasso gibi dünyanın en pahalı ressamlarının çocukken yaptığı eserler de yer alıyor.
Çocukların yaptığı çizimlerin sanat açısından önemi nedir? Sanatçıların çocukken yaptıkları çizimlerde sanatlarının izi bulunur mu? Washington'da devam eden bir sergi bu ve benzeri sorulara cevap vermeye çalışıyor. Alman ressam Paul Klee'nin eserlerinden oluşan 'Klee and America' (Klee ve Amerika) sergisine paralel olarak Philips Collection'da açılan sergide hem Klee ve Picasso gibi ustaların çocukken yaptığı resimler, hem de günümüz çocuklarının çizimleri var.
Serginin adı 'When We Were Young: New Perspectives on the Art of the Child' (Biz Küçükken: Çocuk Sanatı Üzerine Yeni Perspektifler). Klee'yle ilgili bir sergi vesilesiyle böyle bir yan 'çocuk' sergisi açılması hayli doğal. Çünkü Klee, çocuk sanatına büyük ilgi duyan bir sanatçıydı. Çocukların çizimlerinin büyük bir yaratıcılık kaynağı olduğunu düşünüyordu, çocuk çizimlerine özel ilgi gösteriyor ve onlardan ilham alıyordu. Çocukken yaptığı kendi çizimlerine de büyük değer vermişti. 1902 yılında nişanlısına gönderdiği bir mektupta, çocukluk çizimlerinin o zamana kadar yaptığı en önemli eser olduğunu yazıyordu. Philips Collection'da açılan sergide Klee'nin bu mektubunda söz ettiği resimlerle birlikte Pablo Picasso gibi usta ressamların çocukluk çizimleri de var.
Sergide usta sanatçıların çocukluk eserleri, yanlarına ileri yaşlarında yaptıkları birer eser konularak sergileniyor. Klee'nin dört-altı yaşları arasındayken yaptığı 'Woman With Parasol' (Güneş Şemsiyeli Kadın) ile Picasso'nun 'Bullfight and Pigeons' (Boğa Güreşi ve Güvercinler) serginin en çok ilgi gören eserlerinden.
The New York Times'a konuşan serginin küratörü Jonathan Fineberg'e göre, bir sanatçının çocukluk çalışmaları onun gelecekteki çalışmalarının ilk adımlarını oluşturuyor. Ona göre çocukken dünyanın nasıl algılandığı sanatçının ilerideki sanatı açısından da çok önemli. Örneğin Picasso'nun 1890'da, dokuz yaşındayken yaptığı 'Boğa Güreşi ve Güvercinler' eserini değerlendiren Fineberg, "Bu, yetenekle ilgili değil" diyor ve ekliyor: "Bu, eşsiz görme vasfıyla ilgili. Picasso'yu Andrew Wyeth'ten daha iyi bir sanatçı yapan bu. Sanat, dünyaya bakma yoludur."