Krediler Uygun Ama Taşıma Suyla Değirmen Dönmez

Konut kredisi faizlerinin geldiği nokta bankacıları bile şaşırttı. Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, Emlak Bankası'nın finansman yaptığı dönemlerde dahi konut finansmanının ‘bu denli' ucuz olmadığını belirterek, “Fiyatlar çok uygun yerlere geldi.” dedi.

Özince, birlik yönetim kurulu üyelerinin katılımıyla düzenlediği basınla sohbet toplantısında, kaliteli konut arzının özellikle büyük kentlerde kısıtlı olduğunu, bunun da konut spekülasyonunu desteklediğini söyledi. Finansman imkanının gelişmesine rağmen arzın sıklığından endişe duyan Özince, vade uzadıkça başka bir kaynağın devreye girmesi gerektiğini, ancak Türkiye'den tahvil ihraç edilemediğini kaydetti.

Vade dengesini sağlayabilmek için yurtdışından kaynak arayışı içinde olduklarını kaydeden Özince, duyduğu kaygıyı, “Taşıma suyla değirmen dönmez” atasözü ile aktardı. Özince, deprem ihtimalinin yüklediği riskin de kendilerini düşündürdüğünü vurguladı. 20 yıllık kredilerde faizin düşeceğini ifade eden Özince, şöyle devam etti: “20 yılda o binanın hayatta kalmasını arzu etmemiz lazım. Halbuki arzın kısıtlılığı sebebiyle bu konuda çok seçici olamıyoruz. Kaldı ki bir yandan da başka bazı kredilerde olduğu gibi bu konuda da şimdiden daha birtakım korumacı, ticaretle bağdaşmayan söylemler başladı bile. Yani mağdur edebiyatı çok yapılıyor ülkemizde. Sanki bankalar bu kadar rekabetle düşük bir marjla verdikleri finansmanı tamamıyla kendi ticaretlerini düşünerek değil de sanki konut finansmanını sosyal konut projesi finanse ediyormuş gibi algılayanlar var.”

Sektörün para kazanmak için iş yaptığını, kazandıkları paranın fahiş olmasının mevzubahis olmadığını, aşırılık olması halinde serbest rekabetin bunu düzelteceğini ifade eden Özince, “Bütün sektörlere bizim sektördeki rekabet gelsin. Vatandaş olarak ben de her şeyi en ucuza alayım” şeklinde konuştu. Kredi kartları yasa tasarısına da değinen Özince, Meclis'te ‘işin fiyatına dair’ bir yasama olursa buna uyacaklarını ifade ederken, “Bugün kredi kartlarında, yarın konut kredilerinde, öbür gün ticari kredilerde, daha sonra KOBİ'lerde bir korumacı yaklaşım talep edenler varsa, en azından serbest piyasada buna katılmak mümkün değil” uyarısında bulundu.

Konut kredilerinin, önümüzdeki dönemde çok fazla büyüme potansiyeli olan bir ürün olduğunu belirten Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul da, bankalarındaki konut kredilerinin toplam kredilere oranının yüzde 8 olduğunu açıkladı. “Konut kredisi bizler için hayati, kritik bir konu” diyen Kurtul, faizlerde düşme beklentisini herkesin taşıdığını kaydederek, sorunlu kredinin konutta binde 5'in altında olduğunu belirtti.

HSBC Bank Genel Müdürü Piraye Antika da, konut kredileri hakkında “Versek de ilgi çekiyor, vermezsek de” ifadesini kullandı.

Birlik Genel Sekreteri Ekrem Keskin ise, Türkiye'de kamuda ciddi bir davranış değişikliği olduğunu, kamu kesimi tasarruf açığının küçüldüğünü ve bütçe açığının çok yüksek seviyelere geldiğini söyledi. Özel sektörde ise tasarruf oranının önemli nispette düştüğünü ve büyümenin özel sektör kaynaklı olduğunu ifade eden Keskin, “Cari işlemler açığının önceki sebebi kamu iken, bu kez özel sektör. Özel sektör, Türk bankacılık sisteminden kullandığı kredi kadar yurtdışından kredi kullandı” dedi.

Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş de, Türk vatandaşının kazandığı parayı yurtdışında tutabileceğini belirterek, “Şu anda TL'ye güven var. Şimdi paralarını şu veya bu yolla getirmeye başladılar'' diye konuştu.