Hızla büyüyen inşaat sektöründe konut projeleri, ofis
kuleleri birbiri ardına yükselirken, adları pek anılmasa da birileri de usul
usul İstanbul’un eski yapılarını yıkıyor, yenilerine yer açıyor. Özellikle son
üç yılda artan projeler, İstanbul’da boş arazi sıkıntısı, kentsel dönüşüm ve
yenileme projelerindeki artış ile yeni bir sektör haline gelen bina yıkımında
bugün 40’a yakın firma hizmet veriyor. İnşaat sektörüne paralel büyüyen yıkım
firmalarına geçen yıldan bu yana talep yüzde 40 artmış. İlgiden memnun olan ve
makinelerinin en yeni teknolojilerle donatan firmalar ortalama beş katlı bir
binayı bir-iki günde yerle bir ediyor. Bu kez inşa edenler değil, yıkanlar
anlatıyor...
Ortadoğu’yu da yıkıyor
Türkiye’de yeni yeni oluşan yıkım sektörünün en büyük oyuncularından biri
MTKA İnşaat. 2003 yılında dört mühendisin ortaklaşa kurduğu
şirket bugün Türkiye sınırlarını da aşmış durumda. Birleşik Arap Emirlikleri ve
Katar’da da birer ofis kuran şirket Ortadoğu’yu da yıkıyor. 2005 yılından sonra
içlerinde dört ayda yıkıptemizledikleri Tatilya, Oyak-Renault gibi büyük
projeler de olmak üzere toplam 180 proje yıkımı gerçekleştiren MTKA İnşaat,
çoğunu Japonya’dan getirttiği son teknoloji uzun erişimli beş makineyle yıkım
yapıyor. MTKA İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Bulut,
“Biz yıktıkça yeni projelere gün doğuyor. Bu kadar önemli bir sektörüz ama
yeterince ciddiye alınmıyor” diyor.
Bir günde 7 katı deviriyor
Sektöre kurumsal bir yapı kazandırmak için uğraştıklarını ifade eden Bulut,
2005 öncesi son teknoloji makineler gelmeden önce Türkiye’de ortalama yedi katlı
bir binanın üç ay gibi uzun bir sürede 60-70 bin TL maliyetlerle yıkıldığını,
MTKA’nın ise bunu bir günde yıkıp, 10 bin TL’ye mal ettiğini söylüyor.
Türkiye’de sektörün hızla büyüdüğünü ve irili ufaklı yaklaşık 40 firmanın
hizmet verdiğini belirten Bulut, “Geçen yıla oranla son altı ayda işlerimiz
neredeyse beş kat arttı. Yıkım sektörü kentsel dönüşüm ve yenileme projeleriyle
gelişti” diyor. Bugün hâlâ yıkım hatalarından insanların öldüğünü anlatan Mehmet
Ali Bulut, sektördeki risklere ve alınması gereken güvenlik önlemlerine dikkat
çekiyor.
10 yıldır eski binaların yıkımını gerçekleştiren Hurtaş
firması da, başta İstanbul olmak üzere Türkiye genelinde çalışıyor. Aslında
hurda işi yaptıkları için çıkan demir yığınlarını da topladıklarını belirten
Hurtaş ortaklarından Levent Demirtaş, “Hem hurdacılık hem de
yıkım yaptığımız için firmaların ilgisi yüksek. Geçen yıldan bugüne işlerimiz
yüzde 40 arttı” diyor.
Altı ayda 50 bina yıktı
Bu artışta inşaat sektöründeki büyüme ve kentsel dönüşüm projelerindeki
artışın etkili olduğunu savunan Demirtaş, son iki yılda 300 bina yıktıklarını,
altı ayda ulaştıkları rakamın da 50 bina olduğunu söylüyor. Sekiz makineyle
yıkım yaptıklarını anlatan Demirtaş, yedi kata kadar yıkım yapabildiklerini
belirtiyor. Demirtaş, ortalama beş katlı bir binayı iki günde yerle bir
ettiklerine dikkat çekiyor.
‘Altyapı, patlayıcı ile yıkıma uygun değil’
TOKİ, iki yeni şehir projesi ve yenilemelerle birlikte İstanbul’da 1 milyon
binanın yıkılması gerektiğini açıklamıştı. Mehmet Ali Bulut, bu binaları çıkacak
hurdalar karşısında bedava yıkmaya talip olduklarını söylüyor. Bulut, ancak bu
konuda hükümetten herhangi bir geri dönüş almadıklarını ifade ediyor. 60 kişilik
işçi, 11 kişilik de yönetici kadrosuyla hizmet verdiklerini belirten Bulut,
“Şimdi de Türkiye’nin en yüksek katlı bina yıkımını gerçekleştireceğiz. İlk kez
20 katlı bir bina yıkılacak. Maslak bölgesinde. Yaklaşık 800 bin TL maliyetle üç
ayda yıkımı tamamlayacağız” diyor. Türkiye’de yıkımda henüz patlayıcı
kullanılamadığını belirten Bulut, şunları söylüyor: “Zaten dinamit kullanımı
yönetmelikte yok. Öncesinde altı ay çok ince araştırma yapmak gerekiyor. Sonuçta
20 saniyede yıkılıyor ama arkasında aylar var ve maliyeti milyon dolarları
buluyor. Zaten Türkiye’de altyapı da çok sağlam değil.”
‘İşlerimiz yüzde 40 arttı’
Önder Hafriyat adındaki firmasıyla 15 yıldır bina yıkımı
yapan Tuncer Açıkgöz ise son dönemde işlerinde ciddi artış
olduğuna dikkat çekiyor. Geçen yıla göre gelen taleplerde yüzde 40 artış
olduğunu kaydeden Açıkgöz, “Yeni yapılara ihtiyaç arttıkça inşaat sektörü
büyüyor. Bu da bizim işimize yarıyor. İnşaat şirketleri yeni bina diksin diye
biz eskileri yıkıyoruz” diyor. Sektörde altı makineyle çalıştıklarını belirten
Açıkgöz, 15 katlı binalara kadar yıkım yapabildiklerini ve daha çok Şişli,
Nişantaşı, Kurtuluş civarında çalıştıklarını söylüyor.